Kanal İstanbul'un güzergahı ne olacak?

Kanal İstanbul projesinin güzergahı belli oldu. 2023 hedeflerine giden yolda, dev projelerden biri olan Kanal İstanbul, binlerce geminin tehdit ettiği İstanbul Boğazı'na alternatif yaratma fikri artık hayal olmaktan çıkıyor ve hızla gerçeğe dönüşüyor. İhale süreci başlayan projenin detaylarını Cumhurbaşkanı Erdoğan açıklayacak. Hazırlanan 5 alternatiften seçilen Kanal İstanbul'un güzergahı resmileşti. Ve sondaj çalışmaları kapsamında ilk kazma vuruldu. Peki, Kanal İstanbul'un güzergahı ne olacak? Ne zaman açılacak? İnşası ne kadar sürecek? Detaylar haberimizde...

Kanal İstanbul'un güzergahı ne olacak? "Çılgın Proje" olarak nitelendirilen Kanal İstanbul'un detaylarını Cumhurbaşkanı Erdoğan açıklayacak. Projeden çıkan hafriyatla Marmara Denizi'ne 3 grup ada yapılması planlanıyor. Birinci grup ada 186 hektar olacak. İkinci grup ada 155 hektar olacak. Üçüncü grup ada 104 hektar alanı kaplayacak. Çıkan hafriyatın kalanı Karadeniz kıyısının doldurulmasında ve Terkos Gölü'nün olduğu bölgeye yeni kıyı yapımında kullanılacak. Peki, Kanal İstanbul'un güzergahı ne olacak? Ne zaman açılacak? İnşası ne kadar sürecek? Detaylar haberimizde...

RESMEN AÇIKLANDI

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından 2011 yılında açıklanan ve kamuoyunda "çılgın proje" olarak bilinen Kanal İstanbul Projesi'nin detaylarını paylaştı

Konuşmadan satırbaşları...

Ağustos 2017 tarihi itibarıyla çalışmalara başlandı. Güzergahların tespiti buna bağlı olacaktır. Sayısal model çalışmaların yapılması, deprem risk değerlendirmelerinin yapılması, rüzgar ve dalga ikliminin çalışmalarının yapılması ve entegre olacağı bütün projelerin yapılması bu yılbaşı itibarıyla çalışmalarımızı tamamladık.

Çevresel koşullar ile maden alanlarını, sit alanları, hassas alanları, yer altı ve yer üstü toprak ve su kaynakları ayrıca kanal uzunluğu, kamulaştırma gibi etkenler çerçevesinde de dikkate alınarak 5 farklı güzergah üzerinde çalışmalar devam ettirildi.

Kanal güzergahı boyunca tek bir yer altı sularının bulunmadığı tespit edildi.

Kanal İstanbul projesinde tsunami ile parametreler belirlenirken, kayıtlı tüm veriler çerçevesinde detaylı çalışmalar yapılmış ve olumsuz etkisinin olmayacağı da tespit edilmiştir. Dalgaların seviyesi en olumsuz senaryolara göre düzenlenmiştir. 10 bin metre sondaja ilave olarak 7 bin metre daha sondaj yani toplam 17 bin metre sondaj 2017 sonunda tamamlanmış, göl ve deniz tabanından çıkacak kazı malzemeleri, dolguda kullanılması dahil tüm hususlar değerlendirmiştir.

Tüm bu çalışmalar 5 güzergah üzerindeki çalışmalar elde ettiğimiz veriler doğrultusunda yürütüyoruz. Güzergah, Küçükçekmece, Sazlıdere, Durusu Hattı yani yaklaşık 45 kilometrelik bir alan olarak belirlendi. 3. havalimanına göre konumu Küçükçekmece'den girişi olarak belirlendi.

Bütün bu çalışmalar yapılırken liman ve lojistik merkezi gibi entegre projelerde bununla birlikte değerlendirildi. Karadeniz'de çıkacak dolgu malzemelerinden dolayı lojistik merkezi olarak kullanabileceğimiz proje alanı... Ve yine Marmara Denizi'nde dolgu yapılabilecek yapay adalar değerlendirilecek. Muhtemel dolgu alanları, yapay adaların büyüklükleri ve sayıları konumları ön çalışmalara bağlı olarak verilmiş ve daha sonra netleşince sizlerle paylaşma şansı yakalayacağız.

En kuzeyde D-20 Karayolu, ki 3. Havalimanı'nın bulunduğu yerden 14 kilometresini bitirip hizmete vermiştir, Çatalca'ya kadar 3 gidiş 3 geliş şeritli hale getirilme çalışması da Ağustos ayında bitirilmiş olacak.

