röportaj
Röportaj, bir gazete yazısı olmasına karşın, gezi türüyle iç içe olması, bazen sanatsal kaygılarla kaleme alınması, sıradan bir aktarma değil de özel bir yorum değerlendirme değeri taşıması gibi özellikleriyle, edebiyat türü olarak da kabul edilmektedir.
Röportaj, başlangıçta "sorular" ve "yanıtlar"dan oluşan "mülakat"tan farklı değilken gazeteciliğin gelişmesi ve ünlü edebiyatçıların röportaj türünde de yapıtlar ortaya koymaya başlamasıyla, daha çok araştırma, inceleme, soruşturmaya dayanan ve bazı gerçeklerin ortaya çıkmasına yardımcı olan bir dal haline gelmiştir.
KONULARI
Röportajlar, yurtiçi ya da yurtdışı siyasal, toplumsal, ekonomik, kültürel, vb. birçok konuda olabilir. İyi bir röportaj yazarının ele aldığı konuyu enine boyuna araştırması, incelemesi, ilgililerle görüşmesi, konuyla ilgili yerleri gezip görmesi, gerekli belgeleri toplaması gerekir. Yani röportaj, yalnızca gözlemlerin, izlenimlerin ya da konuşmaların aktarılması değil, bunların ötesinde bir yorum ve değerlendirme yazısıdır.
Röportaj, gazete ve gazetecilikle birlikte gelişen bir türdür. Dünyadaki aşağı yukarı bütün gazete ve dergilerde görülen röportajlar, konuyla ilgili olarak çekilen fotoğraflarla bütünlenmekte, fotoğraf röportaja belgesellik, gerçekçilik ve görünüm sağlamaktadır.
Kesinlikle röportaj da hangi konuyla ilgiliyse önceden yapılmış örnek röportajlardan yardım alınmalıdır ve çok fazla özel olmadan tüm sorular - konuyla ilgili- merak edilenler sorulmalıdır.
RÖPORTAJ YAZARLIĞI
Dünyada pek çok ünlü edebiyatçı, aynı zamanda röportaj yazarlığı da yapmıştır. Bunlar arasında Jack London, Ernest Hemingway, İlya Ehrenburg, Mihail Şolohov, Jean-Paul Sartre vb. anılabilir. Curzio Malaparte ile Raymond Cartier de, gazetecilikten yetişme röportaj yazarlarındandır.