gecekondu
Gecekondu, kırsal yörelerden büyük kentlere göçedenlerce, gerekli kuruluşlardan ve sahiplerinden izin alınmadan boş bulunan arazide kaçak olarak yapılan barınaklara denir. Bir gecede başlanıp bitirildiği gözönünde tutularak gecekondu adı verilir. Sanayinin gelişmesiyle birdenbire boy atan büyük kentlere kırsal bölgelerden yoğun göç olayları görüldü.
Yeni gelenlerin konut gereksinimleri gecekondu olayının doğuşuna yolaçtı. Tüm dünyada görülen büyük kentler ve sanayi bölgeleri çevresindeki gecekondulaşma olayı. ülkemizde özellikle 2. Dünya Savası’ndan sonra yaşandı. Bugün sayısının iki milyonu aştığı öngörülen gecekonduların dörtte üçünden çoğu istanbul, Ankara, İzmir, Adana ve Bursa kentlerindedir.
Gecekondulaşma olayının temelinde kırsal kesimden kentlere göç
olayı ve konut açığı ikilisi yatar. Topraksız ya da az topraklı
köylü nüfusundaki artış, iş bulmak ve daha iyi bir yaşam elde etmek
için, kırsal kesim insanını yığın halinde büyük kentlere göçe
zorladı; bu durum kentlerde büyük bir konut açığına ve altyapı
yetersizliğine yolaçtı. Bir gecede bir mahalleyi kuran insanlar;
bir süre sonra yol, su, elektrik vb hizmetlere gereksinim duydular.
Gecekonduların kentleşme alanında yarattığı sorunlar beraberinde
kamu yönetiminın belli önlemler almasını getirdi. Ülkemizde
gecekondu politikası değışik hükümetlerce farklı farklı
belirlenmekle birlikte genel olarak üç hedefe yönelir: tasfiye,
iyileştirme ve önleme.
Tasfiye, gecekonduların yıkılması anlamına gelir. Bugüne dek bu
yoldakı politikalar başarıya ulaşamadı. O kadar ki yıkılan
gecekonduların yerlerine hemen ertesi gece yenileri dikildi.
Tasfiyeye karşı gecekondu sakinlerinin bir korunma yolu da,
kurdukları mahalleye, evlerin yanısıra br okul ve bir de cami
yapmalarıdır. Böylece yıkımı engelleyeceklerini düşündüler ve bu
düşünceleri de, çoğu kez doğrulandı.
İyileştirme. devletin yerel yönetim birimlerinin ve gecekondu
sahiplerinin elbirliğiyle gecekondu mahallelerinin oturulabilir
hale getirilmesi, bu arada yolunun ve kanalizasyonunun yapılması,
elektrik ve su sağlanması gibi çalışmaları kapsar.
Önleme. kısa vadede olumsuz anlamda tasfiye, yıkım anlamına
gelirken; olumlu anlamda çeşitli kuruluşların yardımıyla toplu
konutların yaptırılması sonucunda gecekonduda yaşayanların bu
konutlara taşınması demektir. Önlemenin önlenmiş görünmek anlamına
gelen bir diğer yolu da, mevcut gecekondulara tapusu verilmek
suretiyle bunların kaçaklık durumlarına son vermektir. Ülkemizde
1984 başlarında çıkarılan imar Affı Yasası’yla yeminli bürolar
kurulma ve gecekondulara bu yönteme başvuruldu