Güllaç nasıl yapılır? İşte malzemeleri ve tarifi...

Müslüman alemi ramazan ile birlikte oruç ibadetini gerçekleştirmeye başladı. ramazan denilince ilk akla gelen şeylerden biri ise Güllaç... Ramazan sofralarının vazgeçilmezleri arasında yer alan Güllaç'ın nasıl yapılacağı ve içerisinde nelerin yer alacağı merak ediliyor. Peki Güllaç nasıl yapılır? İçerisinde neler vardır? Malzemeleri nelerdir? İşte Güllaç tarifi...

Geleneksel tatlılardan biri olan Güllaç ramazan ayının gelmesi ile birlikte merak edilenler arasına girdi. İftar sofralarını süsleyen Güllaç'ın içerisinde nelerin olduğu ve yapımı merak ediliyor. Ramazan sofralarının vazgeçilmezleri arasında yer alan Güllaç'ın tarifini sizler için araştırıdık. Peki Güllaç nasıl yapılır? İçerisinde neler vardır? Malzemeleri nelerdir? İşte Güllaç tarifi...

GÜLLAÇ

Güllaç, mısır nişastası, gül suyu, süt ve şeker ile hazırlanan geleneksel Türk tatlısı.
II. Murad devrine yani 1400'lü yıllara ait kayıtlarda güllacın Osmanlı mutfağına girdiği ve kitaplarda yer aldığı görülmektedir. Bu tarihe kadar uzanan güllaç tarifleri arasında güllaç, yumurtalı güllaç ve tava güllacı şeklinde üç tarife rastlanmaktadır. Halk arasında da 15. yüzyıl ortalarına kadar mısır nişastasından yufka açıp stoklar ve havayla temas halinde olduğu için kuruyan bu yufkaları süt ve şekerle ıslatıp yerdi. Zamanla içine gül suyunun da eklenmesiyle ortaya “güllü aş” ismi verilen tatlı çıktı ve tıpkı “sütlü aş”ın “sütlaç”a dönüşmesi gibi bu tatlının ismi “güllaç” olarak anılageldi. Arif Bilgin’in Osmanlı Saray Mutfağı kitabındaki bilgilere göre, güllaç ilk kez saraya 1489 yılında alındı.

Osmanlı sultanlarının sofralarından eksik etmediği güllacın 200 gramında yaklaşık 300 kalori bulunuyor ve büyük çoğunluğu Ramazan ayında olmak üzere günümüzde Türkiye’de yılda ortalama 250 ton üretilip tüketiliyor. Güllaç, Ramazan deyince akla gelen ilk tatlılardan biridir. Güllaç, sütlü olduğundan iftardan sonra rahatlıkla yenebilecek, hazmı kolay ve hafif bir tatlıdır. Sarayda da bu özelliğiyle çokça tercih edilmiştir. Arif Bilgin’in Osmanlı Saray Mutfağı kitabındaki bilgilere göre, güllaç ilk kez saraya 1489 yılında alındı

GÜLLAÇ MALZEMELERİ

12 yaprak güllaç
İki buçuk litre süt
İki buçuk su bardağı toz şeker
1 paket vanilya
1 çay bardağı gülsuyu
2 su bardağı dövülmüş ceviz
Süslemek için:
Toz antep fıstığı
kiraz şekerlemesi
Bu tarif 12 kişiliktir.

GÜLLAÇ YAPILIŞI

Güllaç için önce; süt, toz şeker ve vanilyayı bir tencerede kaynatın. Daha sonra büyükçe bir tepsiye boşaltın. Gülsuyu ilave edip karıştırın. Güllaç yapraklarının yarısını tek tek süte batırın ve ayrı bir tepsiye üst üste yayın. Ortasına ceviz serpin. Kalan güllaçları da aynı şekilde süte batırıp, cevizin üzerine üst üste yerleştirin. Tepsideki sütlü karışımı güllacın üzerine dökün ve 15 dakika bekletin. Ardından istediğiniz şekilde kesin. Üzerini toz antep fıstığı ve kiraz şekerlemesi ile süsleyip servis yapın.

Güllaç esas olarak ısıtılmış süt ve gül suyundan elde edilen sıcak karışımın güllaç yaprakları üzerine dökülmesi ve bu yaprakların orta katının ceviz ile döşenmesi ile yapılır. Güllaç yaprakları, suyla karıştırılan mısır nişastası ve unun tavada pişirildikten sonra kurutulmasıyla elde ediliyor. İdeal yaprak ağırlığının 30-35 gram olması gerekiyor. Ağırlık artarsa güllaç lapalaşıyor, azalırsa kırılıyordu. Kullanıma hazır kuru güllaç yapraklarının iki yılda tüketilmesi gerekiyor. Ancak havadar olan, fazla güneş ışığı almayan, rutubetsiz ortamlarda bu yapraklar 10 yıl saklanabiliyor. Şekerle kaynatılan sütün ılıdıktan sonra beyaz yapraklar üzerine teker teker dökülmesi ve orta katına ceviz, badem, fındık gibi tercihe göre yemişler yerleştirilmesiyle bildiğimiz güllaç tatlısı ortaya çıkıyor.

Osmanlı Mutfağı'nda ferahlatıcı etkisi olduğu için mutlaka eklen gül suyu hem yapraklara hem de süt içerisine eklenerek katılmaktadır. Ekseriyetle Ramazan ayında rağbet edilmesi sebebiyle, Ramazan ayının denk geldiği mevsime göre üzeri süslenir. Bilhassa nar ile süslenmesi geleneksel tercih olsa da diğer göz alıcı renklere sahip olan çilek, kızılcık gibi meyvelerle veya ceviz, antep fıstığı ile de süslenebilir yahut sade olarak da servis edilebilir. Bunun yanında sarma güllaç da yaprakların sütle ıslatılıp yumuşatılması sonrası yapılan başka bir türüdür.

Uzmanlar içerdiği protein, B ve E vitaminleri nedeniyle güllacın bağışıklık sistemini kuvvetlendirdiğini, bu vitaminlerin sakinleştirici ve stresi azaltıcı etkileri olduğunu, oruçtan ötürü düşen kan şekerinin normal seviyesine gelmesine yardımcı olduğunu ifade ediyor.

Kızıl Goncalar Naim'den beklenen babalık! Kolunun intikamını da aldı UCM'nin kararı zora düşürdü! Alman bakan Netanyahu kararını açıkladı! İsrail ile Hizbullah arasında tarihi ateşkese saatler kaldı
Sonraki Haber