Hukuk bürosu açtığını duyurmuştu... Avukatlar, Cuma İçten'i mahkemeye verdi!

Gelecek Partili Cuma İçten'in sosyal medya hesabından hukuk bürosu açtığı mesajı avukatları ayağa kaldırdı. İstanbul Barosu Avukat Hakları Grubu üyesi Mehmet Turgay Bilge, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na bir dilekçe ile başvurduklarını duyurarak, "Avukat olmadığı halde, avukatlık kanununa aykırı olarak hukuk bürosu açan, avukatlık hak ve yetkilerini gasp eden Cuma İçten hakkında delillerle birlikte suç duyurusunda bulunduk."dedi.

İstanbul'da işadamı Fehmi Öztürk'ün 50 milyon dolar dolandırılmasında da adı geçen Gelecek Partili Cuma İçten, avukatların tepkisini çekti.

İÇTEN, HUKUK BÜROSU KURDUĞUNU AÇIKLADI

Gelecek Partili Cuma İçten 18 Ekim günü sosyal medya hesabından, "Yeni bir hizmet alanı ile gönül dostlarımızın hizmetinde olacağız. Hukuk ve adalet alanında sorunlar yaşayan dostlara, profesyonel avukat kadrolarımız ile 'MOSES HUKUK VE DANIŞMANLIK' Ofisi adı altında hizmet vereceğiz. Tüm dostları yeni yerimizde demli çaya, acı kahveye bekleriz." ifadeleriyle fotoğraflı bir duyuru yapmıştı.

AVUKAT BİLGE, SAVCILIĞA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU

İçten'in bu mesajından sonra, İstanbul Barosu Avukat Hakları Grubu üyesi Mehmet Turgay Bilge, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na bir dilekçe ile başvurdu. Avukat Bilge detaylı olarak yazdığı dilekçesinden sonra, grubun sosyal medya hesabından "Avukat olmadığı halde, avukatlık kanununa aykırı olarak hukuk bürosu açan, avukatlık hak ve yetkilerini gasbeden, Cuma İçten hakkında delilleriyle birlikte suç duyurusunda bulunduk." yazdı.


AVUKAT BİLGE DİLEKÇESİNDE İÇTEN İLE İLGİLİ İLGİNÇ BİLGİLER YAZDI

İstanbul Barosu Avukat Hakları Grubu üyesi Mehmet Turgay Bilge, dilekçesinde Cuma İçten ile ilgili 4 madde sıralayarak "Şüphelinin eylemi konusunda herhangi bir rahatsızlık duymadığını, suç işlemekteki ısrar ve sebatını göstermektedir. Bir avukat olarak, şüphelinin mesleğimin saygınlığına ve vatandaşlarımızın hukuki güvenliğine karşı Avukatlık Kanununa muhalefet ederek ve kasten işlediği anlaşılan suçu nedeniyle kendisinden şikayetçiyim. Şüpheli ve varsa onunla işbirliği yapan avukatlar hakkında gerekli soruşturmanın yapılarak cezalandırılması için kamu davası açılmasını saygıyla arz ve talep ederim." şeklinde yazdığı görüldü.

"ŞÜPHELİ GÖRÜNÜRDE İŞLETMECİDİR!"

Avukat Bilge, İçten'in işlediğini yazdığı suç ile ilgili delillerinin ilk maddesinde şöyle yazdığı anlaşıldı.

"1- Şüpheli Cuma İÇTEN, kendi internet sitesindeki beyanına göre, ABD Newport International Üniversitesi İşletme Bölümü mezunudur. Bu üniversitenin Türkiye'de denkliği veya diplomasının herhangi bir geçerliliği olup olmadığı belli olmamakla birlikte; şüpheli görünürde işletmecidir. Buna karşılık, şüpheli kendisine ait sosyal medya hesaplarında ( Instagram : @cumaicten Facebook : /cumaicten ) 18.10.2021 tarihinde bir hukuk ve danışmanlık bürosu açtığını duyurmuştur.


"CUMA İÇTEN İÇİN KAMU DAVASI AÇILMALIDIR!"

Şüpheli, kendisine ait olduğu "mavi tık" işaretiyle tescilli olan bu hesaplarındaki paylaşımlarında (EK), "Yeni bir hizmet alanı ile gönül dostlarımızın hizmetinde olacağız. Hukuk ve adalet alanında sorunlar yaşayan dostlara, profesyonel avukat kadrolarımız ile 'MOSES HUKUK VE DANIŞMANLIK' Ofisi adı altında hizmet verceğiz. Tüm dostları yeni yerimizde demli çaya, acı kahveye bekleriz." ifadeleriyle bu duyuruyu yapmış, devamında bürosuna yapılan kutlama ziyaretlerini değişik tarihlerde paylaşmaya başlamıştır.

Bunlardan 08.11.2021 tarihli sonuncusunda "Bugünkü MOSES Hukuk ve Danışmanlık ofisinin ziyaretçisi 26.Dönem İstanbul Milletvekili ve Gelecek Partisi Genel başkan yardımcısı değerli dostum Abdullah Başçı idi. Şeref verdiler onur duyduk." şeklinde açıklamada bulunmuştur.
Şüphelinin işlediği suça ilişkin şikayet ve kamu davası açılması talebimin sunulmasıdır."


"PAYLAŞIMLARININ HİÇBİRİNDE KENDİSİNDEN BAŞKA BİR KİMSEYE, BİR AVUKATA VEYA ÇALIŞANA RASTLANMAMAKTADIR!"

Avukat Bilge, Gelecek Partili Cuma İçten'in kurduğu hukuk bürosu ile ilgili suç duyurusunda, delil olarak yazdığı ikinci maddede ise "2- Şüphelinin sahibi olduğu ve açılışından itibaren kutlamaları ve misafirlerini kabul ettiği büronun isminin MOSES Hukuk ve Danışmanlık ofisi olduğu anlaşılmaktadır. Moses Hukuk'un http://moseshukuk.com adresli internet sitesindeki "Hakkımızda" bölümünde; (EK) Moseshukuk, Türkiye’nin en büyük, köklü ve tam
teşekküllü hukuk firmalarından biri olarak; çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren, piyasa lideri konumundaki yerli ve yabancı kurum ve kuruluşlara 1998 yılından bu yana hukuk hizmeti vermektedir. Farklı sektörlerde ulusal ve uluslararası faaliyet yürüten çok sayıda müvekkiline hizmet vermekten gurur duyan Moseshukuk, geniş bir perspektife yayılan çalışma alanlarında sağladığı hızlı, pratik, titiz ve çözüm odaklı çalışmalar yapmaktadır.

Moseshukuk, hukukun tüm alanlarında kesintisiz hukuki destek sunan deneyimli ekibi, müvekkilleriyle kurmuş olduğu güçlü ilişkileri, profesyonel yönetimi ve erişim kolaylığının yanı sıra hukuk sektöründe gelişen teknolojiyi etkin kullanımı ile de alanında öncülük etmektedir.
Avukatlarımız müvekkillerine faaliyet gösterdikleri sektörleri özelinde, işlerine değer katan bir anlayış ve işbirliği içerisinde çalışarak hızlı ve güvenilir hukuk hizmeti sunmayı amaçlamaktadır. Ayrıca Moseshukuk, yabancı hukuk firmalarıyla olan iş birlikleri doğrultusunda, müvekkillerine uluslararası piyasalarda da güvenilir hukuk hizmetleri sunmaktadır. Moseshukuk, saygın derecelendirme kuruluşları ve hukukçuları tarafından da çeşitli ödüllere layık görülmüştür." denilmektedir.

Sitede hiçbir avukatın veya hukukçunun adına rastlanmamakla birlikte, açıklamada yer alan kuruluş tarihinden, faaliyet alanlarına, hukuk hizmetlerinden aldıkları ödüllere ilişkin çelişkili ve gerçek dışı beyanlarda da bulunulmaktadır. Şüphelinin paylaşımlarının hiçbirinde ofisinde kendisinden başka bir kimseye, bir avukata veya çalışana rastlanmamaktadır." dedi.


