İletişim hocası Nuran Yıldız Teşkilat'a nasıl not verdi?
TRT 1'in merakla beklenen yeni dizisi Teşkilat dün ilk bölümü ile ekranlara geldi. Yayın hayatına reyting rekoru ile başlayan Teşkilat, izleyicilerden tam not aldı. SuperHaber yazarı Nuran Yıldız da bugünkü köşe yazısında Teşkilat'tan bahsetti.
Dün ilk bölümü yayınlanan 'Teşkilat' dizisi reyting listelerine ilk sıradan giriş yaptı Türkiye'nin isimsiz kahramanlarının hikayesini konu alan Teşkilat, sosyal medyada da gündem oldu.
SuperHaber yazarı Nuran Yıldız da bugünkü yazısının bir bölümünü Teşkilat'a ayırdı.
Dizinin konu seçimini yerinde bulduğunu belirten Yıldız, "Karanlık bir dünyanın kapılarını açmak cesurca bir adım ve kutlanması lazım." ifadesini kullandı.
İşte Yıldız'ın yazısının ilgili bölümü:
"TRT 1’de yeni bir dizi başladı: Teşkilât.
Tanıtımı epeyce görkemli olduğundan ve MİT’in ilk kez kapılarını açmış olmasından, saatinde oturdum ekran karşısına.
Yapım şirketi ve TRT bütçede hayli cömert davranmışlar.
2007’de “Tanklar ve Sözcükler”de yazdığım gibi, ABD’nin algı yönetimi taktiklerine geçilmiş. Dizide de Amerikan dizi üslubu seziliyor.
MİT’in “Kale”sini bir dizi aracılıyla açması hayli çarpıcı. Bunu 2005’de BM “Interpreter” filmiyle yapmıştı.
“Teşkilât”ın konu seçimi de yerinde olmuş. Karanlık bir dünyanın kapılarını açmak cesurca bir adım ve kutlanması lazım.
Görüntü yönetmeni, kurgu kusursuz.
Türk bayraklı uçaklar, SİHA’lar, “polis” yazan helikopterler gözden zihne girmek için iyi düşünülmüş.
Madem algı yönetimine hizmet eden bir dizi yapıldı, konu alanıma girdiği için birkaç öneride bulunmam lazım;
Bir, jenerikte “Teşkilât yazı grubu” yazdığına göre diziye özel bir yazı grubu oluşturulmuş.
Yazar arkadaşlar akışa ayırdıkları dikkati diyaloglara da ayırmalılar. Mevcut haliyle diyaloglar ilkokul müsameresi tadında.
İki, böyle bir dizi için psikolog, iletişimci gibi kesimlerden bir ön izleyici ekibi oluşturulması gerekirdi. Sen, ben, bizim oğlan arasında olmaz bu işler.
Üç, “Türklük” vurgusu dikkat çekiyor ama algıda MİT’e pozitif yön bekleniyorsa, daha evrensel kavramlar da öne çıkmalı, aksi halde kendin pişir kendin ye gibi olur.
Dört, dizinin başında Mesut Akusta’nın seslendirdiği metin çok uzun, etkiyi düşürüyor.
Anılarına dizi çekilen kahramanların isimlerini sıralayıp, “Bazı kahramanlar vardır, ölmeden ölürler” (sanırım böyleydi) kısmı yeterliydi, uzatmak gereksiz olmuş.
Beş, düşman sembolü logo üzerinde yeterince durulmamış.
Bu haliyle de izlenir elbet ama daha iyisi neden olmasın?"