İşte Şile'deki boğulmaların nedeni: Şampiyon bir yüzücü bile buna karşı koyamaz
Bayram tatilinde Şile'deki boğulma vakaları gündemin en üst sıralarına çıktı. 4 kişinin hayatını kaybetmesi sonrası Karadeniz'deki akıntıların ne kadar güçlü olduğu bir kez daha ortaya çıktı. Uzmanlar boğulmaların ana nedeninin Karadeniz'deki rip akıntıları olduğunun altını çizdi. Bu akıntılara şampiyon bir yüzücünün bile karşı koyamayacağının altı çizilirken yapılması gerekenin dalgalara direnmemek olduğuna dikkat çekildi.
Türkiye'deki bayram neşesi Şile'de yerini acı dolu çığlıklara bıraktı. 4 kişinin boğulmasının ardından Karadeniz'de ölümlerin niçin çok olduğu merak konusu oldu. Karadeniz'i adeta bir seri katile döndürenin ise rip akıntıları olduğu belirtildi. Rüzgarla birlikte aktif olan bu akıntılara dünya şampiyonu bir yüzücünün bile karşı koyamayacağı ifade edilirken, tehlike anında yapılması gerekenin dalgalara direnmemek ve sürüklenmeye izin vermek olduğuna vurgu yapıldı.
Sıcaklığın 35 derecenin üzerine çıktığı Kurban Bayramı'nda da Karadeniz sahilleri tehlikeli bir alana dönüştü. Tüm uyarılara rağmen denize giren onlarca kişi boğuldu ya da ölüm tehlikesi anlattı.
Bazılarının cenazeleri bile bulunamadı. Yüzme bilen pek çok vatandaşın Karadeniz'de niçin boğulduğu ya da boğulma tehlikesi geçirdiği ise merak konusu oldu.Karadeniz, kuzey rüzgarları çıktığı zaman oldukça tehlikeli bir hale dönüşüyor. Rüzgarlar adeta bir seri katili uyandırıyor ve çevredekiler "deniz içine çekiyor" bilgisini paylaşıyor. Aslında bu çekmenin sebebi rip akıntısı.
DÜNYA ŞAMPİYONU BİR YÜZÜCÜ BİLE KARŞI KOYAMAZ
İnsanı çeken bu akıntılar, deniz dip yapısının topuk-dalyan-topuk (kum tepeciği-yarık-kum tepeciği) şeklinde olduğu bölgelerde görülen ve sığ sudan derin suya hareket eden oldukça kuvvetli akıntılar. Rüzgârlı havalarda topuklarda (kum tepesi) kırılan dalgaların dalyan (çukurluk) bölgelerinden geriye doğru hareketi sonucu oluşan bu akıntılar, dünya şampiyonu bir yüzücünün dahi karşı koyamayacağı kadar güçlüdür. Türkiye'de özellikle Karadeniz sahillerinde görülen bu akıntılar, rüzgârlı, fırtınalı ve dalgalı havalarda hiç tahmin edilmeyecek bölgelerde bile oluşabilir. Dalga yüksekliği ve sıklığı arttıkça, akıntının gücü de artar.
SOSYAL SORUMLULUK PROJESİ BAŞLATILDI
Hürriyet'in haberine göre çeken akıntılar tüm dünyada ciddi bilimsel araştırmalara konu olurken, konu ülkemizde pek de bilinmiyordu. 2013'te İstanbul Valiliği'nin koordinasyonunda bir araya gelen İstanbul AFAD, İstanbul İl Jandarma Komutanlığı ve İstanbul Teknik Üniversitesi Gemi İnşaa ve Deniz Bilimleri Fakültesi'nden bilim insanları çeken akıntılarla ilgili vatandaşları bilgilendirmek için bir sosyal sorumluluk projesi başlattı. İstanbul'un kontrolsüz birçok sahiline bilgilendirme panoları asıldı. Denize girmenin tehlikeli olduğu ve olası bir akıntıya karşı nasıl mücadele edilebileceği anlatıldı.
ŞİLE'DE 4 KİŞİ YAŞAMINI YİTİRDİ
Resmi kayıtlara göre her yıl İstanbul'da 50 ile 60 arasında denizde boğulma olayı yaşanıyor. Bunlardan birçoğunun çeken akıntılar nedeniyle yaşandığı tahmin ediliyor. Son örneği bayram tatilinde Şile ve diğer sahillerde yaşandı. Şile'de denize giren 4 kişi boğularak hayatlarını kaybetti.
"TEHLİKE ANINDA KENDİNİZİ DALGALARA BIRAKIN"
Su altı ve su üstü arama kurtarma eğitmeni Volkan Dikmen RİP akıntılarıyla ilgili şu tavsiyede bulundu:"Kurtulmak için kendimizi dalgalara bırakmamız gerekiyor. Dalgaların açığa kadar atması lazım. Daha sonra dalga yönünde, paralel olarak karaya doğru yüzülebilir. Dalgalar dibe doğru çekmez. Akıntıya ters yüzmemek gerekiyor."
AFAD: DİKKATLİ OLUN, TEDBİRLİ DAVRANIN
AFAD'ın internet sitesinde yer alan bilgilere göre, çeken akıntıya kapılmamak için ise şunlar yapılmalı:
Dalgalı havalarda denize girmemeyi tercih edin.
Denize girmek için cankurtaran ve sağlık ekibi bulunan sahil ve plajları tercih edin.
Çocuklarınız denizdeyken bir an bile gözlerinizi onlardan ayırmayın.
Kendiniz ve çocuklarınız için, denizde su yüzeyinde kalmanızı sağlayacak can yeleği, can simidi gibi can kurtarma malzemeleri bulundurun.
Tek başınıza denize girmeyin. Yanında kurtarma malzemeleri bulunan ve iyi yüzme bilen birisini gözcü olarak sahilde bırakın.
Denize mutlaka deniz kıyafetiyle girin.
Çeken akıntıya kapılmanız halinde öncelikle sakin olun. Akıntı sizi dibe çekmez, sahilden açığa doğru sürükler.
Sahile doğru yüzmeye çalışarak kendinizi yormayın, akıntıyı yenemezsiniz. Akıntının sizi götürmesine bir süre izin verin.
Akıntı zayıfladığında sahile değil, yanlara doğru yüzerek akıntıdan kurtulun.
Her zaman su üzerinde kalmaya çalışın ve elinizi kaldırarak yardım isteyin.