İş adamının cüzdanındaki 50 doların sırrı ne?

Beyaz Gazete yazarı Latif Şimşek Ankara'da görülen FETÖ davasında gözden kaçan detayları köşesine taşıdı.

Beyaz Gazete yazarı Latif Şimşek Ankara'da görülen FETÖ davasında gözden kaçan detayları köşesine taşıdı.

İşte Şimşek'in o yazısı;

BASIN BU “FETÖ” HABERİNİ ATLADI!

FETÖ`NÜN 50 DOLARI VE GÜLEN`İN GÖZLÜKLERİ

On Beş Temmuz`un hemen ardından yapılan operasyonlarda Fetöcülerin üzerinden çıkan bir dolarlık banknotların sırrı çok tartışılmıştı. Ama asıl sırrın “50” dolarda olduğu önceki gün Ankara`daki çatı davasının son duruşmasında ortaya çıktı. Çıktı da, tüm medya bu ayrıntıyı atladı.

Medyanın atladığı bir ayrıntı daha vardı. Fetö Elebaşı, Fethullah Gülen`in gözlüklerinin Ankara`dan gönderildiği.

Fetö davasından yargılanan Hakan Çiçek, Ankara`da, aralarında Anafartalar Koleji`nin de olduğu bir çok işletmenin sahibi. Yıllık 60 milyon TL`lik bir iş hacmi olduğu ortaya çıktı. Şimdi Fetö Çatı Davası`nda yargılanıyor. Önceki gün, hakim karşısındaydı. Sadece hakim değil, onlarca müdahil avukat da ordaydı.

Beş kuruş para almadan, şehit ve gaziler adına davaya müdahil olan 100`e yakın avukatın isimlerini burada tek tek yazmama imkan yok. Ama hepsi adına, Alaaddin Varol, Nurettin Oruç ve Samir Altınkaynak`ın adını zikretmek bir vefa borcu.

İşte önceki gün Ankara`da görülen davada, hepsi hazırdı.

Şehitlerin, gazilerin ve milletin hukukunu savunmak için ordaydılar.

Hakan Çiçek, yakalandığında, cüzdanından çıkan 50 dolarlık bir banknot vardı. Gıcır gıcırdı ve cüzdanının gizli bir köşesine itina ile saklanmıştı. Avukatlardan biri sordu:

“Bu 50 doların bir anlamı var mı?”

Önce, “Benim için bir hatırası var, o yüzden cüzdanımda saklıyorum” dedi.

Sonra, aklı başına gelmiş olacak ki, “Sıradan cüzdanımda kalmış bir para anlamı yok” diye kıvırdı. Çok kimse, hatta davayı izleyen gazeteciler bile bu ayrıntıya atladı. Adam, açık açık, “Benim için hatırası var” dediği, 50 doları cüzdanında saklıyor, hatıranın ne olduğunu söylemekten kaçınıyordu. Belli ki, o 50 dolar, Hakan Çiçek`e, Fethullah Gülen tarafından verilmişti. Soruşturma sürecinde herkes bir dolarlara kilitlendiği için, belki de ele geçirilen pek çok 50 dolar üzerinde durulmamıştı.

Anlaşılan, Fethullah Gülen, sıradan memur, öğretmen, subaylara birer dolar verirken, Hakan Çiçek gibi, yıllık kazancı 60 milyon liraya varan, iş adamı sivil imamlarına, utanma belasına 50`şer dolar vermişti.

Ya da, FETÖ davalarında ortaya çıktığı gibi, FETÖ Elebaşı, yanına gelen militanlarına, bozdurulup, Fetö marabalarına dağıtılmak üzere, 50 ve 20 dolarlık banknotlar veriyor. Hakan Çiçek gibi kimi uyanık, Fetöcüler, Gülen`in verdiği 50 dolarlardan birini bozdurmak yerine cebine atıyor olmalıydı.

Duruşmada ortaya çıkan, bir başka ayrıntıyı da atladı gazeteciler.

Elebaşı Fethullah Gülen`in gözlüklerinin Ankara`dan Pensilvanya`ya gittiğini.

