Fuat Uğur ve gazetesi devlete savaş açtı!

İçeriden ve dışardan pekçok alanda saldırı altına alınan devlet kurumları, tehditleri bertaraf etmek için teyakkuza geçerek, güçlü bir direnç geliştirse de, bu süreçte oluşan kaotik ortamdan faydalanmaya çalışan rant çevrelerinin peydahlandığı da görülüyor.

Bu çevrelerin en dikkat çekici ayağı ise medya sektöründe aktif rol oynuyor. Medya üzerinden zaman zaman çeşitli kişi ve kesimlere rant ve çıkar odaklı itibar suikastları ve karalama kampanyaları düzenleniyor.

Son olarak, söz konusu saldırıların direkt olarak bir bakanlığı ve daha da ötesinde Türkiye Cumhuriyeti devletini hedef tahtasına koyması büyük bir endişe yarattı. Bu durum, yasaları ayaklar altına alan söz konusu şahısların eriştiği cüreti de gözler önüne serdi.

SuperHaber'in kamuoyunu bu yönde bilinçlendirme çabaları doğrultusunda bir süredir, çeşitli haberlerine konu ettiği, Mücahit Ören'e ait Türkiye Gazetesi ve söz konusu neşriyatın köşe yazarlarından Fuat Uğur, yeni algı operasyonunda bu kez T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığını hedef aldı!

ÖNCE "HAİN" DEDİ, BİRKAÇ GÜN SONRA BAKAN VARANK'I HEDEF GÖSTERDİ!

T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve Bakan Mustafa Varank'a yönelik operasyonun ilk işaret fişeği 13.08.2019 tarihinde geldi.

Türkiye Gazetesi'nde "Elektrikli traktör" başlığını taşıyan bir yazı kaleme alan Fuat Uğur, kimi çocukluk anılarını da serpiştirdiği makalesinde "traktörün" ne kadar önemli bir araç olduğunu "duygusal" bir dille okurlarına anlatmaya soyundu.

Uğur bu yazısında yerli traktör projesinin önemine değinerek, "bu projenin hainler tarafından engelleneceğini" öne sürdü.

Türkiye yazarı, "Bu projeye engel olmak için her şeyi yapacaklar, her şeyden önce içimizdeki hainleri satın alıp, bu projeyi itibarsızlaştırmaya başlayacaklar. Bazı muhalif yazarlar başladı bile." ifadelerini kullandı.

VARANK'I YERLİ TRAKTÖR PROJESİNİ BALTALAMAKLA İTHAM ETTİ!

Fuat Uğur'un dilinin altındaki baklayı çıkarttığı yazıları ise aynı gazetede 10.09.2019 ve 12.09.2019 tarihlerinde yayınlandı.

Peş peşe "Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ne yapmak istiyor?" ve "Bakan Varank cevaplamadı ama bu toplantının sebebi belli" başlıklı iki köşe yazısı kaleme alan Türkiye gazetesi yazarı Uğur, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nı ve Bakan Varank'ı direkt olarak hedef alarak, yerli traktör üretme projesini yürüten bir firmanın Bakan Varank tarafından kasıtlı olarak dışlandığını öne sürdü.

Bakanlığın traktör üreticileri ile bir toplantı gerçekleştirdiğini belirten Uğur şu ifadeleri kullandı;

"Yardımcısı Hasan Büyükdede ile Sanayi ve Verimlilik Genel Müdürlüğü’nden yetkililerin de hazır bulunduğu toplantıya çoğu YABANCI ORTAKLI traktör firmaları olan Agco, Anadolu Landini, Başak, Bozok, Erkunt, Hattat, John Deere, Karataş, Kubota, Same Deutz Fahr, Tafe, Tümosan, Türk Traktör ve Yanmar Turkey’den üst düzey yöneticiler katıldı.

Bu toplantıda HANGİ ŞİRKET YOKTU biliyor musunuz?

Başkan Erdoğan’ın test ettiği elektrikli traktörü yapan ÖNDER YOL ve şirketi DERİNDERE AŞ."

