Gezi karşıtı Babacan'dan U dönüşü
Gezi Parkı davasına mağdur sıfatıyla şikayetçi olarak katılan Ali Babacan, yıllar sonra kendisinin böyle bir talebi olmadığını söyleyerek savcılara 'silin benim adımı' diye seslendi. Eski Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı olan Babacan, bakanlık yaptığı dönemde Gezi olaylarından yakınarak, ekonominin en zirve yaptığı dönemde Gezi'nin her şeyi altüst ettiğini savunuyordu. Ahmet Hakan ise Babacan'ın açıklamalarını sert bir üslupla eleştirerek, "Aman da aman. Nasıl da sıyrılırmış işin içinden" dedi.
Gezi Parkı davasına mağdur sıfatıyla şikayetçi olarak katılan DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, yıllar sonra kendisinin böyle bir talebi olmadığını söyleyerek savcılardan adının silinmesini istedi.
Eski Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı olan Babacan, bakanlık yaptığı dönemde gezi olaylarından yakınarak, ekonominin en zirve yaptığı dönemde gezinin her şeyi altüst ettiğini savunuyordu.
2013'TE ALİ BABACAN'IN AÇIKLAMASI: GÖRMEK İSTEDİĞİMİZ GENÇLİK BU DEĞİL
Ali Babacan'ın bu açıklamalarından sonra 2013'te yaşanan süreç ile ilgili kendisine ait olduğu sözler yeniden gündeme geldi.
Babacan o dönem yapmış olduğu açıklamada Gezi Parkı eylemlerinde bulunanlar için "Gelecekte görmek istediğimiz gençlik bu değil" diyerek şunları söyledi;
"İletişim kanallarının sürekli açık olması, beklentilerin, arzuların, isteklerin, endişelerin, korkuların açıkça ifade edilebilmesi son derece önemli. Ama bunun medeni yollarla, barışçıl yollarla yapılması bir başka önemli konu. O çizgiyi geçip, eğer iş şiddete geliyorsa, eğer karşıdakine zarar vermeye dayanıyorsa, molotof kokteylileriyle, demir bilyelerle araçları, otobüsleri yakıp yıkmayla bazı mesajlar verilmeye çalışılıyorsa kimse kusura bakmasın bu bizim gelecekte görmek istediğimiz bir gençlik davranışı değil"
"NASIL DA SIYRILIRMIŞ İŞİN İÇİNDEN"
Öte yandan Hürriyet gazetesi yazarı Ahmet Hakan da Gezi Parkı davasına mağdur olarak şikayetçi olan, yıllar sonraysa bambaşka açıklamalar yapan Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan'ı eleştirdi.
Zamanında neden yiğitçe çıkıp açıklama yapmadığını soran Hakan, "Aman da aman. Nasıl da sıyrılırmış işin içinden. Pes valla!" ifadelerini kullandı.
Hakan'ın bugünkü yazısından ilgili bölüm şöyle:
Ali Babacan, AK Parti hükümetinin bakanı olarak...
Gezi Parkı davalarında “mağdur” sıfatıyla şikâyetçi olmuş.
Bugünlerde çok demokrat, aşırı liberal, fena özgürlükçü takılıyor ya...
Kendisine “Sen niye Gezi olaylarında davacı olmuştun?” diye sorulduğunda...
Şu cevabı vermiş:
*
“Ben davacı değildim, şikâyetçi değildim, mağdur da değildim. Savcı, tek taraflı olarak bütün bakanları mağdur olarak değerlendirdi. Araştırdım, davadan çekilmek kanunen mümkün değildi. İşte bugün buradan savcılara sesleniyorum: Ben bu davanın mağduru değilim. Silin benim adımı.”
*
Aman da aman.
Nasıl da sıyrılırmış işin içinden.
Pes valla!
İyi ama Sayın Ali Babacan...
Madem şikâyetçi değildin, madem mağdur değildin, madem davadan çekilmek kanunen mümkün olmadığı için davadan çekilemedin.
Savcılara “Silin kardeşim benim adımı bu davadan” diye seslenmek için ne diye bunca zamanın geçmesini bekledin ki?
*
AK Parti hükümetinin bir bakanı olarak...
Ekranlara çıkarak...
Savcılara...
“Ben mağdur değilim, ben müşteki değilim, ben davacı değilim. Benim adımı buraya yazan savcılara sesleniyorum: Silin benim adımı” diye seslenmedin ki?
*
Neydi seni tutan?
Neydi seni böyle mertçe bir tutum almaktan alıkoyan?
Neydi seni hiçbir şey yokmuş gibi davranmaya iten?
*
Size bir şey söyleyeyim mi:
Eğer Ali Babacan...
Bugün kendisini sütten çıkmış bir ak kaşık gibi göstermeseydi.
Ve çıkıp delikanlıca...
“O zaman korktum... O zaman işime gelmedi... O zaman aklım başımda değildi... O zaman koltuk tatlıydı... O zaman Gezi olaylarını dış güçlerin oyunu gibi görüyordum... O zaman bırakın ‘Konuş Türkiye’ demeyi, ‘Konuş Ali Babacan’ demeye bile cesaretim yoktu... Şimdi aklım başıma geldi...” deseydi...
Şu anda avuçlarım patlarcasına Ali Babacan’ı alkışlıyor olacaktım.
*
Ama Ali Babacan, asla böyle bir tavır koymaz, koyamaz.
Çünkü ontolojik olarak böyle biri değildir.
Ali Babacan budur ve bundan ibarettir.
HAKAN'IN YAZISININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN