İçki satan restoranlarda rekabet dönemi...

Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu (TAPDK) tarafından yapılan yönetmelik değişikliğine göre alkollü içki satan restoranlar mönülerinde artık tek bir markaya değil farklı markalara da yer vermek zorunda. Bu karar rekabet ortamının güçlendirilmesi için alındığı belirtiliyor.

Hürriyet'in haberine göre; restoran, kafe ve bar gibi açık alkollü içki satış yerlerinde, müşteriye, farklı markaların ürünlerinin satılması zorunlu olacak. Tek bir markayla anlaşması olan işletmelerse, bir yıl içinde anlaşmalarını bitirecekler. Düzenleme, restoran ve barların bira markalarıyla yaptığı anlaşmaları ise kapsamıyor.

EN AZ İKİ MARKA OLACAK

Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu’nun (TAPDK), konuyla ilgili yönetmelik değişikliği dün Resmi Gazete’de yayımlandı. Değişiklik, alkollü içecek satışı yapan tüm işletmeleri ilgilendiriyor. Bunlardan ilkini oluşturan tekel büfeleri, marketler gibi “perekende satış yerleri” için getirilen yeni kurala göre, bu tür yerler, aynı kategoride, birden fazla firmanın ürünlerini satmak zorunda olacak. Bu da alkollü içkilerin her bir kategorisinde, müşterilere en az iki ayrı markanın seçenek olarak sunulması ve müşterinin tercihte bulunması anlamına geliyor.

BARLARA BİRA İSTİSNASI

Restoranlar, kafeler, barlar gibi “açık alkollü içki satışı yapan yerlerde” de, artık müşteriye her bir kategoride en az iki seçenek sunulacak. Açık alkollü içki satıcıları, marka ismi, servis veya ambalaj hacmi ve fiyat bilgisiyle sınırlı kalmak üzere satışa sundukları tüm ürünlere, liste halinde mönülerinde yer verecekler. Ancak bunun bir istisnası olacak. Böyle mekanlarda, bira için “iki marka” zorunluluğu aranmayacak. Alkollü içki kategorilerinin tamamının ise işyerinde bulunması zorunlu olmayacak. İçki firmaları açık alkollü içki satıcıları ve perakende satıcılarla anlaşma yaparken, tek bir firmanın ürünleri lehine münhasır (rakip mal satmanın engellenmesi) uygulama getiren veya üstünlük sağlayan ya da rekabeti diğer firmalar aleyhine kısıtlayıcı ve zorlayıcı koşullar getiremeyecek. Bu tür anlaşmaların tarafı olanlar, birlikte, sorumlu kabul edilecek.

GEÇİŞ SÜRECİ BAŞLADI

Bugüne kadar yapılan münhasırlık anlaşmaları içinse geçiş süreci uygulanacak. Buna göre, üretici, ithalatçı veya toptan satıcılar ile perakende veya açık alkollü içki satıcıları arasında yapılan sözleşmelerin münhasır satışa ilişkin hükümleri, bir yıl içinde yönetmeliğe uygun hale getirilecek. Bu durumda 4 Ağustos 2018’e kadar münhasırlık anlaşmalarının bitirilmesi gerekecek.

TURİZM YATIRIM BELGESİ YETERLİ OLMAYACAK

Yapılan bir diğer yönetmelik değişikliğiyle de Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın düzenlediği turizm yatırım belgeleriyle, içki satışı yapılmasına sınırlama getirildi. Halen bu belgeye dayalı olarak içki satışı yapılabiliyor. Bundan sonraki dönemde de söz konusu izin, 2019 yılına kadar geçerli olacak. 2019 yılında ise süre uzatım işlemleri yapılırken, turizm yatırım belgeleri yeterli olmayacak, bu işletmelerden turizm belgesi veya işyeri açma ve çalışma ruhsatı istenilecek. Alkollü içki satış belgesi verilmesi içinse bu belgelerin yanı sıra eğitim kurumları ve ibadethanelere en az 100 metre uzaklıkta bulunulduğunu gösteren belge de istenecek. Yetkililer, turizm yatırım belgelerinin çok daha kolay alındığını ve bunun istismar edildiğinin görüldüğünü belirterek, “Turizm yatırım belgesi alınırken ÇED gibi birçok detaya bakılmıyor. Ancak birçok işletme de bu belge üzerinden içki satışı yapıyor. Suistimal edildiğini gördük. Bu nedenle değişiklik yapmak zorunda kaldık. Artık turizm belgesi veya çalışma ruhsatı arayacağız. Böylelikle sıkıntı olabilecek bir uygulama kaldırılmış olacak” dedi.