"HUKUK FAKÜLTESİ MEZUNU OLMAYANLAR AVUKATLIK YAPAMAZ"

Avukat Bilge dilekçesinin devamında, üçüncü madde olarak sunduğu delil de, "Şüphelinin avukat olmadığı halde hukuk bürosu faaliyetinde bulunması ve avukatlık mesleğine münhasır hizmetler vermesi Avukatlık Kanunu'nun 63/3 maddesine aykırılık ve suç oluşturmaktadır." ifadesinin yer aldığı gözlendi.

"3- Bilindiği üzere, Türkiye'de hukuk fakültesi mezunu olmayanların avukatlık yapamayacağı, avukat olmayanların da avukatlık faaliyetlerini yürütemeyeceği mevzuatla belirlenmiştir.

Avukatlık Kanununun ilgili hükümleri şunlardır:

Avukatlık yetkilerinin başkaları tarafından kullanılmaması MADDE 63/3 - Baro levhasında yazılı bulunmıyanlar ve işten yasaklanmış olan avukatlar, şahıslarına ait olmıyan dava evrakını düzenliyemez, icra işlemlerini takip edemez ve avukatlara ait diğer yetkileri kullanamazlar. Baro levhasında yazılı bulunmıyanlar avukatlık unvanını da taşıyamazlar. Şu kadar ki, baro levhasındaki kaydı yirmi yılı dolanlardan, bürosunu kapatarak vergi kaydını sildiren avukatlar durumları hakkında bilgi vermek ve baroya karşı görev ve yükümlülüklerini yerine getirmek koşuluyla sadece avukat unvanını kullanabilirler.

Birinci fıkra hükmüne aykırı eylemde bulunanlara Cumhuriyet savcısı tarafından beşyüz Türk Lirasından ikibin Türk Lirasına kadar idarî para cezası verilir.

Avukatlık yapmak yetkisini taşımadıkları halde muvazaalı yoldan alacak devralarak ve kanunların tanıdığı başka hakları kötüye kullanarak avukatlara ait yetkileri kullananlar bir yıldan üç yıla kadar hapis ve bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılırlar. Mahkemeler, icra ve iflâs daireleri ve barolar, bu maddenin kapsamına giren bir olayı öğrenince Cumhuriyet Savcılığına bildirmek zorundadırlar. Yapılacak kovuşturma sonucu Cumhuriyet Savcısı tarafından baroya bildirilir.

Avukata çıkar karşılığında iş getirme

MADDE 48 - Avukat veya iş sahibi tarafından vadolunan veya verilen bir ücret yahut da herhangi bir çıkar karşılığında avukata iş getirmeye aracılık edenler ve aracı kullanan avukatlar altı aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Avukat bürosunda çalışabilecek kişiler

MADDE 45/1 - Avukatlar ve avukatlık ortaklıkları, bürolarında yalnız avukatlık mesleği için gerekli olan yardımcı elemanları çalıştırabilirler.

Yukarıdaki hükümlere aykırı hareket eden avukat, ilk defasında işten, tekrarında meslekten çıkarma; avukatlık ortaklığı ilk defasında işten çıkarma, tekrarında ise avukatlık ortaklığı sicilinden silinme cezası ile cezalandırılır.Şüphelinin avukat olmadığı halde hukuk bürosu faaliyetinde bulunması ve avukatlık mesleğine münhasır hizmetler vermesi Avukatlık Kanunu'nun 63/3 maddesine aykırılık ve suç oluşturmaktadır.

Bir olasılıkla, şüphelinin herhangi bir avukat veya avukatlarla birlikte bir hukuk bürosu işletmesi hali de yine aynı Kanunun 48 ve 45. maddesi hükümlerine aykırıdır.
Bu nedenle, böyle bir durumun varlığı halinde işbirliği içinde olduğu avukatların da tespiti ve cezalandırılmaları gerekmektedir."


