"Cumhurbaşkanımızı son derece feminist buluyorum!"

İş dünyasının önemli ismi Leyla Alaton, yeni bir fabrika kurup sağlık ekipmanı üretmeye başlayacak.

Kadınların bastırdıkları güçlerini ekonomik hayata kanalize etmeye başladıklarını söyleyen Alaton, Türkiye ekonomisini ve gündemdeki konuları GÜNAYDIN'a değerlendirdi...

İşte o röportaj:

- Varlıklı bir aileden geliyorsunuz ama öğrencilik döneminizde bile hem çalışmış, hem de okumuşsunuz. Erken yaşta iş hayatına atılmak tecrübe dışında size ne kazandırdı?

Özgüven kazandırdı. İnsanın kendi ayakları üzerinde durabilmesi için kendine güvenmesi lazım. Bunun için de ekonomik özgürlüğünü kazanması gerek. 'Aileme bir şey olsa bile tek başıma ayakta durabilmeliyim' dedim hep. Kendi paramı kazanmanın son derece önemli olduğunu düşünerek erken yaşta iş hayatına atıldım. Büyük yoksulluktan gelen bir anne-babanın çocuğuyum. Bizim evde, hiçbir zaman paraya güç atfedilmezdi. Mühim olan para değil, üretken ve verimli olmaktır.

İnsan, manevi tatmini ve özgüveni ancak üretimle yakalayabilir. 'Babamın parası var' diye çalışmama fikri bana çok tuhaf geliyor. Olağan olan; kadının üretmesi, okuması ve ekonomik hayatta yer almasıdır.

DUVARA ÇARPTIĞIM DA OLDU

- İş dünyasında kadın olarak ne gibi zorluklarla karşılaştınız?

İş dünyasının içindeyken farkına varmıyorsun; dışarıya çıkıp bakınca anlıyorsun ne kadar yalnız olduğunu. Erkek beyni ile kadın beyni farklı çalıştığı için çok zorluk yaşadım.
Farklı bakıyorsunuz konulara. Duvara çarptığım zamanlar da oldu bundan dolayı. Çalışma hayatıma girdiğim yıllarda, bugüne göre iş dünyası çok daha fazla erkeklerin hakimiyetindeydi.

Şimdi bu değişmeye başladı. Artık Türk kadını, daha fazla iş hayatının içinde. Bence artık Türk kadını uyandı ve kendi gücünün farkına vardı.

'CUMHURBAŞKANIMIZI SON DERECE FEMİNİST BULUYORUM. BUNU DA ÇEVRESİNDEKİ KADINLARA VERDIĞI DEĞERE BAKARAK SÖYLÜYORUM. KIZLARI ÇOK İYİ EĞİTİMLİ, EŞİ EMİNE HANIM İSE SON DERECE GÜÇLÜ VE KARARLI BİR ROL MODEL'

- Türkiye'de sağlık ekipmanları üretmek için çok önemli bir yatırıma imza atıyorsunuz. Yatırım için devletten teşvik de aldınız. Cumhurbaşkanı Erdoğan da açılışını yapacak fabrikanın. Bundan bahseder misiniz?

Türkiye için yeni ve gerekli bir alana yatırım yaptığımızı düşünüyorum. Katma değeri yüksek ürünlerin ihracatının teşvik edilmesi, ülke ekonomisine büyük katkı sağlıyor. Türkiye'deki stent pazarının büyüklüğü 120 milyon dolar ve bu ürünlerin neredeyse tamamı ithal ediliyor.
Ülkemin ihtiyacı olan bir alanda yatırım yaptık. 10 yıl önce 'Biz neden üretmiyoruz ki?' diyerek yola çıktık. Rahmetli babam da çok istiyordu.

- Bu yatırımla hedefiniz ne?

Bu yatırım sayesinde sadece ülke ihtiyacını karşılamakla kalmayacağız, ürünleri ihraç da edeceğiz. Sağlık Bakanlığı'mızın hedefi; ilacı da, medikal cihazları da yerlileştirmek. Biz de bu hedefe uygun bir yatırım yaptık.

Küresel rekabetin yoğun yaşandığı, çok zor ve meşakkatli bir alan. Medikal cihaz üretiminde uluslararası rekabet gücünün olması için; beceri, vizyon ve dayanaklılık gerekiyor. Biz de kendimize güveniyoruz.

KADINA DEĞER VEREN BİR LİDER

- Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı feminist bulduğunuzu söylemiştiniz. Bu açıklamanız çok konuşulmuştu...

Evet, Cumhurbaşkanımız'ı son derece feminist buluyorum. Bunu çevresindeki kadınlara bakarak da görebilirsiniz. Eşi Emine Hanım; son derece güçlü, ne istediğini bilen, kararlı bir rol model kadınlarımız için. Kızları da öyle... Hepsi çok iyi eğitimli, güçlü, çalışan ve üreten kadınlar.