Yavuz Sultan Selim Köprüsü üzerinden geçip Avrupa istikameti üzerinden geçen bir köprü olacak. Sazlıbosna Karayolu geçişine bağlı bir yolumuz olacak. Kesim 7 dediğimiz bir köprümüz olacak. Halkalı-Kapıkule bir demiryolu kaynaklı köprü geçişimiz olacak.

Marmara tarafındaki 3 tane geçişi Marmaray projesinde olduğu gibi batırma tüple Küçükçekmece Gölü'nün altından geçirmeyi hedefliyoruz. Kanal İstanbul'dan kaynaklı yarma yaptığımız için karşıdan karşıya geçişlerde viyadük geçişler olmayacak.

Özetlemek gerekirse tüm çalışmalar sonucunda Avrupa tarafından olası bütün etkileşimler Kentsel Dönüşüm ile dahil etkileşimler dikkate alınarak 5 alternatif üzerinde çalışmalar ele alınmış, en avantajlı olan 4. alternatif de bugün itibarıyla kararlaştırdık. Çalışmalarımız Küçükçekmece- Sazlıdere- Durusu alternatifi olarak ifade edebileceğimiz koridor boyunca devam ettirilecek.

KANAL İSTANBUL'UN GÜZERGAHI NASIL OLACAK?

Kanal İstanbul güzergahı Marmara Denizi'ni Küçükçekmece Gölü'nden ayıran kıstaktan başlıyor. Altınşehir ve Şahintepe mahallelerinden geçerek Sazlıdere Baraj Havzası boyunca devam edecek Kanal İstanbul, Terkos ve Durusu mahallelerinin yakınlarında Terkos Gölü'nün doğusundan Karadeniz'e ulaşacak. Proje alanı, Arnavutköy (28,6 km) Küçükçekmece (7 km), Başakşehir (6,5 km) ve Avcılar (3,1 km) ilçe sınırları içinde.

EKONOMİK ÖMRÜ 100 YIL OLACAK

Yatay mühendislik çalışmaları devam eden güzergâhın inşaatının 5 yılda tamamlanması bekleniyor. Proje tamamlandığında 350 DTW büyüklüğündeki gemilerin bile geçişi için uygun olacak. Ekonomik ömrü 100 yıl olacak.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın Kanal İstanbul ÇED raporu hazır. Plana yeşil alanlar, kentsel çalışma alanları, korunacak alanlar işlendi. Yapı sınırlaması getirilecek. Korunacak alanlar, sosyal altyapı alanları, afet tehlike alanları, su, atıksu ve atık sistemleri, sağlık, turizm, ulaşım, karayolları, demiryolları, denizyolları ve havayolları alanları işlendi.

PROJEYİ EN ETKİLEYECEK YER ŞAHİNTEPESİ

Güzergahın 12 kilometresi Sazlıdere, 8 kilometresi ise Küçükçekmece Gölü'nden geçiyor. Bir kilometrelik alan ise orman. Geri alan 23 kilometrekarelik alan kamulaştırılacak. Projeden en fazla etkilenecek alan 35 bin kişinin yaşadığı Şahintepesi.

MALİYETİ 65 MİLYAR TL

Projenin 65 milyar TL yatırımla hayata geçirilmesi planlanıyor. İnşaat aşamasında 6 bin kişinin, işletme aşamasında bin 500 kişinin çalışması öngörülüyor. Kanal derinliğine bağlı olarak yaklaşık 1,5 milyar metreküp hafriyat çıkması bekleniyor. Deniz ve dip taramasından da 115 milyon metreküp malzemenin çıkacağı tahmin ediliyor.

İSTANBUL ŞEHRİ

İstanbul, Türkiye'de yer alan şehir ve ülkenin 81 ilinden biri. Ülkenin en kalabalık, ekonomik, tarihi ve sosyo-kültürel açıdan en önemli şehridir. Şehir, iktisadi büyüklük açısından dünyada 34., nüfus açısından belediye sınırları göz önüne alınarak yapılan sıralamaya göre Avrupa'da birinci, dünyada ise Lagos'tan sonra altıncı sırada yer almaktadır.

İstanbul Türkiye'nin kuzeybatısında, Marmara kıyısı ve Boğaziçi boyunca, Haliç'i de çevreleyecek şekilde kurulmuştur. İstanbul kıtalararası bir şehir olup, Avrupa'daki bölümüne Avrupa Yakası veya Rumeli Yakası, Asya'daki bölümüne ise Anadolu Yakası veya Asya Yakası denir. Tarihte ilk olarak üç tarafı Marmara Denizi, Boğaziçi ve Haliç'in sardığı bir yarımada üzerinde kurulan İstanbul'un batıdaki sınırını İstanbul Surları oluşturmaktaydı. Gelişme ve büyüme sürecinde surların her seferinde daha batıya ilerletilerek inşa edilmesiyle 4 defa genişletilen şehrin 39 ilçesi vardır. Sınırları içerisinde ise büyükşehir belediyesi ile birlikte toplam 40 belediye bulunmaktadır.