"ŞÜPHELİNİN EYLEMİ KONUSUNDA HERHANGİ BİR RAHATSIZLIK DUYMADIĞI SUÇ İŞLEMEKTEKİ ISRAR VE SEBATINI GÖSTERMEKTEDİR!"

Cuma İçten'in sosyal medyadan açtığını duyurusunu hukuk bürosu ile ilgili avukat Bilge'nin verdiği şikayet dilekçesinin son maddesinde ise, "Şüphelinin eylemi konusunda herhangi bir rahatsızlık duymadığını, suç işlemekteki ısrar ve sebatını göstermektedir." denilerek,şüphelinin cezalandırılması istendi.

"4- Şüphelinin suç oluşturan eylemi fark edildiği andan itibaren avukatların yoğun ve yaygın tepkisine neden olmuştur. Önceki dönem milletvekili ve bir siyasal partinin genel merkez yöneticisi olduğu anlaşılan şüpheli, geçmişi ve konumu dolayısıyla hukuka ve ahlaka uymak konusunda herkesten daha duyarlı ve özenli olması gereken bir kimsedir. tepkileri,
Buna karşın, sosyal medyada kendisine gösterilen haklı "Bu resmi alıntı yaparak avukat kimliği ile yorum yapanları hayretle izliyorum. Herkes bir başkasını kendisi gibi bilir. Bizim attığımız her adım hukuka uygundur bunu bile anlamayacak kişilerin hukuk kimliği olması ayrı bir skandaldır." diyerek karşılamıştır. (EK)

Bu da şüphelinin eylemi konusunda herhangi bir rahatsızlık duymadığını, suç işlemekteki ısrar ve sebatını göstermektedir.Bir avukat olarak, şüphelinin mesleğimin saygınlığına ve vatandaşlarımızın hukuki güvenliğine karşı,Avukatlık Kanununa muhalefet ederek ve kasten işlediği anlaşılan suçu nedeniyle kendisinden şikayetçiyim.Şüpheli ve varsa onunla işbirliği yapan avukatlar hakkında gerekli soruşturmanın yapılarak cezalandırılması için kamu davası açılmasını saygıyla arz ve talep ederim."


CUMA İÇTEN'İN ADINA SUPERHABER'DEN SAHTE HABER İÇERİĞİ KALDIRMA MAHKEME KARARI YAZILMIŞTI

Öte yandan, SuperHaber'in aylardır gündeme taşıdığı "50 milyon dolarlık dolandırıcılık" iddiaları ile ilgili olarak, geçtiğimiz günlerde inanılmaz bir skandal yaşanmıştı.

Gelecek Partili Cuma İçten adına, İstanbul 4.Sulh Ceza Hakimliği'nden, SuperHaber'in kendisi ile yapılan tüm yayınların kaldırılması için hakim Mehmet Çağrı Alperen ve katip Yasemin Özşahin ile ünlü ceza hukuku Profesörü A.Ersan Şen'in adları kullanılarak sahte "İçeriğin erişime engellenmesi" kararı çıkarılmıştı.

Ancak SuperHaber, mahkemeye yaptığı itiraz sonucu, aynı mahkemenin böyle bir başvuru ile kararının yapılmadığı bilgisine ulaşmıştı. Ünlü ceza hukuku Profesörü A.Ersan Şen'in, Cuma İçten adına mahkemeye başvurduğu şeklinde düzenlenen ve  4.Sulh Ceza Mahkemesi hakimi ve katibenin adları da kullanılarak yazılan sahte kararın SuperHaber'e gönderilmesi, Çağlayan'da bulunan İstanbul Adliyesi Sarayı'nda bir anda gündem olmuştu.

"Yürüyen zatürre" alarmı: Okul çağındaki çocuklar risk altında! Kızılcık Şerbeti Pembe'ye büyük tuzak! Kent uzlaşısı aslında neden yapıldı? CHP o tuzağa düştü mü?
Sonraki Haber