Baba olarak böyle güçlü kadınlar yetiştirmiş olması bile, bu sözümü doğruluyor. Erdoğan'ın çevresine bakınca da görüyorsunuz; danışman kadrosunda çok değerli, bilgili kadınlar yer alıyor. Hem ailesindeki, hem danışman kadrosundaki kadınların sözlerine bu kadar değer veren biri nasıl başka türlü olabilir ki! Yine tekrarlıyorum; Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın son derece feminist olduğunu düşünüyorum.

Erdoğan'ın "Kadın ve erkek farklıdır" açıklamasının, bazıları tarafından çarpıtıldığını düşünüyorum. Kadın ve erkek yaratılış olarak farklıdır tabii ki. Farklı olduğumuz için zaten birbirimizi tamamlıyoruz.

Bu yüzden Erdoğan'ın bu sözüne katılıyorum. Erdoğan, kadına çok değer veren bir lider. Haklar açısından, kadın ve erkeğin eşitliğini savunuyor; bu çok önemli.

Külliye'deki kadrolara bakınca bile görebilirsiniz bunu. Külliye'deki kadrolarda, erkekler kadar kadınlar da görev alıyor. Böyle eğitimli, güçlü kadınları Külliye'de görmek beni mutlu ediyor açıkçası. Anadolu kadınlarını gördükçe umudum artıyor

'BAZI ÇEVRELERCE YATIRIM YAPMANIN RİSKLİ BULUNDUĞU BİR DÖNEMDE BEN CESURCA YATIRIM YAPTIM. BİR VATANSEVER OLARAK BUNDAN BÜYÜK MUTLULUK DUYUYORUM'

- Türk kadınını nasıl tarif edersiniz?

Uyanmaya yeni başlamış çok büyük bir güç olarak görüyorum Türk kadınını. Kadınlar, bugüne kadar bastırdıkları gücü şimdi ekonomik hayata kanalize ediyor. Doğurganlıklarını, işteki doğurganlığa çevirdiler. Ülkemizin ilerlemesi için gerekli olan bu. Özellikle Anadolu'daki kadınlarımızın üretime katkısını gördükçe gelecek adına daha da umutlanıyorum. Yıllar önce konuşmacı olarak Amerika'da katıldığım bir panelde, Türk kadının ne kadar güçlü ve üretken olduğunu anlattığımda, bir dinleyici "Türkiye'de başörtülü kadınların sayısı artıyor. Bunun için ne düşünüyorsunuz?" diye sormuştu. Ben de "Başını kapatmak, beynini kapatmak anlamına gelmez. Kimsenin tercihine karışamazsın" diye cevaplamıştım. Soruyu soran kalakalmıştı! Başörtülü diye ayrımcılık yapmak insan haklarına aykırı. Neyse ki ülke olarak başörtü sorununu geride bıraktığımızı düşünüyorum.

YATIRIMLARIMLA GÖSTERDİM VATAN SEVGİMİ

"Ülkemi çok seviyorum. Türkiye'ye katkı sağlayacak yatırımlar yaparak da vatanseverliğimi gösterdiğimi düşünüyorum. Bazı çevrelerce yatırım yapmanın risk olarak görüldüğü bu dönemde, ben cesurca yatırımımı yaptım. Medikal cihazlar alanında ülkemi öne taşıyacak ve insanlara iş kapısı sağlayacak bir yatırım bu. Bir vatansever olarak ülkeme katkı sağlayacak bu projeyi hayata geçirmekten dolayı büyük mutluluk duyuyorum. Bu topraklara minnetimi ve borcumu, ülkeme fayda sağlayacak işlerde bulunarak da ödediğimi düşünüyorum. Kültürümde ve genetiğimde bu var. Babam da böyle biriydi; hep ülkemizi ileriye taşıyacak projeleri hayata geçirmeye gayret etti yaşamı boyunca."

KİMSE UMUTSUZLUĞA KAPILMASIN GELECEĞİMİZ ÇOK AYDINLIK

- İş kadını olarak Türkiye ekonomisinden beklentiniz nedir?

Gerçekçi biriyim. Tüm dünya gibi biz de ülke olarak zor bir süreç yaşıyoruz ama bu dönem geçecek. İş yaptığım sektörlere baktığımda bile bunu rahatlıkla görebiliyorum. Zaten bu sıkıntıyı yaşamazsak iyi günlerimizin kıymetini bilemeyiz. Çok aydınlık bir geleceği var ülkemizin. Bundan hiç şüphem yok. Kimse umutsuzluğa kapılmasın.