FUAT UĞUR VE TÜRKİYE GAZETESİ DEVLETE KAFA TUTTU: BAKANLIĞIN TEKZİBİNİ YAYINLAMADILAR!

Türkiye Gazetesi yazarı Fuat Uğur'un bu yazısının ardından ise dikkat çekici gelişmeler yaşandı. Bakanlık, Mustafa Varank imzalı bir tekzip metni ile suçlamaları yalanlarken, bu metnin Türkiye gazetesi ve Fuat Uğur tarafından yayınlanmadığı ortaya çıktı.

Fuat Uğur köşesinde, Bakanlıktan gelen ve kanunen aynı şekilde, eksiksiz yayınlaması gereken tekzip metnini, sansürleyerek ve kısmen "geniş özet" şeklinde yayınlayarak, basın teamüllerine ve kanuna muhalefet etti.

Aynı zamanda devletin kurumlarına ve direkt devlete meydan okuma olarak görülebilecek bu tutum üzerine Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı yeni bir açıklama yaparak, tekzibin eksiksiz şekilde yayınlanması için hukuki yollara başvurulacağını duyurdu.

TOPLANTIYA HANGİ FİRMALAR, NEDEN DAVET EDİLDİ?

Açıklamada toplantının üretici firmaların talebi ile gerçekleştirildiği ve katılımcıların bakanlık tarafından belirlenmediğine dikkat çekilerek, Fuat Uğur'un konu ile ilgili kendilerinden bilgi talebi olmadığının da altı çizildi.

Yerli traktör projesini yürüten Derindere A.Ş.’nin toplantıya kasıtlı olarak davet edilmediği iddiasının yalan olduğu belirtilen açıklamada şu ifadeler yer aldı;

"Türk Ticaret Kanununa göre kurulmuş ve faaliyet gösteren ve traktör üretimi gerçekleştiren TÜM ÜRETİCİLERİN temsilcileri, hisse yapıları gözetilmeksizin katılım sağlamıştır.

Söz konusu toplantıya traktör üretici firmaların üst düzey temsilcilerince katılım sağlamış olup, Bakanlık tarafından katılımcıların tayinine yönelik bir planlamada bulunulmamıştır.

Kaldı ki, bahsi geçen firma, TARMAKBİR ya da OSD (Otomotiv Sanayii Derneği) üyesi traktör üreticisi bir firma değildir."

BAKANLIKTAN FUAT UĞUR'A: BİR TETİKÇİNİN HEZEYANLARI

Türkiye gazetesi yazarı Fuat Uğur'un da çok sert sözlerle hedef alındığı açıklamada, Uğur'dan "tetikçi" olarak bahsedilirken, "Durum böyleyken, Sayın Bakanımızı elektrikli araç projelerini engelliyormuş gibi göstermeye çalışmak sadece Sayın Bakanımıza değil Türkiye Cumhuriyeti Devletine ve hükümetin başı olan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a atılmış bir iftiradır." denildi.

Açıklamada şu ifadeler de yer aldı;

"2018 yılı itibariyle ürettiği traktörlerde %92 YERLİLİK seviyesini yakalayan, YÜZDE YÜZ YERLİ VE MİLLİ MOTOR üretip kullanan, yaklaşık 30 BİN EMEKÇİYE istihdam sağlayan Türk tarım makineleri endüstrisinin vefakâr mensuplarını vatan haini gibi göstermek en hafif tabirle bir tetikçinin hezeyanları olarak nitelendirilebilir.

İzansız ve kesin bir dille kaleme aldığı konu hakkında, ne bakanlıktan bilgi edinme ne de sektör hakkında araştırma yapma zahmetinde bulunmayan yazarın amacının açık bir tetikçilik faaliyeti olduğu aşikârdır. Bunun nedenlerinin kamuoyunun takdirinde olduğunu belirtiriz.

Tüm bunlara rağmen, gerçek dışı iftira ve iddialarla kamuoyunun yanlış yönlendirilmesi; Sayın Bakanımızın, Bakanlığımızın ve Hükümetimizin toplum nezdinde itibar kaybetmesi ve onurunun zedelenmesi kastıyla yayınlanmış olan bu yazıların tam ve eksiksiz tekzibi, ilgili mevzuat çerçevesinde mümkün olmamıştır.

