İstanbul ve İzmir'de su baskını riski arttı!
Küresel ısınma ile birlikte giderek yükselen sıcaklıklar İstanbul ve İzmir'in içinde bulunduğu bölgeler için büyük bir risk oluşturacak. Uzmanlar 2050'de bu yerlerde yaşanacak su baskınları konusunda şimdiden uyardı.
İklim değişikliği üzerine çalışan bilim insanları, aralarında İstanbul ve İzmir'in de bulunduğu bölgelerin su baskınlarına maruz kalma risklerinin arttığını açıkladı. Eski araştırmalarda kullanılan uydular, sahil bölgelerinde binalar ve ağaçlar gibi yapılar nedeniyle zeminin deniz seviyesinden yüksekliğini doğru bir şekilde ölçemiyordu.
BBC Türkçe'de yer alan habere göre: Uzmanların kullanmaya başladıkları daha hassas ölçümler yapan yeni uydu verilerine göre dünya çapında 340 milyon kişinin yaşadığı bölgeler 2050'de artan deniz seviyesi veya aşırı yağış gibi nedenlerle su baskını riski altında olacak. İklim değişikliği üzerine çalışan ABD merkezli Climate Central'ın yaptığı araştırmaya göre su baskınlarının yaşanma riski olan alanlar arasında Türkiye'den de çeşitli noktalar bulunuyor.
SEL RİSKİ ARTMAYA DEVAM EDİYOR
Haritalardaki kırmızı yerler, yılda en az bir kere su baskını riskinin yüksek olduğu noktaları gösteriyor.
Bilim insanları bu modeli hazırlarken ortalama senaryolara göre bir öngörüde bulundu. Bu senaryo sera gazı salımının 2040'a kadar arttıktan sonra bir miktar azalmasını öngörüyor. Dünya bu senaryoda öngörülenden daha fazla ısınırsa, sel riskinin büyümesi de olası.
"ÖNLEMLER ALINIYOR"
İstanbul'da en fazla risk altındaki bölgeler arasında Haliç çevresi ve Küçükçekmece'nin Marmara Denizi'ne bakan kıyıları var. Konuyla ilgili BBC Türkçe'nin sorularını yanıtlayan İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı İbrahim Orhan Demir, deniz seviyesinin yükselmesi ve ani yağışlara dair ayrı ayrı önlemler alındığını söylüyor.
"Kıyıda olan veya yer altına inşa edilen tesislerin hemen hemen tümü risk altında" diyen Demir, son yıllarda deniz kenarına yapılan projelerde deniz seviyesinin 50 cm. yükselmesinin göz önünde bulundurulduğunu aktarıyor.
YÜKSEKLİK ARTMAYA BAŞLAMIŞ
Haliç çevresi ve Küçükçekmece çevresinde sahil kesiminin yüksekliğinin yavaşça arttığını belirten Demir, İstanbul'un bazı alanlarda olumsuz olarak görülen eğimli topografyasının artan deniz seviyesine karşı bir avantaj olduğunu, bu sayede kentin geri kalanında yüksek bir risk olmadığını söylüyor.
Deniz yükselmesinin yanı sıra İstanbul'da bu yıl yaşanan ani yağışlarda da görülen su baskınlarının önlenmesi için çalışmalar başlattıklarını vurgulayan Demir, Eminönü'ndeki altgeçide dair önlemler aldıklarını belirterek, "Bu başımıza gelince İstanbul'da buna benzer başka hangi noktalar var diye bir çalışma başlattık ve yaklaşık yüzün üzerinde böyle yer olduğunu fark ettik. Bunların önemli bir bölümü giderildi, diğerlerinin giderilmesi için de düğmeye basıldı. Bazıları Eminönü'ndeki gibi daha mütevazı bütçelerle halledilebilecek sorunlar ama bazıları çok büyük kolektörlerin inşa edilmesini gerektiren sorunlar. Bütün su baskınlarının yaşanabileceği yerlerin envanteri döküldü ve peyderpey bunlar yapılacak."
Demir, deniz seviyelerindeki yükselmeye karşı önlem almanın belediyelerin gücünü aşacak bir konu olabileceğini, bundan doğan zararları giderme ve önlemenin yerel yönetimlerde mi merkezi yönetimlerde mi olacağının yönetmeliklerle henüz düzenlenmediğini fakat doğal afet olarak ele alınması durumunda bakanlıkların bu konuda harekete geçmesi gerekeceğini söylüyor.
İstanbul, karbon salımının azaltılması için çaba gösteren belediyelerin oluşturduğu C40 ağına bu yıl dahil oldu. İstanbul, Türkiye'nin bu ağdaki ilk ve tek kenti. Demir, karbon salımı ve dolayısıyla küresel ısınmayla mücadelede kentlerin önemli bir rolü olduğunu söyleyerek, "Bu salımların önemli bir bölümü ulaşımdan kaynaklanıyor. Dolayısıyla fosil yakıt kullanan araçlardan elektrikli toplu taşıma araçlarına geçmek üzerine çok sayıda girişimimiz var. Çok sayıda kişi ile görüşüyoruz. Kısa zamanda İstanbul'daki araçları elektrikli hale getirmek istiyoruz."
İzmir'de ise yeni verilerle Kordon ile Atatürk Stadyumu arasında kalan geniş bir bölgenin su baskını riski altında olduğu ortaya çıktı.