Akar Superhaber’e konuştu: 40 yıldır paçalarımıza yapışan PKK ve uzantılarını yok edeceğiz

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, bugünlerde milletvekili olarak TBMM’ye girmeye hazırlanıyor.

Akar, 1. sıradan aday gösterildiği Kayseri’ye karargah kurmuş durumda.
Seçmenlerine son yıllarda terörle mücadelede gösterilen tarihi başarıları, yerli savunma sanayinde atılan dev adımları, sınırların güvenliğini, sınırların ötesinde, Doğu Akdeniz’de, Ukrayna savaşında Türkiye’nin ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın varlığını bütün dünyaya hissettiren aktif atak ve girişimlerini anlatmaya çalışıyor.

Hulusi Akar ile yaklaşık 10 gündür Sarayburnu sahilinde demirleyen ve halkın ziyaretine açılan Türkiye’nin gurur projelerinden biri olan TCG Anadolu gemisinde buluştuk.

Geniş bir yelpazede bize anlattıklarını aktaralım.

TÜRKİYE’NİN ÖNCÜ ROLÜ

Bakan Hulusi Akar, önce Türkiye’nin son 20 yılda bölgesinde ve dünyada üstlendiği öncü ve vazgeçilmez gücüne vurgu yapıyor

Gururla anlatıyor:

Kişilikli ve kimlikli politikalarla Sn. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde çok ciddi adımlar atıldı ve uluslararası ilişkilerde Türkiye artık özne hâline geldi. Türkiye olmadan herhangi bir şekilde Orta Doğu’da, Akdeniz'de Trakya’da keza Balkanlarda hatta Kafkasya'da bir problem çözemezsiniz.

Yedi iklim, üç kıtaya istikrarı, barışı, huzuru getirmiş atalarımızdan ilham alıyoruz. Şu anda Türkiye’nin Asya'da, Afrika'da çok ciddi bir etkisi, işleri, projeleri var.

PKK’YI PAÇALARIMIZA YAPIŞTIRMAYA ÇALIŞIYORLAR.

Akar’a göre Türkiye’yi doğrudan ve somut olarak hedef alan en önemli tehdit, terör örgütü PKK. Suriye’deki ve içerdeki uzantıları.

‘’Bu hani vekalet savaşları diyorlar ya, bu o işte. Türkiye ile yüz yüze gelmeden göz göze herhangi bir mücadeleye girmeksizin birtakım unsurları örgütleyip PKK’yı kullanarak bizi yavaşlatmaya ve durdurmaya çalışıyorlar.

Kırk yıldan beri bu böyle. Şimdi artık burada bizim stratejimiz değişti. Bu manada Türk Silahlı Kuvvetlerinin ve Bakanlığımızın görev ve sorumlulukları arttı. Bunu da yerine getirmek için gece gündüz çalışıyoruz. Kırk yıldan beri başımıza musallat olan bu beladan aziz milletimizi kurtarmakta kararlıyız’’

ANA HEDEF: TERÖRÜ KAYNAĞINDA YOK ETMEK

Hulusi Akar, Türkiye’nin terörle mücadelesinin ana stratejisini şöyle özetliyor:
Terörü kaynağında yok etmek.

‘’Teröristlerin Irak’ın kuzeyine gitmesi operasyon bitti, öyle bir şey yok. Terörist neredeyse hedefimiz orası ve tek hedefimiz teröristler.

KÜRTLERLE ARAMIZA FİTNE SOKMAK İSTİYORLAR

‘’Bazen alçaklar bizim teröristle yaptığımız mücadeleyi sanki etnik, dini, mezhepsel gruplara karşı yapılıyormuş gibi göstermeye çalışıyorlar. Bizim inancımız, tarihimiz, kültürümüz, değerler sistemimiz insanların etnik, dini, mezhepsel renkleriyle uğraşmayı men eder. Kürtler bizim kardeşimizdir. Yüzyıllarca biz beraber yaşadık. Ekmeğimizi, suyumuzu paylaştık. Bu Cumhuriyet'i beraber kurduk ve şehitliklerde de beraber yatıyoruz.

