Kılıçdaroğlu, İmamoğlu'na kapıyı mı gösterdi?

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun İkinci Yüzyıla Çağrı programında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun elini sıkmayışı çok konuşuldu. Akşam yazarı Turgay Güler, İmamoğlu'nun Kılıçdaroğlu tarafından dışlandığını kaleme aldı. İşte, yazarın o yazısı...

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun İkinci Yüzyıla Çağrı programında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun elini sıkmayışı çok konuşuldu. Peki, Kılıçdaroğlu İmamoğlu'nun elini neden sıkmadı? Kılıçdaroğlu, İmamoğlu'nu cumhurbaşkanlığı adaylığı yarışında kendisine rakip olarak mı görüyor? Akşam yazarı Turgay Güler, İmamoğlu'nun Kılıçdaroğlu tarafından dışlandığını kaleme aldı. İşte, yazarın o yazısı...

Elini uzatır gibi oldu.

Ama uzatamadı.

Sağ eli genel başkanına doğru üç beş milim ilerledi lakin durdu. Sonrasında da yavaşça geri çekildi.

Sadece üç beş milim!

Kılıçdaroğlu'nun Ekrem İmamoğlu'nun elini sıkmamasından söz ediyorum.

Aslında İmamoğlu o gelişten, yüzündeki ifadeden, tavırlı oluşundan anlamıştı bir tokalaşma olmayacağını. Küçük bir belkisi vardı ama nafile. Elini uzatır gibi olması da bu yüzdendi. Kılıçdaroğlu'nun kameralar önünde 'parti içinde kavga var' görüntüsü vermeyeceğini düşündü.

Yanıldı!

Kemal Bey tam da böyle bir şey istiyordu. Kameralar önünde, göstere göstere...

Hadisenin ardından İmamoğlu yüzüne boş bir tebessüm kondurarak bozulmamış gibi yapmayı denedi, başaramadı.

Çok bozuldu, fena bozuldu! Öyle böyle değil.

Peki Kemal Bey nezaketsizlik mi yaptı?

Asla!

Ayıp mı etti?

Hayır!

Ne yalan söyleyeyim İmamoğlu hak etti!

Genel Başkanı'nın arkasından iş çevirmek, Kaftancıoğlu'nu yanına çekmeye çalışmak, İYİ Parti'nin gazına gelip adaylık yarışına girmek...

Hangisini sayalım.

Ama Kemal Bey açısından en incitici ve yakıcı olanı sanırım Ekrem Bey'imizin Kaftancıoğlu ile buluşup 'benimle misin Kemal Bey'le mi' diye sorması olmuştur. Arkasından iş çevirmeye kalkması yani.

Haklı! Zira yenilir yutulur değil.

Kimse böyle bir şeyi hazmetmez.

Belli ki Kemal Bey'in sabrını taşırmış. Belli ki söz dinlemiyor.

Belli ki kulağı çekiliyor.

Peki Kemal Bey kameraların önünde niçin böyle bir muamele yaptı? Asıl tartışılması gereken konu bu bence!

Kemal Bey o fotoğrafla İmamoğlu üzerinden bir mesaj verdi içeriye.

İmamoğlu dışlandı. Onunla dirsek temasında olanlara da böylece gözdağı verilmiş oldu.

Peki bundan sonra ne olacak?

İmamoğlu bu dışlanmışlıkla, etrafının dağılmasıyla baş edebilecek mi?

Benim öteden beri ileri sürdüğüm hakikat şudur; istifa edecek!

CHP'den dışlandıkça İYİ Parti'ye biraz daha yanaşacak.

Ama en hayırlısı bence gördüğü rüyadan uyanıp İstanbul'a sahip çıkması olur. Dördüncü yıla girecek bir tek çivi çakmadı. Belediye borç batağına saplandı, iflasın eşiğine geldi. Otobüsleri yürütemiyor varın gerisini siz düşünün.

Bir çuval vaadi vardı, fos çıktı.

Asfalt patates tarlası gibi, şehrin eskiden sadece trafik sorunu vardı şimdi hem bu sorun büyüdü hem de buna ulaşım sorunu da eklendi. İnsanlar sabah işine gitmek akşam da evine dönmek için savaş veriyor.

Belediyenin imkanları çarçur ediliyor. Bu işin tek kazananı Ekrem Bey'in ajansı.

Neyse!

Olanı biteni İstanbullu görüyor zaten.

Yazık oldu bu şehre.

Sadece şehre mi? CHP'ye de yazık oldu, CHP'lilere de. Oysa ilk kez bu kadar umutlanmışlardı. Kemal Bey'in vizyon-tele'si de tuzu biberi oldu.

Az daha unutuyordum. Ekrem Bey'in trolleri Selvi Hanım'ın o toplantıda uyuklamasını nasıl da dillerine doladılar. Hanımefendi'nin rahatsız oluşuna bile aldırış etmediler.

Yılmaz Özdil'in tartışmayı başlatması, attığı tiviti silmemesi, bir özür bile dilememesi hep İmamoğlu'nun eksi hanesine yazıldı.

Halk TV bile böylesi bir vizyon çağrısına gerekli ilgiyi göstermedi!

Ayıp ettiler!

Bu arada Halk TV'nin İmamoğlu'na ne kadar yakın olduğunu da cümle âlem biliyor.

Dedim ya Kemal Bey'i çok üzdüler, çok kızdırdılar.

İncindi...

23 Kasım 2024 Resmi Gazete yayımlandı! İşte günün kararları... İşte 500 TL'lik banknot Özgür Özel terörist cenazesine giden CHP'li başkanı savundu!
Sonraki Haber