İçişleri Bakanlığı kadına şiddet uygulayanların profilini çıkardı: Çocukluk travmaları yansıyor

İçişleri Bakanlığı yaptığı çalışma ile kadına şiddet uygulayanların profilini belirledi. Buna göre, şiddetin birçok etkeni olduğu belirtilirken, 30 yaş altında şiddet eğiliminin daha fazla olduğunun altı çizildi. Öte yandan çocukluk döneminde ev içinde maruz kalınan travmatik yaşantıların, duygusal kırılmalara yol açtığı ve şiddetin öğrenilmesine, model alınmasına neden olduğu düşünülüyor.

İçişleri Bakanlığı İç Güvenlik Stratejileri Dairesi Başkanlığı, “Kadına Karşı Şiddet İçeren Suçları İşleyenlerin Kriminolojik Profili” kitabı hazırladı. Ankara Üniversitesi akademisyenlerince kaleme alınan kitapta, uluslararası çalışmalar incelendi. Çalışmaya göre kadına yönelik şiddet uygulayanların profili belirlendi.

ŞİDDETİN NEDENİ ÇOK

Yeni Şafak gazetesinde yer alan habere göre, kadına yönelik şiddet, mağdurun yakınları, akrabaları, tanıdıkları veya yabancı kişiler tarafından gerçekleştirilebiliyor. Ancak kadına yönelik şiddet olaylarının üçte ikisinde failin, mağdurun bir yakını veya onun tanıdığı kişiler olduğuna dikkat çekiliyor. Ataerkil toplum yapısı, fakirlik, eğitim düzeyi, alkol ve uyuşturucu madde kullanımı, saldırganlık, yaş, medeni durum gibi kişisel, sosyolojik, ekonomik, demografik ve benzeri pek çok neden kadına yönelik şiddete etki ediyor.

ALKOL 8 KAT ARTIYOR

Alkol tüketenler, testosteron seviyesi ve düşmanlık duygusu yüksek olanlar, kadınlara yönelik daha fazla şiddet uyguluyor. Düşük gelirli ve ilişki kalite düzeyi düşük olan erkekler, daha çok şiddete başvuruyor. Alkol kullanımı şiddetin düzeyini artırırken, şiddete başvurma riskini de en az sekiz kat artırıyor.

DÜŞÜK GELİR ÖNEMLİ BİR ETKEN

Aile içi şiddet uygulayanlarda işsizlik probleminin yaygın olduğu görüldü. Düşük gelirli erkekler, yüksek gelirli erkeklere göre partnerlerine daha fazla fiziksel ve psikolojik şiddet uyguluyor. Kadın ve erkek arasındaki gelir farkının arasının açılması da kadına yönelik şiddetle ilişkili bir faktör olarak bulundu. Aile içi şiddet uygulayan erkeklerin daha az girişken, daha düşük öz güvenli, daha zayıf sosyal becerileri olduğu vurgulandı.

ÇOCUKLUK TRAVMALARI YANSIYOR

Çocukluk döneminde ev içinde maruz kalınan travmatik yaşantıların, duygusal kırılmalara yol açtığı ve şiddetin öğrenilmesine, model alınmasına neden olduğu düşünülüyor. Ebeveynler arası şiddete tanıklık, çocuğa doğrudan bir evlilik içi saldırganlık modeli sağlıyor. Çocuklar, ebeveynler arası saldırganlığı gözlemlediklerinde bu, onların yetişkinlik dönemlerinde eşlerine şiddet uygulama olasılığını da artırıyor.

KISKANÇLIK CİNAYET SEBEBİ

Partnerine şiddet uygulayan erkeklerle yapılan bir çalışmada, erkeklerin eşlerine bağımlılık düzeyinin daha yüksek olduğu, terk edilme korkusu yaşadıkları görüldü. Yapılan çalışmalar, partner cinayetlerinin en önemli sebebinin kıskançlık, sahip olma isteği olduğunu gösteriyor. Boşanma sürecinde ve ayrıldıktan sonra görülme oranı ise daha yüksek. Bölgesel olarak bakıldığında ise kentsel alanlarda kırsal alanlara göre yaygınlığının daha fazla olduğu ifade edildi.

30 YAŞ ALTINDA EĞİLİM FAZLA

Yakın ilişkilerde kadına yönelik şiddetin, genç yetişkinlik döneminde zirve yaptığı ve daha sonra yaşla beraber azaldığı gözlemlendi. Fail ile mağdur kadın arasındaki yaş farkının artmasının partner cinayetlerinde bir risk faktörü oluşturduğu belirtildi. Bu bulgunun bölge ve kültürlerde farklılık gösterdiğine işaret edilirken, özellikle 30 yaşın altındaki erkeklerin partnerlerine karşı şiddet uyguladıklarının görüldüğü ifade edildi.

Halk TV Sahibi Cafer Mahiroğlu Kimdir, Kaç yaşında, Nereli? Serveti! TFF'nin başına Mesut Özil mi geçiyor? Boğaz'da denize düşüp kaybolan 2 gencin kimlikleri belli oldu!
Sonraki Haber