İshak Paşa kimdir?

Salı akşamları yayınlanan Mehmed Bir Cihan Fatihi dizisi bu akşam yayınlandı. Gerilim dolu ve heyecanları sahneleri ile ekranlara damgasını vurdu. Hikayesi ile olduğu kadar oyuncu kadrosu ile de vatandaşlar tarafından takipediliyor. Kenan İmirzalıoğlu, Çetin Tekindor, Gürkan Uygun, Büşra Develi, Hazal Filiz Küçükköse, Funda Eryiğit, Sedef Avcı, Ertan Saban ve İsmail Demirci gibi ünlü oyuncuları ile herkes tarafından beğenildi. Karakterlerde araştırılmaya başlandı. Peki İshak Paşa kimdir? Tarihte nasıl öldü? Detaylar haberimizde...

Kanal D ekranlarında yayınlanan Mehmed Bir Cihan Fatihi kısa süre içerisinde ekranlarda adından söz ettiriyor. Reyting yarışında da birçok yapımı geride bırakarak zirvenin sahipleri arasında yer alıyor. Her bölümü heyecanla beklenen dizinin detayları izleyiciler tarafından merak ediliyor. Dizi yayınlandıkça tarihi karakterlerin yaşamı araştırılıyor. Peki İshak Paşa kimdir? Tarihte nasıl öldü? Merak edilen soruların cevapları detayları ile haberimizde...

İshak Paşa
II. Mehmed saltanatında 1469-1472 yılları arasında ve II. Bayezid saltanatında 1481-1482'de sadrazamlık yapmış Osmanlı devlet adamıdır.
İshak Paşa devşirmelerden olup, Saruhanlı Paşayiğit'in kölesidir.İshak Paşa'nın İstanbul'un fethi sırasında Anadolu Beylerbeyi olduğu bilinmektedir. Fatih döneminde Anadolu Beylerbeyi olan iki İshak Paşa bulunduğu bilindiği için sonradan sadrazam olan İshak Paşa'nın gerçek hüviyeti ve aslı hakkında, bu bir sorun ortaya çıkartmaktadır. Bunlardan birisi İshak Paşa bin İbrahim olarak bilinen, babasının adı İbrahim olan Türk asıllı bir paşadır. Diğeri ise İshak Paşa bin Abdullah olarak bilinen ve Pomak asıllı bir devşirme olarak eğitilip yetiştirilen, II. Murat zamanında hazinedarlıktan vezirliğe yükselen bir paşadır. Selefi Oğuzoğlu İsa Bey Ankara'yı merkez yapan son Anadolu Eyaleti valisidir.


ÇANDARLI HALİL PAŞA

Osmanlı Devleti Kuruluş Dönemi başvezirlerinden olan Çandarlı Kara Halil Hayreddin Paşa'nın torunu ve Çandarlı İbrahim Paşa'nın oğludur.

Eğitimi ve ilk görevlerinin ne olduğuna dair elimizde belge yoktur. Fakat ilmiye sınıfından olduğu için iyi derecede medrese eğitimi gördüğü kabul edilebilir. Bir vakfiye'de 1436'da kazasker olduğu kaydı bulunmaktadır. Sadrazam olan babası Çandarlı İbrahim Paşa vefat ettikten sonra ilmiye sınıfından ayrıldığı belirtilmektedir.

II. Murat saltanat döneminde 1439'da başvezir olan Osmancıklı (Amasyalı) Koca Mehmed Nizamüddin Paşa vefat ettikten sonra başvezirlik görevine geçmiştir. 1439 ile 1451'e kadar dönemde iki defa devlet işlerinden uzaklaşarak Manisa'ya çekilen II. Murad'ın yerine gelen genç oğlu II. Mehmed'in birinci sultanlık döneminde fiilen Osmanlı Devleti'ni yönetmiştir. Bu dönemde özelikle Anadolu beyliklerine karşı yapılan sert müdahalelerin önüne geçerek büyük bir iç kargașalığı önlemiştir. Edirne-Segedin Antlaşması'nın koşullarından hoşnut kalmayan Papalık, Kardinal Giuliano Cesarini vasıtasıyla Macar komutanı János Hunyadi'yı "Papa’nın onayı olmadığından dolayı geçersizdir." iddiasıyla antlaşmayı ihlale yöneltmesi ile Balkan ülkelerinin büyük bir Haçlı ordusu oluşturarak Macar/Lehistan Kralı I. (III.) Ladislav komutasında önce güneye Balkanlardan sarkarak sonra doğuya Varna 'ya yönelmeleri ile büyük tehdit altına kalan Osmanlı Devleti ordusunun başına tekrar tahttan feragat etmiş olan II. Murat'ın gelmesini sağladı. Bunun sonucunda Osmanlı Devleti Varna Muharebesi'nde büyük bir galibiyet kazandı.

Bunu takiben Osmanlıların Mora'ya büyük bir sefer yaparak Mora'nın büyük kısmının Osmanlı devleti eline geçmesinde ve Eflak Prensi Drakula III. Vlad Tepeș'in Macar müttefiklerinden ayrılmasına ve II. Kosova Muharebesi'nde II. Murat komutasındaki Osmanlı ordusunun Janos Hunyadı komutasındaki yeni bir Macar-Eflak ordusunu imha etmesinde büyük katkısı oldu. II. Murat'ın 3 Şubat 1451'da Edirne'de vefatından sonra oğlu II. Mehmet'in Manisa'dan gelmesine kadar geçen 16 gün büyük bir dirayetle bu tahta geçişinin problemsiz olmasını sağladı.

