Ekonominin gidişatı izahı zor işleri izah alanından çıkarıyor.
Güçsüz Türk lirası eğer bir tercih ise yanlış bir tercih ve ne kısa, ne orta, ne de uzun vadede bunun insanlarımıza hiçbir hayrının olmayacağı açık…
İnsanlar hızlı bir şekilde yoksullaşıyor.
Geçim sıkıntısına düşüyor.
Tedarik zinciri kırılıyor.
Stokçular ve spekülatörler artıyor.
Bunun görülmesi gerekiyor.
“Faizi mi savunuyorsun?” diyecekler çıkarsa, cevabım hayır.
Faizi savunabilmem için faizle işimin olması lazım.
Emeği ile geçinmeye çalışan birinin faizle işi olmaz.
Olursa da bundan sonra olur, kredi kartlarını ödeyemez, aldığı krediyi veremez ve faiz yükü altında ezilir…
Anlaşılan o ki, AK Parti ve Cumhur ittifakı 2023 hedefinden vazgeçmiş, saldım çayıra Mevla’m kayıra siyasetinde…
Mevla’m inşallah kayırır.
“İstanbul Büyükşehir Belediyesi PKK’nın dağ kadrosundan gelenleri istihdam etmiş” diyor İçişleri Bakanı, kimsenin umurunda değil…
HDP İstanbul İl Kongresi esnasında PKK’nın marşı okunuyor, terörist başı Öcalan sloganları atılıyor, yer yerinden oynamıyor.
Bunlar sanki normal, olağan, hatta olması gereken işlermiş gibi gündemde yer almıyor.
Bu milletin izanı mi, irfanı mı eksildi?
Sıkıntı nedir?
Bunu düşünen var mı?
Ana muhalefet Partisi adeta kendisini kaybetmiş vaziyette, HDP ile arasını açmamak için manevra üstüne manevra yapıyor…
CHP, “HDP’nin PKK ile ilişkisi yok!” dedikçe onlar bağırıyor, “HDP eşittir PKK’dır”, diye…
Ancak bu kadar açık ilişki bile artık insanlarımızın aklında, fikrinde, düşünce sisteminde etkili olmuyor.
İşte bu noktada iktidarın düşünmesi gerekiyor: Neden?
Hadi bir kez daha yazayım, hatırlatayım, Rahmetli Cumhurbaşkanımız Süleyman Demirel’in sözünü: “Tencerenin götüremeyeceği hükümet yoktur…”
Kıymetli Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımız Vedat Bilgin, asgari ücrete yapılacak artışın bayram havası yaratacağını söylemiş. İnşallah.
Ancak, dövizdeki yükseliş bayramın tadını gelmeden kaçırıyor…
Çiçeği burnunda Hazine ve Maliye Bakanımız Nurettin Nebati sanayici, işadamı ve bankacılarla yaptığı toplantıda kur farkından dolayı sanayicinin, işadamının mağdur olmaması için tedbirlerin alınacağını söylemiş, inşallah…
TÜİK önünde açıklamasından ötürü Ana muhalefet Partisi Genel Başkanı’nı tenkit ettim, “Bir memura karşı siyasetçinin böylesi bir tavır içinde olmasını doğru bulmuyorum”, dedim ve hala aynı kanıdayım ancak, tüm toplum benim gibi düşünmüyor.
İnsanlar yoksullaştıklarını gördükçe, hayat şartları ağırlaştıkça, geçim sıkıntısına girdikçe bu türden devlet adabı ile bağdaşmayan işleri bile umursamaz ve hatta takdir eder hale geliyorlar. Biline…