Bu nedenle; gazeteye gönderilen ihtarnameyi ve tekzip metnini içeren avukat dilekçesini sizlerle paylaşırken, tekzibin yayınlanması için yasal süreç başlatacağımızı kamuoyuna saygıyla duyururuz."

* İŞTE BİR ÜST YAZI İLE KAMUOYUNA SUNULAN O TEKZİP METNİNİN SANSÜRSÜZ, ORİJİNAL VERSİYONU;

Türkiye Gazetesi yazarı Fuat Uğur, gazetenin 10.09.2019 tarihli nüshasında ‘Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ne yapmak istiyor?’ ve 12.09.2019 tarihli nüshasında ‘Bakan Varank cevaplamadı ama bu toplantının sebebi belli’ başlıklarıyla yayınlanan köşe yazılarında, gerçek dışı iftira ve ithamlarda bulunmuştur.

Bu yazılar üzerine, 5187 sayılı Basın Kanunun 14. Maddesi uyarınca düzeltme ve cevap metninin aynen yayınlanması talebimiz avukatımız Ahmet Özel tarafından Türkiye Gazetesi adına Sorumlu Müdür Ahmet Demirbaş’a Beyoğlu 56. Noterliği aracılığıyla tebliğ edilmiştir.

Tüm bunlara rağmen, gerçek dışı iftira ve iddialarla kamuoyunun yanlış yönlendirilmesi; Sayın Bakanımızın, Bakanlığımızın ve Hükümetimizin toplum nezdinde itibar kaybetmesi ve onurunun zedelenmesi kastıyla yayınlanmış olan bu yazıların tam ve eksiksiz tekzibi, ilgili mevzuat çerçevesinde mümkün olmamıştır.

Bu nedenle; gazeteye gönderilen ihtarnameyi ve tekzip metnini içeren avukat dilekçesini sizlerle paylaşırken, tekzibin yayınlanması için yasal süreç başlatacağımızı kamuoyuna saygıyla duyururuz.

Türkiye Gazetesi Yazarı Fuat Uğur’un yalan ve iftiralarına yönelik 5187 sayılı Basın Kanunu uyarınca gazeteye gönderilen, 3 gün içinde tam ve eksiksiz yayımlanması gerekirken yayımlanmayan tekzip metni ve ihtarnameyi kamuoyunun bilgisine sunuyoruz.

***

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı

Basın ve Halka İlişkiler Müşavirliği

BEYOĞLU 56. NOTERLİĞİ’NE

KEŞİDECİ : Sn. MUSTAFA VARANK

VEKİLİ : Av. AHMET ÖZEL

MUHATAP : Türkiye Gazetesi Adına;
Sorumlu Müdür Ahmet Demirbaş

KONU

Türkiye Gazetesi’nin 10.09.2019 tarihli nüshasında ‘Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa
Varank ne yapmak istiyor?’ ve 12.09.2019 tarihli nüshasında ‘Bakan Varank cevaplamadı ama
bu toplantının sebebi belli’ başlıklarıyla yayınlanan gerçek dışı ithamlar içeren yazılar hakkında

5187 sayılı Basın Kanunun 14. Maddesi uyarınca Düzeltme ve Cevap metninin aynen
yayınlanması talebimizin ihtarıdır.

AÇIKLAMALAR

Gazetenizin 10.09.2019 tarihli nüshasında ‘Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ne
yapmak istiyor?’ ve 12.09.2019 tarihli nüshasında ‘Bakan Varank cevaplamadı ama bu
toplantının sebebi belli’ başlıklarıyla yayınlanan yazı içeriğinde Müvekkilim Sn. Mustafa
Varank’ı hedef alan gerçek dışı iftira niteliğinde birtakım iddialara yer verilmiştir.

İşbu yazının gerçek dışı iddialarla kamuoyunu yönlendirmek ve Müvekkilimin toplum nezdinde küçük düşürülmesi, itibar kaybetmesi ve onurun zedelenmesi kastıyla yayınlanmış olması sebebiyle kişilik hakları alenen ihlal edilen Sn. Mustafa Varank adına Gazetenizde yayınlanan bahse konu köşe yazılarını tekzip etme zorunluluğu doğmuştur.

5187 Sayılı Basın Kanunun 14. maddesi gereğince süreli yayınlarda/gazetelerde kişilerin şeref ve haysiyetini ihlâl edici veya kişilerle ilgili gerçeğe aykırı yayım yapılması halinde, bundan zarar gören kişinin yayım tarihinden itibaren iki ay içinde göndereceği düzeltme ve cevap yazısını; sorumlu müdür hiçbir düzeltme ve ekleme yapmaksızın, günlük süreli yayınlarda yazıyı aldığı tarihten itibaren en geç üç gün içinde, ilgili yayının yer aldığı sayfa ve sütunlarda, aynı puntolarla ve aynı şekilde yayımlamak zorundadır.

Müvekkilimin kişilik haklarını ihlal eden işbu yazının yayınlanmış olmasısebebiyle 5187 sayılı Basın Kanunun 14. Maddesi uyarınca Düzeltme ve cevap metninin aynen yayınlanması ihtar ve ihbar olunur.

2

TÜRKİYE GAZETESİ’NİN SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI SN.
MUSTAFA VARANK’I HEDEF ALAN GERÇEK DIŞI, İFTİRA
NİTELİĞİNDEKİ YAZILARINA CEVABIMIZDIR

Türkiye Gazetesi’nin 10.09.2019 tarihli nüshasında ‘Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa
Varank ne yapmak istiyor?’ ve 12.09.2019 tarihli nüshasında ‘Bakan Varank cevaplamadı ama
bu toplantının sebebi belli’ başlıklarıyla yayınlanan yazılar ile kamuoyunun gerçek dışı bilgilerle yanlış yönlendirilmesinin önüne geçmek üzere bazı bilgileri paylaşmak zaruri olmuştur.

Öncelikle belirtmek gerekir ki, en temel gazetecilik ilkesi gereği basın meslek ahlakına sahip her gazeteci, iddialarını kaleme almadan önce muhataplarına sormakla mükelleftir.

Buna rağmen eser sahibi Bakanlığın yetkili birimine ulaşarak doğru bilgiyi almak yerine, kamuoyunu Müvekkilim aleyhine yönlendirmek ve kışkırtmak amacıyla, bilinçli, planlı ve taammüden yanlış ve iftira niteliğindeki bilgiler ile yazısını hazırlamıştır. Eser sahibinin bu kasıtlı eylemi Sayın Cumhurbaşkanımızın önderliğinde yürüyen Milli Teknoloji Hamlesine katkı sunan Sayın Bakanımıza, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımıza ve sanayicilerimize yönelttiği ithamlarla, kamuoyunda güvensizlik yaratılmasına sebep olmaktadır.

Tekzibe konu yazı içeriklerinde yer verilen uydurulmuş rakam ve beyanlar eser sahibinin
sektörle, yerel üretimle ilgili en ufak bir bilgisi olmadığını açıkça ortaya koymaktadır.

Yazıda yer verilen gerçek dışı beyanlara kısaca değinmek gerekirse;

Toplantı davetinin Sayın Bakanımız tarafından yapıldığı iddiası kesinlikle doğru değildir!
Söz konusu toplantı talebi TARMAKBİR tarafından yapılmış olup, sayın Bakanımızdan randevu
istenmiştir. Bu talep üzerine 2018 yılında iç pazarda yaşanan daralmaya bağlı olarak sektörün yaşadığı sorunlara ilişkin bakanlığımızda bir istişare toplantısı gerçekleştirilmiştir.

Toplantıya çoğu yabancı ortaklı traktör firmalarının katıldığı iddiası da bir başka yalandır!

Söz konusu toplantıya TARMAKBİR üyesi traktör üretici firmaların üst düzey temsilcileri ile OSD üyesi Türk Traktör ve Hattat Traktör temsilcileri tarafından katılım sağlanmış olup, Bakanlık tarafından katılımcıların tayinine yönelik bir planlamada bulunulmamıştır.

