İzzet Çapa imza gününde sevenleriyle buluştu!

Eğlence dünyasının marka ismi İzzet Çapa, kendi hayat hikayesini konu aldığı “En Çok Ben Eğlendim” isimli kitabıyla okurlarıyla buluşmanın heyecanını yaşadı. Kanyon’da gerçekleşen imza gününde İzzet Çapa hayranlarından büyük ilgi gördü.

Kısa süre içinde 10'uncu baskısını yapan "En Çok Ben Eğlendim" isimli kitabın yazarı, aynı zamanda SuperHaber'de köşe yazıları kaleme alan İzzet Çapa, 20 Nisan Cumartesi günü Kanyon AVM'de okurlarıyla buluşmanın heyecanını yaşadı.

Eğlence dünyasının marka ismi İzzet Çapa bugüne kadar açtığı mekanlar ve röportajları ile adından söz ettirmişti. Çapa, 'En Çok Ben Eğlendim' ile bu kez yazarlığı ve edebiyatçı kimliği ile okurların kalbini kazandı.

EN ÇOK O EĞLENDİ!

İzzet Çapa, kendi yaşam hikayesini yalın bir dille anlattığı kitabında okurlarının kalbine dokunmayı başararak büyük ilgi gördü.

SuperHaber ekibi olarak yazarımızın imza gününde kendisiyle bir araya geldik ve heyecanını paylaştık.

Etkinlikte yoğun ilgi ile karşılaşan ve çok heyecanlı olduğunu dile getiren Çapa, "Aslında böyle topluluk önünde profesyonel bir konuşmacıyımdır ama ilk imza günü beni biraz fazla heyecanlandırdı." dedi.

"TAMAMIYLA SAMİMİYET"

"Kitapta anlattığınız olayların iç yüzünde aslında hangi duygular var?" sorusuna cevap veren Çapa şu ifadeleri kullandı; 

"Tamamıyla samimiyet var. Sahtesi yapılamayan belki de tek duygudur, samimiyet… Onun için samimiyete dayalı bir kitap var. Hepsi doğru, hepsi yalın, fazla süsleme yok. Bazılarında isim kullanmadım çünkü onlar çoktan başka hayatlara gittiği için isimleri şifrelendirip verdim ama %70’ine yakın tamamen doğru ve gerçek isimler üzerine yazdım."  

İZZET ÇAPA'NIN LİSTESİ

Kişisel gelişim kitaplarına mesafeli yaklaşan İzzet Çapa, "Kitabınızda 'Yapılacaklar listesi değil, asla yapılmayacaklar listesi' çıkartabilirsiniz diyorsunuz. Neden böyle düşünüyorsunuz?'' sorusuna ise; "Biliyorsun herkes bu aralar bir kişisel gelişim kitabı yazıyor. Kişisel gelişim kitapları, yapılacakların listesini veriyor. Bende dedim ki “Ben neler yaptım? Neler de ayağım tökezledi? Hatalarım neler?” Onun için okuyucuma ya da arkadaşlarıma yapılmayacakların listesini verdim." yanıtını verdi.

"EN ÇOK BEN EĞLENDİM" NASIL DOĞDU?

SuperHaber, "En Çok Ben Eğlendim" kitabının yapım ve oluşum süreciyle ilgili olarak ÇapaMag ekibinden Dilara Pekel ile de konuştu.

"İzzet Bey, bunu çok uzun zamandır planlıyordu zaten. Hep kafasında toparlıyordu 'Bir gün kitap yazarsam…' diye anılarını kafasında not ediyordu." diyen Pekel kitabın oluşum aşamasını şöyle anlattı;

"Sonra bir gün artık bu notlar kafasına sığmamaya başladı ve beyninden taşmaya başladı. Artık o noktada bize aktarmaya başladı. Biz ofiste sesli sohbet etmeye başladık. Çok eski yıllara gittik çocukluğuna, annesine, annesinin gençlik zamanlarına… Bize onları anlatmaya başlayınca editoryal ekip olarak küçük küçük notlar almaya başladık. Sonra baktık ki artık biz de işin içinden çıkamıyoruz ve şöyle dedik, “Artık bunları bir toparlayalım ve kitap haline dönüştürelim!” sürecimiz bu şekilde başladı. Yaklaşık 3-4 aylık bir süreçle beraber toparladık. İzzet Bey yazım aşamalarını gerçekleştirdi, biz okumalarını gerçekleştirdik ve daha sonra yayınevine teslim ettik." 

