İŞTE SOYLU’NUN AÇIKLAMALARININ ŞİFRELERİ!

SuperHaber YouTube Koordinatörü Barış Özkan ve SuperHaber programcısı Ceyhun Bozkurt ile ‘Haberin Olsun’ yeni bölümüyle yayında…

Ceyhun Bozkurt ve Barış Özkan, ‘Haberin Olsun’un yeni bölümünde, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun katıldığı canlı yayında yaptığı çarpıcı açıklamalar masaya yatırıldı.

BOZKURT: SORUŞTURMA BAŞLATILMALI, MECLİS ARAŞTIRMA KOMİSYONU KURULMALI, DEVLET DENETLEME KURULU HAREKETE GEÇİRİLMELİ!

Ceyhun Bozkurt, “Sosyal medyada çok rahat yazıyorlar, herkes rahatça ahkam kesebiliyor. Bu işin hiç kolay olmadığını herkes bilsin. Meslektaşlarımıza ciddi bir haksızlık yapıldığını düşünüyorum. Sayın Soylu yayın başında bir çerçeve çizdi. Arkadaşlar da bir şekilde kısa şekilde sorularla olayları açmaya çalıştı. Sadece şu olabilirdi, yayın süresinin ucu açık bırakılabilirdi. 2 saatmiş süre, sonra 3 saate uzatıldı. Bütün sorular sorulmadan bitirilmeyebilirdi. Bakan’ın açıklamaları çok önemliydi. 10 bin dolar alan siyasetçi konusunda ‘savcılığa bildireceğim’ dedi. Sayın Metin Külünk’ün ismi ısrarla konuşuluyor. Sayın bakan burada ismi geçenleri tenzih ederek söylüyorum dedi, Külünk’ten bahsetmediğini anladım. Birçok konu var. Uyuşturucu boyutuna zaman yetmediği için girilemedi. Binali Yıldırım’a ciddi destek vermesi önemliydi. Organize suç örgütü liderinin açıklamalarının başlangıcından itibaren tartışılan, AK Parti’de Soylu’yu yalnız mı bırakıyorlar? sorusuna aslında dolaylı anlamda ’Suçlanan Binali Bey’i yalnız bırakmıyorum’ mesajı da içerdi. Bazı cümleleri sitem doluydu. İçeriye yönelik belli konularda ciddi mesajlar verdi. Sedat Peker’in bağlantıları noktalarında, girdiği angajmanlar konusunda ciddi konular söyledi. FETÖ ile bağı olduğunu söyledi. Emniyet içinde ilginç şekilde belli isimlerin tasfiye edilmesi, kendisine yönelik bu süreçte de etkisi olduğunu ima etti. Kadıköy Emniyet Müdürü’nden, eski emniyet müdürü Çalışkan’ın isminden bahsetti. İlginç noktalar söyledi. Davutoğlu’na yönelik söylediği ‘Sizin o odalarda ne konuştuğunuzu biliyorum’ cümlesine atıf yapması önemliydi. Şöyle bir fotoğraf çizdi; Davutoğlu üzerinden söylediği politikalar, PYD’nin Suriye’nin kuzeyinde ona kurdurulmaya çalışılan devletçiği kabul etmesi, kukla devletini… Başka angajmanlara girdiğini söylemesi önemliydi. ‘Bizden önce durum duydu, bizden sonra başka bir fotoğraf oluştu’ dedi. Terör örgütleri hareket edemedi, bizimle beraber Suriye’de Irak’ta terör mücadele sürdü. Libya boyutunu söyleyerek Mavi Vatan’ı kastetti. ‘Saldırı bana değil, Türkiye’ye’ derken o fotoğrafa saldırı olduğunu ima etti. Konuşmasına dikkatimi çeken bir şey oldu, Sayın bakan bir strateji çizdi. Tarihi bir programa çıktı. Yalanlara ve iftiralara karşı istifa etmeyeceğini açıkça söyledi. Program öncesinde siyasi bir strateji çizmiş. Bu stratejide bir fotoğraf çıkardı. O fotoğrafta ‘Saldırı bana değil, Türkiye’ye’ dedi. AK Parti’yi, iktidarı da kastederek. Cumhur İttifakı’na demeye getirdi. Şu sonuca varmaya çalıştı, bu nedenle o strateji çerçevesinde başarılı bir taktik hamleydi. ‘Türkiye’ye, AK Parti’ye, Cumhurbaşkanı İttifakı’na yapılan saldırı benim üzerimden yapılıyor. Ben direniyorum’ dedi, dolaylı yoldan bir yalnızlık göstergesi de vardı. Bahçeli’nin destek vereceğini tahmin ediyorduk. Geçmiş dönemde MHP’nin desteğini göz ardı etmemek gerekiyor. 