Dünyanın en eski şehirlerinden biri olan İstanbul, 330-395 yılları arasında Roma İmparatorluğu, 395-1204 ile 1261-1453 yılları arasında Bizans İmparatorluğu, 1204-1261 arasında Latin İmparatorluğu ve son olarak 1453-1922 yılları arasında Osmanlı İmparatorluğu'na başkentlik yaptı. Ayrıca İstanbul, Hilâfetin Osmanlı İmparatorluğu'na geçtiği 1517'den kaldırıldığı 1924'e kadar İslam'ın da merkezi oldu.

Son yıllarda birbiri ardına ortaya çıkartılan arkeolojik bulgularla insanlık tarihine ilişkin önemli bilgiler elde edilmiştir. Yarımburgaz Mağarası'ndan çıkarılan taş aletlerle, ilkel insan izlerinin 400.000 yıl öncesine dayandığı ortaya çıkmıştır. Anadolu Yakası'nda yürütülen kazı çalışmaları ve bunlara bağlı araştırmalar, şehirde tarım ve hayvancılığa dayalı ilk yerleşik insan topluluğunun MÖ 5500'lere tarihlenen Fikirtepe Kültürü olduğunu göstermiştir. Bu arkeolojik bulgular yalnızca İstanbul'un değil, tüm Marmara Bölgesi'nin en eski insan izleridir. İstanbul sınırları içinde kent bazında ilk yerleşimler ise Anadolu Yakası'nda Kalkedon; Avrupa Yakası'nda Byzantion'dur. Cumhuriyet dönemi öncesinde egemenliği altında olduğu devletlere yüzlerce yıl başkentlik yapan İstanbul, 13 Ekim 1923 tarihinde başkentin Ankara'ya taşınmasıyla bu özelliğini yitirmiş; ancak ülkenin ticaret, sanayi, ulaşım, turizm, eğitim, kültür ve sanat merkezi olma özelliğini sürdüregelmiştir.

Karadeniz ile Marmara Denizi'ni bağlayan ve Asya ile Avrupa'yı ayıran İstanbul Boğazı'na ev sahipliği yapması nedeniyle, İstanbul'un jeopolitik önemi oldukça yüksektir. Bugün tamamına yakını doldurulmuş olan ya da kaybolan doğal limanları vardır. Bu özellikleri yüzünden bölge toprakları üzerinde uzun süreli egemenlik anlaşmazlıkları ve savaşlar yaşanmıştır. Başlıca akarsular Riva, Kâğıthane ve Alibey dereleridir. İl toprakları az engebelidir ve en yüksek noktası Kartal ilçesindeki Aydos Tepesi'dir. İldeki başlıca doğal göller Büyükçekmece, Küçükçekmece ve Durusu gölleridir. İl ve yakın çevresinde, Karadeniz ile Akdeniz makro iklimleri arasında geçiş özellikleri görülür. Hava sıcaklıkları ve yağış ortalamaları düzensiz; bitki örtüsü dengesizdir.

GENEL TARİH

İstanbul, yerleşim tarihi son yapılan Yenikapı'daki kazılarla bulunan liman doğrultusunda 8500 yıl, kentsel tarihi yaklaşık 3.000, başkentlik tarihi 1600 yıla kadar uzanan Avrupa ile Asya kıtalarının kesiştiği noktada bulunan bir dünya kentidir. Şehir çağlar boyunca farklı uygarlık ve kültürlere ev sahipliği yapmış, yüzyıllar boyu çeşitli din, dil ve ırktan insanların bir arada yaşadığı kozmopolit ve metropolit yapısını korumuş ve tarihsel süreçte eşsiz bir mozaik hâlini almıştır. Uzun zaman dilimleri boyunca her alanda merkez olmayı ve iktidarda kalmayı başaran dünyadaki ender yerleşim yerlerinden biri olan İstanbul geçmişten günümüze bir dünya başkentidir.

İstanbul'un tarihi ana hatlarıyla beş büyük döneme ayrılabilir:

Tarih öncesi çağlar
Kuruluş Dönemi ve Byzantion dönemi
Konstantinopolis dönemi
Konstantiniyye dönemi
İstanbul dönemi

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan canlı yayında önemli açıklamalar Kemal Can Serveti Ne Kadar? Can Holding Şirketleri Nelerdir? Asıl soru bu: Türk medyasını kim yönetiyor?
Sonraki Haber