‘YUNAN DURDU, ERMENİ BAŞLADI!’
SuperHaber programcısı - gazeteci Metehan Demir, Ermenistan’ın Azerbaycan’a düzenlediği saldırı ve sonrasında yaşanan gelişmeleri SuperHaber YouTube kanalına değerlendirdi…
Azerbaycan’dan yapılan açıklamada, Ermenistan'ın sabah saatlerinde cephe hattı boyunca geniş çaplı bir saldırı düzenlediği duyuruldu. Azerbaycan mevzileri ve sivil yerleşimleri hedef alan saldırıda bazı sivillerin hayatını kaybettiği belirtilirken, Azerbaycan ordusu da
karşı taarruz başlattı. Şiddetli çatışmalar devam ederken Fuzuli ve Cebrayıl bölgelerinde 6 köyün Ermenistan işgalinden kurtarıldığı duyuruldu.
Saldırıya tepki gösteren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Azerbaycan'a yönelik saldırılarına bir yenisini ekleyen Ermenistan, bölgede barışın ve huzurun önündeki en büyük tehdit olduğunu bir kere daha göstermiştir. Türk Milleti her zaman olduğu gibi bugün de tüm imkanlarıyla Azerbaycanlı kardeşlerinin yanındadır" dedi.
Gelişmeleri SuperHaber YouTube Koordinatörü Barış Özkan’a değerlendiren Metehan Demir, "Azerbaycan, Türkiye için dost ülke değil, kardeşi ülkedir. İki dost değil, iki kardeşten ve tek miletten bahsetmek mümkündür. Bakıldığı zaman 1992’de önce Rus kuvvetlerinin desteği ile Ermenistan, önce Hocalı’yı daha sonra da bütün Dağlık Karabağı’ı işgal etmişti. Rus desteği ile başlayan daha sonra perde arkası Fransa’nın da desteğinin hiç eksik olmadığı bu işgal hareketinde Ermenistan’ın Dağlık Karabağ bölgesi batı basınında sorunlu bölge olarak tanımlanıyor. Buradaki algının ne kadar kötü niyetle başladığına dikkat etmek lazım. Uluslararası haber ajanslarında, Azerbaycan’ın bu saldırıyı başlattığı yönünde kabul edilemez çok alçakça bir iftira algı kampanyası da var, bu bir psikolojik harekat. Sonuç olarak o bölgede her şey çok açık. Dağlık Karabağ bölgesi tamamen Ermenistan işgal altındaki Azerbaycan toprağıdır. Temmuz ayında da yine Doğu Akdeniz gerginliğimiz devam ederken Ermenistan bir anda Tovuz bölgesine Dağlık Karabağ’ın haricinde içinde enerji kaynaklarının olduğu, stratejik bölümlere sahip bölgelere saldırmıştı. Bu ikinci oluyor. Zamanlamaya dikkat çekersek tam da Türk-Yunan gerginliğinin bitti diye konuşulduğu ve yeni müzakerelerin başladığı süreçte. Yunanistan'ın nöbet teslimini Ermenistan aldı. Bu Türkiye’nin enerjisinin ve gücünün bir şekilde başka alanlarda dağıtılır tutulması demek. Çünkü Türkiye’nin Ermenistan hassasiyeti biliniyor. Bu zamanlama Ermenistan’ın 1992'den beri uzunca bir süredir bu bölgeye işgalle ilgili düşmanlığı ve kafasında hazırladığı kirli planları var. Buradan kesinlikle Ermenistan halkına dönük bir düşmanlık kampanyası, Ermeni vatandaşlara yönelik bir kampanyaya dönüştürülmesine izin vermemek lazım. Ermenistan yönetimi, hala Ermeni cephelerinin ruhunu üzerinde taşıyan, saldırgan tutumlarını devam ettiren bir politikanın uzantısı. Yurt dışındaki diplomatlarımızın şehit edilmesi ve katledilme meselesi Türkiye’nin hala hafızasında. Türkiye Cumhuriyeti’nin yurt dışında görev yapan ve Ermeni çetelerince, terör örgütlerinde katledilen diplomatları saygı saygı ve rahmetle bir kere daha analım. Biz hep Ermenistan’a, Libya’ya ve Suriye’ye dikkat çekiyorduk. Dün yine Suriye’de harekat bölgelerimize bir saldırı meydana geldi. Libya’da Serrac ‘Ben bırakayım görevi’ demeye başladı. Biz Türk-Yunan gerginliğiyle uğraşırken, Doğu Akdeniz’de yükselen tansiyonla mücadele verirken, bir baktık ki buralarda yeni hareketler başlıyor. Yunanistan ile başlayan, Ermenistan'ın nöbeti almasıyla tekrar Türkiye’nin gücünün dağıtılması açısından devralıyor gibi geliyor bana. Bunun şüphesiz başka gerekçeleri de var. Tamamını buna bağlamak aceleci ve stratejik bir hata olur. Türkiye’nin bir haftadan beri buradaki hareketliliği izlediği ve bununla ilgili Nahçıvan’da yaptığı askeri tatbikata dair hiçbir şeyin tesadüfi olmadığı ve bu izlemeden de öte Türkiye’nin o bölgede bu konuda gerektiğinde müdahale edebilecek kat saysına ulaşmış alt yapısının tamamlandığını özellikle belirtmek istiyorum. Türkiye birkaç gündür Ermenistan’ın PKK terör örgütüyle iş birliği var da, bir süreden beri PKK’nın bu konuda bazı uzman terörist isimlerin Ermenistan’a kaydırıldığı ve o bölgenin sınırlarında bazı çalışmalar ve girişimlerde bulunduğu da gelen haberler arasındaydı. Bu haberlerden 2-3 gün sonrasında bu tip bir saldırının gerçekleşmesi şaşırtıcı aktörlerin yan yana olmadığını görmek açısından da dikkat çekici. PKK terör örgütü ve Ermenistan’ın bu işgalci zihniyetinin beraber hareket etmesine yönelik. Onlar bu konuşma dilinin hangi dilden olacağını kendileri seçecek. Bu Türkiye’nin uyguladığı bir tehdit değil. Türkiye sadece barışçıl bir amaçla yaşıyor." ifadelerini kullandı.
Metehan Demir’in açıklamalarının tamamını SuperHaber YouTube kanalında izleyebilirsiniz…
YOUTUBE KANALIMIZA ABONE OLMAYI UNUTMAYIN!