Kılıçdaroğlu: TBMM'deki hatayı milletimiz düzeltecektir
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Anayasa değişikliğine ilişkin, "Parlamentoda oynanan oyunu milletimizin bozacağına yürekten inanıyorum. TBMM'de yapılan hatayı milletimiz düzeltecektir." dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, anayasa değişikliği teklifinin kabul edilerek yasalaşmasına ilişkin, bununla sadece bir kişinin geleceğinin güvence altına alındığını ve 80 milyonun geleceğinin ateşe atıldığını savunarak, "Bu rejim değişikliğine biz karşıyız. Türkiye bu rejim değişikliğini kaldıramaz." dedi.
Kılıçdaroğlu, AK Parti'nin anayasa değişikliği teklifinin Meclis Genel Kurulunda kabul edilerek yasalaşmasının ardından partisinin TBMM Grubunu topladı.
Her CHP milletvekilinin, gelecekte çocuklarına, varsa torunlarına gururla, "Biz sizin, bu ülkenin geleceği, şanlı bayrak için her türlü mücadeleyi göze aldık." diyeceğini belirten Kılıçdaroğlu, "Bütün insani koşulların dışında çok ağır yükün altına girdiğinizi biliyorum. Hep birlikte 1, 2, 10, 14 saat demedik, gönül birliği içinde mücadelemizi sürdürdük. Bu mücadele bizim demokrasi tarihimize geçecektir. Bu mücadele CHP'nin kutsal mücadelesidir. Bu mücadele bir siyasal partinin mücadelesinin ötesinde vatan, bayrak mücadelesidir." ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu, CHP'lilerin kimliği, inancı, yaşam tarzı ne olursa olsun hiçbir ayrım yapmadan bütün vatandaşların demokratik, özgür ülkede yaşamasını istediğini, kendileri gibi düşünmeyenlerin de özgürce düşüncelerini ifade edecekleri bir Türkiye arzuladığını anlattı.
"Anayasa Mahkemesinin yargıçlarına sesleniyorum"
Bugün gelinen noktada ciddi kaygıları olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Birinci nedeni şu; milletten oy alıp, milletin vekilliğini üstlenen bazı milletvekilleri, üzülerek ifade edeyim ki anayasa değişikliklerini görmeden imzaladılar. Onlara gerçek anlamda milletvekili, milletin vekili denmez. Sarayın vekilleri asla milletin vekilleri olamaz. İkinci önemli nokta, eğer milletin vekiliysek, hukuka, hukukun üstünlüğüne inanıyorsak Anayasanın öngördüğü kurallar içinde oyumuzu kullanmamız gerekiyor. Özellikle iktidar kanadının hemen hemen bütün milletvekilleri, kabinlere girmeden, birbirini denetleyerek oylarını kullandılar.
Sabahın ilk saatlerinde, hukukun üstünlüğünü savunan ve savunmak zorunda olan Anayasa Mahkemesinin değerli yargıçlarına sesleniyorum; Anayasanın değiştirilmesi teklif edilemeyen maddelerine siz de sahip çıkmak zorundasınız, hukukun üstünlüğüne siz de sahip çıkmak zorundasınız. Bu sadece bizim görevimiz değil, bu ülkede yaşayan her yurttaşın, özellikle yargıçların görevi."
"Kendi tarihine ihanet"
Kılıçdaroğlu, ilk kez bu parlamentoda iktidar kanadının ağırlıklı oylarıyla torba anayasa değişikliğinin gerçekleştiğini, 54 maddedeki değişikliğin tek maddede geçtiğini söyledi. Genel Başkan Kılıçdaroğlu, Anayasanın, her değişikliğin ayrı ayrı oylanmasını öngördüğünü ifade etti.
Bugünün, demokrasi ve Cumhuriyet tarihi bakımından da önemli olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Parlamentonun kendi yetkilerini devretme tarihidir bu tarih. Bu tarihin bizim milli Kurtuluş Savaşı açısından da önemi var. Bu tarih aynı zamanda bir parlamentonun kendi tarihine ihanet tarihidir. Kendi yetkilerini devretme iradesini gösterdiği tarihtir. Saraydan alınıp, millete verilen yetki bu değişiklikle tekrar milletten alınıp saraya veriliyor. Geldiğimiz nokta kocaman bir U dönüşüdür." diye konuştu.
"Demokrasiye sahip çıkmak hepimizin görevi"
Vatandaşlara, "Demokrasiye, vatanımıza sahip çıkmak hepimizin ortak görevidir. Bu ülkede huzur içinde, birlikte yaşamak ve bu iradeyi göstermek hepimizin ortak görevidir." diye seslenen Kılıçdaroğlu, demokrasi, cumhuriyet, bayrak, vatan paydasında ortak mücadele edeceklerini belirtti.
Kemal Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"İktidar sahipleri 3Y ile mücadele edeceklerini söyleyerek iktidara geldi. Yoksulluk, yolsuzluk, yasaklarla mücadele edeceklerini söylediler. Bugün 3'ü de aynen devam ediyor ama bir başka 3Y, yasama, yargı, yürütmeyi başka iradeye, tek kişiye teslim ettiler. Bu rejim değişikliğine biz karşıyız. Türkiye bu rejim değişikliğini kaldıramaz. Bütün yetkilerin tek kişiye verildiği otoriter bir yönetimin Türkiye'nin geleceği açısından felaket olacağını hepimizin bilmesi gerekiyor.