Kitabı zaman zaman gözyaşlarıyla okuduğunu da belirten Pekel sözlerini şöyle sürdürdü;

"Kitabı herhalde bir 180 kere falan okumuşumdur yayınevine vermeden önce. Belli başlı yerlerde gerçekten her seferinde göz yaşlarına boğuldum. Özellikle annesiyle ilgili olan yerlerde… Kitap intiharla başlıyor zaten, o bölümde kendi cenazesini hayal ettiği bir sahne var. Orada gerçekten “Allah korusun, gerçekten öyle bir şey oldu” gibi hissiyat geçti. Bir de tabii ki en çok etkilendiğim babasıyla olan bölüm. Orada yazarken hepimiz de kendi de ben de hep birlikte gözyaşlarına boğulduk. Onu zaten en sona bıraktık çünkü kitabın en zor yeri baba hikayesiydi. Kendiside çok etkileniyordu bize anlatırken. Yazarken de ağlayarak yazdı. Biz de toparlarken mahvolduk bu bölümde."

"KİMSE GÖRÜNDÜĞÜ GİBİ DEĞİLMİŞ"

Çapa'yı yakından tanıyan arkadaşı Birsen Yıldız ise kitabı çok beğendiğini söyleyerek duygularını şu şekilde ifade etti; 

"O kadar çok kendinizle yüzleştiriyor ki sanki o ailenmişsiniz gibi. Aileni okuyormuşsun gibi sana aileni hatırlatıyor. Ailendeki hikayelere giriyorsun, "acabalar" oluyor. "Aa bu da varmış, bunu da yaşamış. Kimse göründüğü gibi değilmiş" diyoruz. Çünkü çok önyargılar olurdu İzzet Bey için. Bir de tanı... 'Tanımadan yargılama insanları' demeyi öğretiyor. 

Bir ayna görevi görüyor. Bence zor bir öğretmen ama iyi bir öğretmen. Her şey sansürsüz, gerçek, yalın. “Buyum işte ben, net buyum. Buyrun okuyun, siz de kendinizden bir şeyler bulun. Yaşayın, siz de benim hayatıma girin ve yaşayın. Beni öyle tanıyın. Siz aynaya bakarken sadece güzel yüzünüzü görmeyin, içe dönün” diyor.  İzzet’in şöyle bir şeyi var “Kim olursan ol, gel!” böyle bir insan, düz bir insan, gerçek bir insan. İnsan… Sevgi dolu, kendi küçücük ama yüreği kocaman bir adam… Hikayesini de hayatını da böyle dile  getirmiş ama çok güzel dile getirmiş. Her sayfasını okuduğumda başka bir şey yaşıyorum. Yüreğine yüreğine dokunuyor, ağlıyorsun sonra gülüyorsun sonra şaşırıyorsun. Bir sürü hikaye yaşıyorsun… O kadar güzel ki gidip onun yanaklarını sıkasın öpesin geliyor.

Einstein bir şey çözmüş bulmuş ya bu da “insanların ruhuna girmeyi” bulmuş, böyle bir adam… Neysen o sun, ben buyum diyor. Sen de “kimsen o ol, kimse olmaya çalışma, kendin ol” diyor. Ben buydum, ailem buydu, herşeyim buydu bilmediğin çok şey var. Beni tanı, beni anlamaya çalışın, dokunun” diyor. İzzet Bey, “sevgiyle dokunulmuş bir adam.” Eğer siz sevgiyle dokunulmamış bir insansanız onu anlayamazsınız. Önce insanlara sevgiyle dokunmak gerekiyor. Bence o herkese sevgiyle, kocaman yüreğiyle dokunuyor. Çok güzel bakıyor, bazen susarak konuşur ama güzel konuşur. Onu ben çok çok çok seviyorum. Gerçekten bir dostum, kardeşim.

Çapa'nın hayranı olan bir okuru da kitabı soluksuz okuduğunu belirterek düşüncelerini SuperHaber’le paylaştı. Kitapsever,  "Kitabın tek özeti kalemi çok kuvvetli, buram buram “samimiyet” kokan bir kitaptı. Anlatım çok güzel ve gerçekten duygular katılarak samimi olduğunu hissettiğimiz bir anlatım. Söyleyeceğim iki şey var “anlatım” ve “samimiyet”" ifadelerini kullandı. 

EGELİ CAHİDE GELİYOR

Diğer yandan, eğlence sektörünün en önemli isimlerinden biri olan İzzet Çapa, yılların verdiği deneyim ile İstanbul’da hizmet veren Cahide, yeni ve farklı konseptiyle 2019 sezonunda Çeşme Alaçatı‘da hizmete sunacak ."Egeli Cahide"nin yeni konseptle bayramın ilk günü kapılarını açması bekleniyor.

Haber ve Röportaj: Gizem Er
Görsel Yönetmen: Merve Şanlı 

TFF'nin başına Mesut Özil mi geçiyor? Prof Dr. Naci Görür'den yeni uyarı: "Endişe verici, ciddi çalışılmalı" Hotmail ve Outlook Giriş Linki 2024 - Yeni Hesap Açma, Oturum Açma
Sonraki Haber