Türk Dil Kurumu
Türkçenin geliştirilmesi ve korunması için çaba sarf eden Türk Dil Kurumu, övgüler, eleştiriler ve tartışmalar arasında çalışan bir bilim kuruluşudur. Türk Dil Kurumu (TDK), Başbakanlık Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu’na bağlı bir kuruluştur. Tüzel kişiliği olan kamu kurumudur. Türk dilinin zenginliğini ortaya çıkarmak amacıyla kurulmuştur. Ayrıca, “Türkçeyi diğer diller arasında değerine yaraşır bir biçimde yükseltmek” amacını güder. Türk dili ile ilgili çalışmalar yapan ve bu çalışmaların sonuçlarını yayınlayan kuruluştur. Merkezi Ankara’da bulunan TDK, Türkçeyi zenginleştirmenin yanında yabancı kelimelerin Türkçe karşılıklarını da bularak dil yozlaşmasının önüne geçmek için çaba sarf ediyor. Yabancı kelimelerle dolu tabelalar, medyadaki yabancılaşmış dil, teknolojik yozlaşma ile mücadele eden TDK, övgüler ve eleştiriler arasında, 1932 yılından beri görevini yürütmeye çalışıyor.
Tarihçesi
TDK, 12 Temmuz 1932 tarihinde Atatürk’ün emriyle kurulan dil bilim kurumudur. İlk kurulduğunda “Türk Dili Tetkik Cemiyeti” adı verilmiştir. Mustafa Kemal Atatürk, 1932 yılından itibaren ölümüne kadar kurumda “kurucu ve koruyucu genel başkan” sıfatıyla yer aldı. Diğer kurucuları, hepsi milletvekili olan dönemin ünlü edebiyatçıları Samih Rıfat Horozcu, Ruşen Eşref Ünaydın, Celâl Sahir Erozan ve Yakup Kadri Karaosmanoğlu’dur. Kurumun ilk başkanı Samih Rıfat Horozcu’dur. İsmet İnönü de, Atatürk’ün ölümünden sonra 25 Aralık 1973 yılına kadar “koruyucu başkan” sıfatıyla yer almıştır.
26 Eylül – 5 Ekim 1932 tarihleri arasında Dolmabahçe Sarayı’nda
Birinci Türk Dil Kurultayı yapıldı. Kurultayda, “lügat-ıstılah,
gramer-sentaks, derleme, lenguistik-filoloji, etimoloji ve yayın”
kollarında çalışma yapılması kararlaştırıldı. Sonraki kurultaylarda
bu kollardan bazıları ayrıldı, bazıları tekrar birleştirildi; ancak
ana çatı değiştirilmedi.
İlk dil kurultayının açılış günü olan 26 Eylül, her yıl “Dil
Bayramı” olarak kutlanıyor.
1934 yılında yapılan kurultayda Cemiyet’in adı “Türk Dili Araştırma
Kurumu” olarak değiştirildi.
1936 yılındaki kurultayda kurumun adı “Türk Dil Kurumu” oldu.
Atatürk’ün sağlığında Tarama ve Derleme Sözlüğü ile ilgili
çalışmalar başladı.
1940’lı yıllarda Divânu Lügati’t-Türk ve Kutadgu Bilig adlı eserler
yayınlandı.
Atatürk’ün ölümünden sonra Türk aydınları arasında “Öz Türkçe”
akımı tartışıldı. TDK, 1983 yılına kadar bu akımın öncülüğünü
sürdürdü.
TDK, 1940 yılında “kamu yararına çalışan dernekler” statüsüne
alındı.
1951 yılında Demokrat Parti hükümeti tarafından kurumun ödeneği
kesildi.
1982 Anayasası’nın ardından 1983 yılında TDK ve Türk Tarih Kurumu,
Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu çatısı altında
devletleştirildi ve dernek tüzel kişiliklerine son verildi.
TDK, 1955-1983 yılları arasında çeşitli dallarda ödül verdi. Ödüller, Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu bünyesine alındıktan sonra 1983 yılında kaldırıldı. TDK ödülü alan ünlü isimlerden bazıları şunlardır; Emre Kongar (1977 bilim ödülü), Behçet Necatigil (1964 sanat ödülü), Kemal Tahir (1968 roman ödülü), Orhan Kemal (1969 öykü ödülü), Aziz Nesin (1970 oyun ödülü), Çetin Altan (1978 deneme-eleştiri ödülü).
Amacı ve Projeleri
Türk Dili Tetkik Cemiyeti ilk kurulduğunda amacı, “Türk dilinin öz güzelliğini ve varsıllılığını ortaya çıkarmak, onu yeryüzü dilleri arasında değerine yaraşır yüksekliğe eriştirmek” olarak belirlenmiştir. TDK’nın günümüze yönelik amaçlarını şöyle başlıklarla sıralayabiliriz;
Türkçeyi bilim, kültür, edebiyat ve öğretim dili olarak
geliştirmek ve yaygınlaştırmak.
Türkçenin her alanda doğru, güzel ve etkili kullanılmasına katkıda
bulunmak.
Türk dilinin zenginliklerinin korunup işlenerek gelecek kuşaklara
aktarılmasını sağlamak.
Akademik altyapıyı ve kurumsal donanımı güçlendirerek kurumun Türk
dili alanındaki bilimsel yetkinliğini ortaya koymak.
TDK bünyesinde, bu amaçlar çerçevesinde ilmî çalışmalar yürüten
kollar bulunuyor: Türk Yazı Dilleri ve Ağızları Kolu, Türkçenin
Eğitimi ve Öğretimi Kolu, Yazıt Bilimi Kolu, Sözlük Kolu, Yayın ve
Tanıtma Kolu, Dil Bilimi ve Dil Bilgisi Kolu.
TDK’nın devam eden projeleri de şunlardır; Türk Dili ile ilgili yabancı dillerdeki temel eserlerin tercüme edilmesi, Türkiye Türkçesi Köken Bilgisi (Etimolojik) Sözlüğü’nün hazırlanması, Türk işaret dili sisteminin oluşturulması, İşaret Dili Sözlüğü’nün hazırlanması, uzaktan öğretim yöntemiyle yabancılara Türkçe öğretimi yazılımı, farklı kültürlerin temel düşünce ve ilim eserlerinin Türkçeye çevirisi, Türk dili Belgeseli ve filmi yapımı…