II. Mehmet'in ikinci tahta geçmesinden sonra da başvezirlik hizmetinde devam etti. Fakat II. Mehmet'in lalası olan Zağanos Mehmet Paşa ile arasında bir politik mücadele başladı. Çandarlı Halil Paşa Zağanos Mehmet Paşa'nın devamlı öğrencisi olan padişaha özellikle Bizans'a karşı daha atak davranması hakkındaki tavsiyelerine karşı idi ve Bizans'a karșı daha ılımlı davranılması tavsiyeleri vermekte idi. Bazı kaynaklara göre Çandarlı, II. Mehmet'i sabırsız ve deneyimsiz buluyordu. II. Mehmet Başveziri olan Çandarlı Halil Paşa'in katkısına değer verdiğini Filibe civarlarında bir köyü malikane olarak başvezire bağışına rağmen, Çandarlı Halil tedirgin olmakta devam etti.

İstanbul kuşatması sırasında Avrupa'da yeni bir haçlı ittifakı ortaya çıkacağından kuşkulandığını ve bu nedenle kuşatmatın zayıflatılmasını ve hatta kaldırılmasını II. Mehmet'e tavsiye etti. Bu tavsiyeleri orduda ve devlet kapılarında Çandarlı Halil Paşa'nın Bizans'tan rüşvet aldığı söylentilerinin dolaşmasına neden oldu. 29 Mayıs'ta İstanbul fethedilmesinden hemen sonra 1 Haziran 1453'de II. Mehmet bu dedikoduları çok ciddiye aldığını açıklayarak başvezir Çandarlı Halil'i görevinden azletti. Çandarlı Halil Paşa ve çocukları tutuklandı. Çocukları daha sonra serbest bırakıldı ama Çandarlı Halil Paşa Yedikule’de Altın Kapı’da kırk gün hapis edildi. 10 Temmuz’da gözlerine mil çekildi ve daha sonra 10 Temmuz 1453 tarihinde idam edildi. Boyun eğeceği yerde Sultan’a dik baktığı iddia edilir. Daha sonra oğlu İbrahim Paşa tarafından İznik’e götürülüp türbesine gömüldü.

Bu olay hakkında tarihçiler arasında çeşitli değişik yorumlar ve tartışmalar yapılmaktadır. Bazı tarihçiler II. Mehmed, ilk tahta geçtiğinde ve İstanbul’un fethi sırasında başvezirin sergilediği tutumlar nedeniyle bu idamın ortaya çıktığını bildirirler. Babinger bu politikasıyla II. Mehmed'in kendi otoritesini pekiştirmiş olduğunu ve herkesin genç sultana boyun eğdiğini belirtir.Sakaoğlu İstanbul'un alınmasında muhalif kalması ve bu nedenle Bizans'la arasında bir gizli anlaşma olduğundan kuşkulanıldığını belirtmektedir.

ŞEHZADE ORHAN KİMDİR?

Beşinci Osmanlı padişahı I. Mehmet'in (Çelebi Mehmet) ağabeyi olan ve kızk ardeşi Sultan Fatma Hanım ile birlikte Bizans'a rehin olarak yollanan Şehzade Kasım Çelebi'nin oğlu Orhan Çelebi ya da Şehzade Orhan, 1412 yılında doğdu.

Bizans İmparatorluğu sürekli Orhan Çelebi'yi Anadolu’ya gönderip ayaklanma çıkartma tehdidinde bulunuyor, bunun yapılmaması karşılığında Osmanlı'dan haraç alıyordu. Fatih Sultan Mehmed, bu parayı son iktidarı döneminde kesti. Orhan Çelebi, İstanbul'un II. Mehmed tarafından kuşatılması sırasında 600 kadar adamı ile şehrin Osmanlıya karşı savunmasında yer aldı. Adamlarını Yedikule'nin deniz tarafındaki surları ile Yenikapı'ya doğru olan sur silsilesinde konuşlandırdı. Şehzade Orhan İstanbul düştükten sonra keşiş kılığında şehri terk etmeye çalışırken yakalanıp idam edildi.

Birinci Sadareti
Rum Mehmet Paşa'nın azledilmesinden sonra Vezir-i Âzamlığa getirildi. Fatih Sultan Mehmet'in kendisine verdiği ilk görev Karaman'a göndermek oldu. İshak Paşa Karaman'da çok fazla direnişle karşılaşmadı. 1470'de Karamanlıların bir bölümünü İstanbul'a getirdi. Bu gelenler Aksaray kasabasındandı ve İstanbul'da yerleştikleri semte kasabalarının adı verildi. 1472'de görevinden alındı.

1481'de Fatih'in ölümünden sonra o sırada sadrazam Karamanlı Mehmet Paşa saltanat makamı için şehzade Cem'i desteklerken İshak Paşa Bayezid'i destekledi.

İkinci Sadareti
Beyazıt tahta geçince İshak Paşa'yı yeniden sadrazam yaptı. Ancak padişah kısa süre sonra etrafında zararlı olduğunu düşündüğü kişileri tasfiye etme girişimine başladı ve 1482'de İshak Paşa da görevinden azledildi.

İshak Paşa son yıllarını Selanik'te geçirdi ve 1497'de orada vefat etti.

İstanbul'da Ahırkapı civarındaki mahalleye onun adı verilmiştir. Burada kendi adını taşıyan bir de cami bulunur. Ayrıca İnegöl'de de bir cami yaptırmıştır.

23 Kasım 2024 Resmi Gazete yayımlandı! İşte günün kararları... İşte 500 TL'lik banknot Özgür Özel terörist cenazesine giden CHP'li başkanı savundu!
Sonraki Haber