Ülkemizde traktör üreticilerinin çatı örgütü olarak faaliyet gösteren TARMAKBİR Türk Tarım
Alet ve Makinaları İmalatçıları Birliği Derneği, 1978 yılında kurulmuş olup, ülkemizde traktör ve diğer tarım makinaları ana iştigal konusu olan imalatçı ve ihracatçıların üye olduğu bir dernektir. 218 Üyesi mevcuttur. Birlik Üyeleri, KOBİ’lerden, makine sektörünün önde gelen büyük ölçekli firmalarına ve Türkiye’de de faaliyet gösteren küresel firmalara kadar çeşitli ölçeklerdedir. Bakanlar Kurulu kararı ile isminin başında “Türk” kelimesini kullanmaya hak kazanmıştır.

3

Söz konusu toplantıya hâlihazırda ülkemizde Türk Ticaret Kanununa göre kurulmuş ve
faaliyet gösteren ve traktör üretimi gerçekleştiren TÜM ÜRETİCİLERİN temsilcileri, hisse
yapıları gözetilmeksizin katılım sağlamıştır.

Derindere A.Ş.’nin toplantıya kasıtlı olarak davet edilmediği iddiası yalandır!

Söz konusu toplantıya traktör üretici firmaların üst düzey temsilcilerince katılım sağlamış olup,

Bakanlık tarafından katılımcıların tayinine yönelik bir planlamada bulunulmamıştır. Kaldı ki,

bahsi geçen firma, TARMAKBİR ya da OSD üyesi traktör üreticisi bir firma değildir.

Kısaca toplantı randevu talebi üzerine gerçekleşmiş ve katılımcılar bakanlık tarafından
belirlenmemiştir.

Toplantıya katılan firmaların traktörlerinde yabancı motor üreticilerinin motorlarının
kullanıldığı, bütün parçaların ithal olduğu iddiası bir diğer yalan beyandır!

Traktör sektörü Türk sanayisinin en güçlü olduğu sektörlerden biridir. Ülkemizde hali hazırda üretim yapan Türk Traktör, Başak, Tümosan firmaları YÜZDE YÜZ YERLİ MOTOR imal etmekte, kullanmakta ve hatta İHRAÇ ETMEKTEDİR. Diğer yandan Makine ihracatçılar Birliği resmi kayıtlarına göre 2019 yılının ilk 8 ayında ihracatını %18 artıran ve 622 Milyon USD ihracat değerine ulaşarak tüm zamanların ihracat rekorunu kıran Türk tarım makineleri endüstrisi, otomotiv endüstrisinden farklı olarak birçok segmente göre çok daha büyük bir yerlilik oranı ile faaliyet göstermektedir. Gerek üretim değeri ve gerekse yaratılan katma değerle genel Türk makine endüstrisi içinde ilk 3’te yer alan tarım makinelerinde komple üretim haricinde CKD/SKD üretimler dâhil Türkiye’de üretilen traktörlerin son 3 yıla ait pazar payının ise %85 gibi çok yüksek bir seviyede olduğu görülmektedir.

2018 yılı itibariyle ürettiği traktörlerde %92 YERLİLİK seviyesini yakalayan, YÜZDE YÜZ YERLİ VE MİLLİ MOTOR üretip kullanan, yaklaşık 30 BİN EMEKÇİYE istihdam sağlayan Türk tarım makineleri endüstrisinin vefakâr mensuplarını vatan haini gibi göstermek en hafif tabirle bir tetikçinin hezeyanları olarak nitelendirilebilir.

Çiftçinin elinde bulunan traktörlerin yabancı ithal elektrikli traktörlerle yenileneceği iddiası da bir başka hezeyandır!

Bu iddia toplantı sırasında da herhangi bir şekilde gündeme gelmemiştir. Olası motor ve
batarya maliyetlerinin dönüştürülecek traktör fiyatından dahi daha yüksek olabileceği, böyle bir işlemin öncelikle ekonomik olarak sonrasında ise çiftçi üzerinde sosyal bir karşılığı olmayacağı aşikârdır. Toplantıda üreticilerimizin gündeme getirdiği sorunlara Sn. Bakanımızca hassasiyetle yaklaşılmış ve iç pazarın durumu ile ilgili konular ayrıntılı bir biçimde ele alınmış olup elektrikli traktörler konusunda herhangi bir gündem planlanmamıştır.