Bizim yapmakta olduğumuz faaliyet 85 milyonun güvenliği ve topraklarımızın güvenliği. Biz buna çalışıyoruz. Şimdi teröristler sınır ötesinden geliyor, vatandaşımıza saldırıyor, hudutlarımızı tehdit ediyor. Sizin topraklarınızda bunlar. ‘Onları etkisiz hale getirmeye gücümüz yok’ o zaman karışmayın diyoruz. Biz bunu bitireceğiz. Ve şimdi inşallah artan bir şiddet, artan bir tempoda taarruzi bir ruhla terörle mücadelemiz devam ediyor. İnşallah onların sonunu getireceğiz.

HUDUTLARIMIZDA KUŞ UÇURTMUYORUZ

MSB Hulusi Akar’ın en hassas olduğu konuların başında sınırlarımızın güvenliği geliyor.
Akar, belli periyotlarla sürekli yanına Gemelkurmay Başkanı ve Kuvvet Komutanlarını alarak hudut karakollarını dolaşıyor.

Sosyal medyada belirli aralıklarla üretilen ve yayılmaya çalışılan kaçak geçiş dezenformasyonlarına da isyan ediyor:

MEHMETÇİĞE SAYGISIZLIK YAPMAYIN

‘’Cumhuriyet tarihimizin gerçekten en etkin kontrol tedbirleri ile hudutlarımız kontrol altında.
Orada yaptığımız müthiş bir alt yapı var. Modüler duvarlar var ve bunların üzerine tel örgü çekiyoruz. Ondan sonra hendekler var. Dört metre derinlikte, dört metre genişliğinde ve onun üzerine tel üstüvaneler var geçişi zorlaştırmak için.

Bunların hepsi gece-gündüz gözetim altında. Orada birtakım sensörler var. O sensörlerle kedi, köpek dahi geçtiğinde bizim karakolllar anında haberdar ediliyor.
Hudutlarda eskiden yol yoktu. Her tarafta yollar var artık.

Bu sistemler sayesinde bütün hareketler gözetleniyor, görülüyor ve görülen yerlere de süratle yerden zırhlı araçlarla havadan İHA ve SİHA’larla müdahale ediliyor.
Hiçbir taviz yok. ‘Böyle geliş oldu geçiş oldu’ bunlar kesinlikle gerçekleri yansıtmıyor. Bunu herkesin görmesi, bilmesi lazım. Atılan iftiralar Mehmetçiğin emeğine saygısızlıktır.

Türkiye’nin savunma sanayinde kendi göbeğimizi kesmek zorunda olduğuna vurgu yapan Hulusi Akar, eskiden ‘‘Mehmetçiğin ihtiyacı olan bütün silah, araç, gereç, teçhizat ve mühimmatı yurt dışından alalım.’ mantığının artık çok gerilerde kaldığına vurgu yaparak şu ifadeleri kullanıyor.

‘’Tamam alalım. Parayı veriyorsunuz ama adam ürünü vermiyor. Ambargo kelimesini kullanmıyorlar, sana ‘vermem’ de demiyorlar.

Sürüncemede bırakıyorlar. Bunlardam çok çektiğimiz için Cumhurbaşkanımızın tabiriyle kendi göbeğimizi kesmek mecburiyetimiz var. Bu bir lüks değil. Bu bir seçim değil. Bu bir mecburiyet. Aksi halde bekamız tehlikededir.

TCG ANADOLU VE İMECE ÖRNEĞİ: HEDEF DAHA YÜKSEK TEKNOLOJİ

Türkiye’nin Savunma sanayi üretimindeki yerlilik ve millilik oranları yüzde 80’lere dayanmış durumda.

Bu hatırlatmayı yapan Akar, yeni hedefi şöyle açıklıyor.

