Kestane karası fırtınası nedir? Hangi ay olur?

Kestane karası fırtınası nedir? Meteoroloji tarafından yapılan fırtına uyarılarının ardından insanların aklında 'kestane karası nedir' sorusu oluştu. İnternet üzerinden kestane karası nedir araştırmaları yapan kullanıcılar için kestane karasını araştırıp sizler için derledik... Peki kestane karası fırtınası nedir, nerelerde olur, hangi ay olur, sıcaklıklar ne kadar düşecek? Detaylar haberimizde...

Kestane karası fırtınası nedir? Meteoroloji tarafından yapılan fırtına uyarılarının ardından insanlar kestane karası fırtınası nedir diye araştırmaya başladı. İnternet üzerinden kestane karası fırtınası nedir araştırmaları yapan kullanıcılar hava durumu ile ilgili büyük merak içersisinde. Peki kestane karası fırtınası nedir, hangi ay olur, nerelerde olur? Detaylar haberimizde...

KESTANE KARASI FIRTINASI NEDİR?

Fırtına rüzgârın hızlı bir şekilde esmesine denir. Rüzgâr hızı 27 knot üzerine çıktığında, yani 7 bofor ve üzeri olduğunda fırtınamsı rüzgar, 34 knot üzerine çıktığında, yani 8 bofor ve üzeri olduğunda rüzgara artık fırtına denir. En bilinen fırtına çeşitlerinden biri de kestane karası fırtınasıdır. Karadeniz'in meşhur fırtınası olan kestane karası fırtınası zaman zaman İstanbul'da da etkili olmaktadır.

NEDEN KESTANE KARASI DENİYOR?

Kestanelerin dışı dikenli olduğu için ağaç tepesinde toplamak oldukça zahmetli ve zordur. Kestanelerin olgunlaştığı ve hasat mevsimine denk geldiği eylülün son haftasında belirgin sıcaklık azalışıyla birlikte görülen fırtına kestanelerin ağaçtan dökülmesine neden olduğu için atalarımız bu ismi vermişlerdir.

KAÇ GÜN SÜRER?

Genelde eylülün son haftasına denk gelen ve 3-4 gün süren kestane karası fırtınası yaklaşıyor. Yaz mevsimini andıran sıcak günler 'kestane karası fırtınası' adı verilen hava olayıyla sona erecek.

FIRTINA BALKANLAR ÜZERİNDEN GELECEK

Sıcaklıklar ülkemizin kuzeybatı kesimleri başta olmak üzere yarından itibaren 6 ila 10 derece birden azalacak. Yaz mevsimini andıran sıcak günler 'kestane karası fırtınası' adı verilen hava olayıyla sona erecek. Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nün tahminlerine göre, sıcaklıklar 25-28 Eylül tarihlerinde düşecek ve sonbahar yağmurları başlayacak. Genelde eylülün son haftasına denk gelen ve 3-4 gün süren kestane karası fırtınasıyla havalar serinleyecek.

Balkanlar üzerinden gelen ve 2-3 gün yöresel farklılıklar gösterecek olan kestane karası fırtınasıyla sıcaklıkların sert bir şekilde düşeceği ifade edilerek, "Kestanelerin dışı dikenli olduğu için ağaç tepesinde toplamak oldukça zahmetli ve zordur. Kestanelerin olgunlaştığı ve hasat mevsimine denk geldiği eylülün son haftasında belirgin sıcaklık azalışıyla birlikte görülen fırtına kestanelerin ağaçtan dökülmesine neden olduğu için atalarımız bu ismi vermişlerdir." diye konuştu.

SEL VE SU BASKINLARINA DİKKAT

Ekim ayında Karadeniz kıyılarında, kasım ve aralıkta Ege ve Akdeniz kıyılarında yağışların mevsim normalleri üzerinde, geriye kalan yurdun büyük bölümünde ise yağışların mevsim normalleri civarında kalacağı tahmin ediliyor.