4

Bununla birlikte, toplantı sonunda gündem dışı olarak Sn. Cumhurbaşkanımız tarafından da
kullanılarak kamuoyuna tanıtılmış olan elektrikli traktör çalışmalarına mevcut üreticilerin bakışları ve bu alanda varsa kendi bünyelerinde gerçekleştirdikleri çalışmalar hakkında istişarede bulunulmuştur.

Sayın Bakanımızın elektrikli araçlar konusunda hassasiyeti kamuoyunca malum olup, Sn.
Cumhurbaşkanımızın yaklaşımıyla tamamen uyumlu ve bunu destekleyici mahiyettedir.

Bununla beraber, Derindere A.Ş. isimli şirkete bugüne kadar Bakanlığın bağlı ve ilgili
kuruluşlarında birçok projede, HİBE dahil, mali destekler sağlanmıştır. Firma halihazırda
bakanlığın sağladığı teknopark imkanlarından faydalanmaktadır. Firmanın ar-ge faaliyetlerinde geldiği aşamada bakanlığın katkıları vardır. Elektrikli traktör de dahil olmak üzere farklı gündemlerle firma ile bakanlık üst düzey yöneticileri arasında son bir yılda 7 ayrı görüşme gerçekleşmiştir.

Durum böyleyken, Sayın Bakanımızı elektrikli araç projelerini engelliyormuş gibi göstermeye çalışmak sadece Sayın Bakanımıza değil Türkiye Cumhuriyeti Devletine ve hükümetin başı olan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a atılmış bir iftiradır.

Tüm bu bilgiler ışığında eser sahibinin ilgili yazılarının bir hezeyanlar manzumesi olduğu
ortadadır. Mü eri olarak tekzibimize özne olan kişinin bilgisizliği maalesef tekzibimizle
giderilebilecek durumda da değildir. İzansız ve kesin bir dille kaleme aldığı konu hakkında, ne bakanlıktan bilgi edinme ne de sektör hakkında araştırma yapma zahmetinde
bulunmayan yazarın amacının açık bir tetikçilik faaliyeti olduğu aşikârdır. Bunun
nedenlerinin kamuoyunun takdirinde olduğunu belirtiriz.

Türkiye Gazetesi’ nin ve eser sahibinin gerçeğe aykırı, hiçbirsomut gerekçesi olmayan, hakaret ve iftira niteliğindeki 10.09.2019 ve 12.09.2019 tarihli yazılarıyla ilgili tüm yasal haklarımızı hızlı, eksiksiz ve etkin bir şekilde kullanacağımızı bildirir, Türkiye Gazetesi’nin haber değeri taşımayan tekzibe konu yazılarına itibar edilmemesini diler,

Kamuoyuna saygılarımızla sunarız.

SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI

SN. MUSTAFA VARANK

Vekili Av AHMET ÖZEL

5

İHTAR

Sayın Muhatap; işbu düzeltme ve cevap yazımızın; Basın Kanunun 14. Maddesi uyarınca, işbu
ihtarın tebliğinden itibaren 3 gün içinde, ilgili yayının yayınlandığı ve dağıtıldığı yerdeki baskıların tüm nüshalarında, ilgili yayının yer aldığı sayfalarda ve sütunlarda aynı puntolarla ve aynı şekilde yayınlanmasını, fazlaya ilişkin haklarımız ve her türlü yasal hakkımız saklı kalmak kaydıyla, vekâleten ihtar ve ihbar ederiz. Sayın Noter; İşbu ihtarnamenin bir nüshasının APS ile muhataplara tebliği ile tebellüğ şerhini kapsayan bir örneğinin tarafımıza iadesini, bir örneğinin de dairenizde saklanmasını rica ederiz.

17.09.2019

Keşideci Vekili

Av. AHMET ÖZEL