2015’te başlayan terörle mücadele süreci, 15 Temmuz’daki saldırının püskürtülmesinden sonra başlayan mücadele süreci, MHP’nin ciddi desteği oldu. Bahçeli’nin ‘Bu süreçte tarafsızlık olmaz’ mesajı önemliydi. Soylu’nun çizdiği fotoğrafa Bahçeli’nin ‘Yalnız değilsin’ mesajı vermesi AK Parti içinde de tartışılacaktır. Anketlerde bile hala birinci parti çıkan, ciddi güç olan partinin içinde çok fazla düşüncenin olması çok doğal. Bu düşüncelerin dönem dönem birbirleriyle mücadeleleri olur. Sayın Soylu’nun adı da bu tür mücadelelerde Erdoğan’ın sadece cumhurbaşkanıyla, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle ilgili yaşanan tartışmalar var. Soylu’nun verdiği bir mücadele var. Soylu’nun dün çizdiği müdahalelerden bir tanesi ‘Türkiye’ye, AK Parti’ye, Cumhur İttifakı’na saldırılar var. Bizim mücadelemize saldırı var. Ben kellemi koltuğa aldım, her yerde bu mücadeleye göğüs geriyorum’ dedi. Sayın cumhurbaşkanından sonra, lider adaylığı konusunda bugünden de bir görüntü çizmiş oldu. Dikkat çekilmesi gereken noktalardan bir tanesi de bu. En çok tartışılan isimlerin başında Mehmet Ağar geliyor. Eski adalet bakanı, eski içişleri bakanı, emniyet genel müdürlüğü yaptı. Emniyetin hep tartışılan isimlerinden biri bir çerçeve. 90’lı yıllarda Susurluk kazasının olduğu zaman da çok tartışılıyordu. Derin devlet tartışmalarının tam merkezinde ismi zikredildi hep. Siyasette yaptı. Soylu’nun genel başkanlığı çerçevesinde  Demokrat Parti’nin genel başkanıydı. Meşhurdur 2007’deki terör örgütün açılımları başlamadan önce ‘Dağda silahla gezeceklerine, düz ovada siyaset yapsınlar’ sözü çok tartışılmıştı. İsmi hep böyle bu tür tartışmalarda merkeze yerleşmişti. O dönemde uyuşturucu kaçakçısı Hüseyin Baybaşin’in yaptığı açıklamalarda Ağar’ı hedef almıştı. Sayın Soylu’nun Ağar ile karşı karşıya gelmesi, ona yönelik bu tür bir çıkışı ilk değil. Marina meselesinde ‘Biz olmasak mafya çökecek’ demişti. Soylu ilk orada çıkış yapmıştı. Sonrasında ikinci atağı burada yaptı. ‘Ben Ağar’ın yerine olsam oradan ayrılırım’ dedi. Aslında bir mesaj bu. Sayın Ağar’ın bilerek ya da bilmeyerek yaptığı bu tür söyleminde ‘Yapılan bu şeyler bize dönüyor. ‘O yüzden sizin oradan ayrılmanız doğrudur’ diyor. Bakalım Ağar ne yapacak. Marina konusu haricinde diğer boyutlara giremediler. Kolombiya iddiaları çok açılmadığı içni detaylandırılamadı. Ancak Ağar’a yönelik ciddi bir mesaj olduğu çok açık. Videolarda bir şey söylüyor ve hepsinin belgesi var’ diyor. Belge neden ortada yok? Sosyal medya kullanıyorsun, belgesini oraya koy. Videodaki şahıs  şunu yapıyor, fitne çıkarma dedim, şuradan şunu aradım, bağlantılar kurdum diyor. Ben şunu savunuyorum; bu işin siyaset olarak elbette karşımızdaki insanın bunu bir operasyonel amaçla yapma ihtimalinin yüksek olduğu göz önünde bulundurarak bir soruşturma açılmalı, hukuk el atmalı. Perde arkasında kimlerin olduğu ortaya konmalı. Meclis Araştırma Komisyonu kurulmalı. Bütün siyasi partilerin katkılarıyla. Siyasi partileri, muhalefet motivasyonuyla hareket etmemeli. Bu iş ülkenin hayrına nasıl çözümlenir diye bütün angajmanlarını kenara bırakarak bilgiye ulaşmak için çalışmalı. Sayın cumhurbaşkanına bağlı Devlet Denetleme Kurulu bulunuyor. Bu yönde, Devlet Denetleme Kurulu harekete geçirilmeli ve çalışma yapılmalı.” sözlerini kullandı.

Ceyhun Bozkurt ve Barış Özkan ile ‘Haberin Olsun’un tamamını YouTube kanalımızda izleyebilirsiniz...

YOUTUBE KANALIMIZA ABONE OLMAYI UNUTMAYIN 

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Eğitim-öğretim meselesi siyaset üstüdür! Görevden alınan DEM'li eş başkandan skandal çağrı! Rus stratejist, Türkiye’yle ilgili öyle bir tanım yaptı ki! CHP'li Meclis üyesinden gazeteciye tekme tokat dayak! Kerkük'te PKK'dan taşıma nüfus oyunu! F-35 programından çıkarılmamız şans mı?