Soğuk hava eşliğindeki kısa süreli, kuvvetli ve şiddetli sonbahar yağmurlarının sel ve su baskınlarına, yıldırım, şimşek gibi olaylara, kıyılarda hortum oluşumuna neden olabileceği vurgulandı.

GEÇEN YILKİ GİBİ ILIMAN VE KURAK BİR KIŞ BEKLENMİYOR

Uzun vadeli tahmin modelleri, bu sene aralıktan itibaren kış mevsiminin mevsim normalleri civarında geçeceğini gösteriyor. Geçen yıl ülkemizde en çok kar yağışı alan Erzurum başta olmak üzere birçok ilimiz kara hasret kalmıştı. Bu yıl bu kar yağışına olan hasret sona erebilir.

Önümüzdeki 3 aya dair güncel tahminler Meteoroloji Genel Müdürlüğünün internet sitesinden takip edilebilir.

FIRTINA NEDİR?

Hızlı esen rüzgâr kendi kuvvetinin yanında çevresini de etkiler. Öncelikle estiği denizde veya okyanusta suları kabartarak büyük dalgalar oluşturur. Fırtınaya yakalanan yelkenli tekneler, herhangi bir liman ya da marinaya sığınamayacak kadar açıktaysalar, fırtınaya hazırlık yapmaları gerekir. Şiddetli rüzgâra karşı yapılacak en etkili önlem, yelkene camadan vurmaktır. Bunun anlamı yelkenin alanını küçülterek, rüzgârdan daha az faydalanmaktır. Bu şekilde rüzgârın tekneyi bayıltıcı etkisinin biraz da olsa önüne geçilmiş olunur. O da yetmiyorsa teknedeki ana yelken indirilir ve ön yelkenle (flok veya cenova) seyire devam edilir.

Geceleyin seyir yapan yatlar ve tekneler şiddetli rüzgârlara yakalandıklarında tüm ekipte güvenlik çakarları bulunmalıdır. Ayrıca ekip güvertede duruyorsa güvenlik bakımından herhangi bir yere bağlı olmaları tavsiye edilir. Çünkü hem dalgalı, sert rüzgârlı bir denizde hem de geceleyin, suya düşen kişinin kurtarılması çok zordur. Ayrıca fırtınalı havalarda tekne dalgalar veya sağnak yağmur sonucu su alır, bunu boşaltmak için gerektiğinde sintine motorlarını açık bırakmak gerekebilir. Tabii ki bazı fırtınalar şimşekli ve gökgürültülü olabilir. Böyle durumlarda en güvenli yerler kapalı alanlardır. Eğer tanker, şilep, büyük yolcu gemileri gibi yıldırım tehlikesine karşı sistemlenmiş bir tekne değilse, en kısa sürede limana dönmek yapılacak en doğru davranıştır.

Şimşeğin hareketi rastgele bir harekettir ne zaman nasıl oluşacağı bilinemez. Genelde bulutlar arası gezen bu elektriksel hareket bazen yer yüzünü de etkisi altına alabilir. Şimşekli havalarda eğer denizdeysek, mümkün olduğunca metal ve metalik olan tüm aksesuarlardan uzak durmalıyız. Yıldırım vurursa büyük olasılıkla en yüksek yer olan yelken direğine isabet edecektir. Dolayısıyla direğin altına kalın bir kablo takılıp denize atılırsa, bir ölçüde de olsa topraklama yapılabilir.

Türkiye'de tropik kuşaklardaki gibi veya okyanuslardaki gibi çok şiddetli fırtınalar oluşmaz. Ama gene de tedbir almak gerekir. En azından denizdeyken ve denize çıkarken hava raporlarına bir göz atmak akıllıca olacaktır.

Hızlı kargo dolandırıcılarına dikkat! Jose Mourinho'dan oyuncularına Kayserispor maçı öncesi uyarı "4-5 yıl cezaevinde yattım, örgütü benim kadar iyi kimse bilemez"
Sonraki Haber