‘’Bundan sonra daha da çetin, daha ileri, daha yüksek teknoloji üzerine çalışılacak.
Bunda da biz azimliyiz, kararlıyız ve buna muktediriz. Bizim moral ve motivasyonumuz çok yüksek. Üniversitelerimiz, vakıf şirketlerimiz, özel teşebbüs, kamu el ele verdiler. Cin şişeden çıktı. Bunlarla alakalı örneklerden biri içinde bulunduğumuz TCG ANADOLU.

Bu büyük bir olay. Bu bizim yüz akımız. Gururumuz. Heyecanımız. Göz bebeğimiz. Bununla Silahlı Kuvvetlerimizin, Deniz Kuvvetlerimizin ve ülkemizin gücüne güç kattık. Bu gerçekten bir prestij konusu, bir itibar konusu. Bunların devamı gelecek inşallah.

İMECE UZAYDAN BİR YUMURTAYI BİLE GÖREBİLİYOR

Yüksek teknoloji derken akla gelen ilk hamle İMECE uydusu.
İMEC’nin uzaydan yumurtayı bile görebildiğini belirten Akar:

‘’Bizim artık böyle bir imkânımız var. Böyle bir platformumuz var çok şükür. İster TCG ANADOLU olsun ister İMECE olsun. Bunlar sadece savaş maksatlı değil, sefer maksatlı değil. Barış zamanında da görevleri olacak. TCG Anadolu’nun barış zamanında da sağlık hizmeti vermek, nakliye yapmak, insani yardım gibi çok önemli fonksiyonları var.

Uydular da öyle, sadece askerî ve istihbari manada değil. Bunun birçok barışçıl amaçla yapacağı çalışmalar var. Bu bakımdan bunlar gücümüze güç kattılar. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum’’

ÇATLASANIZ DA PATLASANIZ DA…

Piyade tüfeğini bile dışarıdan temin eden bir Türkiye’den bugünün Türkiye’sine…
Savunma sanayimiz artık bütün hafif silahları üretip ihraç edebiliyor.
Gemileri tasarlıyoruz, üretiyor ve dışarıya satıyor.
Akar anlatmaya devam ediyor:

‘’Fırtına topumuz var, hem de benzerleri arasında en iyilerden. Biz yurt dışına her toplantıya gittiğimizde ‘Bize bir İHA ver, bize bir SİHA ver’ diye diye dilimizde tüy bitti.
Parasını veriyoruz ama vermiyorlardı. Şimdi çok şükür yaptık, yapıyoruz.
Çatlasalar da patlasalar da uçağımızı da yapacağız, Kızılelma'yı da uçuracağız.
Tankımızı da yapacağız. Cumhurbaşkanımızın Pazar günü katılacağı törende tankımızı teslim alacağız.

Bu başarılı çalışmalara karşı maalesef hastalıklı bir zihniyet var. Yazık.
Sizin siyasi görüşleriniz farklı olabilir. Hükümet anlayışınız farklı olabilir. Ama bunlar devlet işidir. Devletiniz güçleniyor. Sevinin, destekleyin. Bu yapılan silah, araç, gereç, malzeme ülkemizi korumak için. Ülkemizin bekası için’’

23 NİSAN’DA BOĞAZDA GÖVDE GÖSTERİSİ

Hulusi Akar’ın son notu bir gövde gösterisini haber veriyor.
TCG Anadolu, 23 Nisan’da yani pazar günü Sarayburnu'ndan Karadeniz'e doğru seyir halinde olacak. Dolmabahçe’den geçerken de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı selamlayacak.
Hava Kuvvetlerine ait uçaklar da TCG Anadolu’ya havadan eşlik edecek.

Bakan Akar bu geçit töreninin Türkiye'nin, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin gücünü bir kez daha dosta, düşmana gösterme fırsatı olacağına vurgu yaparak bütün İstanbulluları boğaz kıyılarından bu şöleni izlemeye davet ediyor.

CENGİZ ER-SUPERHABER