Şu iki soruyu gittiğiniz her yerde yurttaşlarımıza hatırlatın. 15 yıldır iktidarda olan parti, 15 yılda hangi kanunu istediniz de çıkaramadınız, hangi kararı almak istediniz de alamadınız? Neden Türkiye bugün bu hale geldi? Bu anayasa değişikliği Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının hangi sorununu çözecek? Bir Allah'ın kulu çıksın desin ki 'Şu sorunu çözeceğiz.' İçeride ve dışarıda devasa sorunlara karşı karşıyayken, bu sorunların çözümü için iktidara açık çek vermişken, bu sorunları bir kenara atıp, 'İlla rejimi değiştireceğiz, başkanlık sistemini getireceğiz. Bütün yetkileri bir kişiye vereceğiz' diyorlar. Bu ülkenin başka düşünen akıllı adamı, parlamentosu, yargısı, üniversiteleri, hukuk fakülteleri, işçisi, çiftçisi, memur, emekli, esnafı yok mudur? Bu anayasa değişikliğiyle sadece bir kişinin geleceği güvence altına alınıyor. 80 milyonun geleceği ateşe atılıyor. Hiçbir vatandaşın şu anda can ve mal güvenliği yok. Bu anayasa değişikliğiyle can ve mal güvenliğinin olmaması sürekli hale getiriliyor."
"Tarafsız bir cumhurbaşkanı" istiyoruz"
Açık ve net bir şekilde "tarafsız bir cumhurbaşkanı" istediklerini vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Taraflı bir cumhurbaşkanının bu ülkeye getirebileceği hiçbir hayır yoktur. Kendi ülkemizde huzur içinde yaşamak istiyoruz. Çatışmadan uzak durmak istiyoruz. O açıdan mücadelemizi sürdüreceğiz." değerlendirmesinde bulundu.
Bütün CHP milletvekillerinin sokak sokak, cadde cadde, kahve kahve, fabrika fabrika gezerek gerçekleri millete anlatmasını isteyen Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şu soruyu sorun önce sevgili vatandaşlarımıza; 'Siz taraflı bir cumhurbaşkanı mı istiyorsunuz, yoksa tarafsız bir cumhurbaşkanı mı istiyorsunuz? Siz camiye, kışlaya, adliyeye siyaset girsin mi istiyorsunuz, girmesin mi istiyorsunuz?' Biz camiye de kışlaya da adliyeye de siyaset girmesin istiyoruz. Cumhurbaşkanı devletin sigortası olsun ve tarafsız olsun istiyoruz. Eğer siz buna 'evet' diyorsanız referandumda bu önünüze gelecek, hep birlikte buna 'hayır' diyeceğiz.
Türkiye'nin hayrı için, çocuklarımızın geleceği için, vatanımız, milletimiz için buna 'hayır' demek zorundayız ve anlatmak zorundayız. Bu olay sadece CHP'nin sorunu değildir. Bu sorunun işçinin sorunudur, memurun sorunudur, emeklinin sorunudur, ev kadınının sorunudur, üniversitede hoca olanın sorunudur, ilköğretimde öğretmen olanın sorunudur. Birlikte mücadele edeceğiz. Birlikte halkımıza anlatacağız."
"Biz haklıyız"
Kılıçdaroğlu, çağrısının bütün vatandaşlara olduğunu dile getirdi.
Her kesimden insana seslenen Kılıçdaroğlu, "Demokrat olanlar, kendisini liberal, milliyetçi, Atatürkçü, ülkücü olarak görenler, akademisyenler, doktorlar, çiftçiler, memurlar, emekliler hep birlikte vatanımıza, bayrağımıza, Cumhuriyetimize, demokrasimize sahip çıkalım. Hep birlikte bu güzel ülkede huzur içinde, insan gibi yaşayalım, düşüncelerimizi rahatlıkla ifade edelim. Bizim mücadelemiz haklı bir mücadeledir, bizim mücadelemiz demokrasi, Cumhuriyet, hürriyet, özgürlük mücadelesidir, bizim gibi düşünmeyenlere saygı gösterme mücadelesidir. O nedenle biz haklıyız." diye konuştu.
"Parlamentoda oynanan oyunu milletimizin bozacağına yürekten inanıyorum. TBMM'de yapılan hatayı milletimiz düzeltecektir. 200 yıllık demokrasi mücadelesi geriye döndürülemez." ifadelerini kullanan Kılıçdaroğlu, anayasa değişikliğine ilişkin birinci bölümün Mecliste değişikliğin ne getirdiğini bilmeyen milletvekillerinin oylarıyla tamamlandığını öne sürdü.
"Mücadelemiz hayırlı olsun"
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"Her davamızda haklıyız, her söylediğimizde haklıyız. Bir Allah'ın kulu çıkıp, iktidar tarafından, 'Şu söylediğiniz yanlış' diyemiyor. Diyemez de zaten çünkü biz sadece kendimizi değil, bu ülkenin bütün insanlarını, Türkiye'yi savunuyoruz ve onların çıkarlarını savunuyoruz. Türkiye Büyük Millet Meclisinde yapılan bu hatayı milletimiz kesinlikle düzeltecektir.
Milli Kurtuluş Savaşı'nı beraber verdik, şimdi demokraside milli kurtuluş savaşını vereceğiz, özgürlükte bu kurtuluş savaşını hep birlikte vereceğiz. Tarafsız bir cumhurbaşkanı oluncaya kadar, milletin iradesi parlamentoya sağlıklı yansıyıncaya kadar. Her vatandaşın huzur içinde düşüncesini açıklayıncaya kadar, yasakların olmadığı, düşüncelerin özgürce ifade edildiği bir Türkiye'yi ayağa kaldırıncaya kadar. Hepimizin mücadelesi önemlidir. Ülkemize karşı, çocuklarımıza, vatanımıza, Cumhuriyetimize, birliğimize karşı bu mücadelemizi yapacağız. Mücadelemiz hayırlı olsun."