Bu ayrıntı da önceki günkü duruşmada gizliydi.

Hakan Çiçek, aynı zamanda Ankara`da bir gözlükçü dükkanı işletiyordu.

Fetö`nün Doktoru Kudret Güler ile defalarca telefon görüşmesi yaptığı ortaya çıkmıştı.

Kudret Güler ile ne görüştüğü sorulduğunda, Güler`in zaman zaman kendisine uğrayarak, yakın ve uzak gözlükleri aldığını söyledi. Araştırılırsa, eminim ki, bu gözlükler, Kudret Güler`in Pensilvanya`ya gidişlerinden hemen önce alınmıştır. Fetö`nün kullandığı ve ekrana yansıyan gözlüklerin kriminal incelemesi yapılırsa, bu gözlüklerin Hakan Çiçek`in gözlükçü dükkanından çıktığı anlaşılacaktır.

Bu arada, ceza evlerinden gelen bir bilgiyi de paylaşmak isterim.

Bildiğiniz gibi Fetö`nün tüm elebaşları, mahkemelerde ısrarla ve inatla “inkar” yoluna gidiyor. Öyle ki, hakimler çoğu zaman, Siz bizim aklımızla alay mı ediyorsunuz?” diye tepki gösteriyor. Adamın nal gibi kamera görüntüsü var ve bilirkişi, yüzde 90 rapor verdiği halde, “Ben değilim” diyor. Hakan Çiçek`in çantasından 23 bin 500 dolar çıkıyor, “hakim bu para ne içindi?” diye soruyor, adam, “Yerde buldum” cevabını yapıştırıyor.

İşte bu ısrarlı inkarın sebebini ortaya koyan bir bilgi.

Fetöcüler, cezaevlerinde şu dedikoduyu yayıyor; “Bizim arkamızda, ABD, Almanya ve İsrail var. Kesinlikle bizi buradan çıkaracaklar. İlk seçimde, Ak Parti ve Erdoğan olmayacak. Yeni gelecek iktidar da genel af ilan edecek ve hepimiz çıkacağız. Bu yüzden hiç kimse suçunu kabul etmesin. Ceza bile alsanız, inkar ederek ceza almalısınız.”
Adamlardaki beklentiyi görüyor musunuz?

ABD, Almanya ve İsrail`in kendilerini kurtaracağını düşünüyorlar. Bu yüzden inkar ediyorlar. İnkar ediyorlar, çünkü bir gün bu yargılamaların, bertaraf edileceğine inanıyorlar. Yani diyelim ki, Erdoğan 2019`da seçimi kazanamazsa, ve yine diyelim ki, Kılıçdaroğlu, Akşener gibi muhalefetin adayı kazanırsa, bu yeni iktidarın, Amerika, Almanya ve İsrail`in baskısıyla bir genel af çıkaracağı yalanını yayıyorlar. Oysa, bu noktadan sonra Fetöcüler için bir af çıkarmaya, Türkiye`de hiçbir siyasetçinin, hiçbir iktidarın gücünün yetmeyeceğini bilmiyorlar. 249 şehidin kanı ortada dururken, Fetöcüleri affetmeye cüret edecek aklını peynir ekmekle yemiş demektir, bilmiyorlar.

Peki niye inkar? Neyi değiştirecek? İnkarları ceza almalarını engelleyecek mi?

Elbette hayır! Hepsi, hak ettiğini bulacak. Çoğu müebbed alacak. Ama işte bir gün Amerikalı ve İsrailli ağabeyleri onları kurtarmaya gelirse, “Biz suçsuzuz, zaten suçu hiç kabul etmedik, suçsuz olduğumuz halde bu cezaları aldık” diyecekler.

Ama bu millet, canı-kanı pahasına buna izin vermeyecek!

Kılıçdaroğlu'nun Akşener sözleri İyi Parti'yi karıştırdı! Netanyahu'ya bir kötü haber daha! MGM'den 12 ile sarı kodlu uyarı!
Sonraki Haber