Mevduat faizleri yükselecek mi? Genel müdürler konuştu

Kredi ve mevduatlarda yapılan düzenlemelerle faiz oranlarının Merkez Bankası faizinden ayrışması sürerken, bankalarda yılsonu ve düzenlemelerin etkileri mevduatlarda da görülmeye başlandı. Bu konuda banka yöneticilerinin açıklamaları ise farklılaşmaya başladı. İşte detaylar...

Dev bankaların üst düzey yöneticileri, ekonomi politikalarında değişim vurgusu yapmaya devam ederken, finansmana erişim sıkıntılarını da dile getirmekten çekinmiyor.
Geçen yıl bu zamanlarda piyasalardaki hareketlilik yaşanırken, Aralık ayı sonunda dövize karşı açıklanan KKM'nin mevduatlara katkısı yadsınamaz olsa da tablonun tamamında farklılaşma görülmüştü.

2021 Eylül sonunda başlayan faiz indirimleriyle mevduat faizlerinde de görülen düşüş, Aralık ayına gelindiğinde yıl sonunda hem bankalar kaynaklı hem de piyasalardaki ayrışmayla yükseliş trendine girmişti. Yeni yılda KKM ürünü ve akabinde yaşanan düzenlemelerle mevduat faizlerinde yeniden bir oynaklık görülmüştü. 
2022 sonuna yaklaşırken, Merkez Bankası’nın son düzenlemesinin bankalarda TL mevduatlarda belli alt sınırlar gerektirmesi ve yine yılsonu olması nedeniyle mevduat faizleri yeniden bir yükseliş ivmesi gösterdi.
Toplam TL mevduatlarda yılbaşından bu yana artış görülürken, mevduat faizlerinin de son 1 yıldır TCMB fonlamasının üzerinde kaldığı görülüyor.

TÜFE'nin yüzde 85,51 olduğu ortamda negatif faizin yüksek olduğu bir gerçek olarak karşımızda duruyor.

Diğer yandan mevduata yönelişte de son 3 yıla baktığımızda KKM'nin de etkisi olmakla birlikte artışın hızlandığı da görülüyor.

Bunların yanında bankalarda 100 bin TL'ye 1 aylık mevduat faizlerinin ortalama yüzde 23 gibi bir oranda olduğu da görülüyor.
TCMB son düzenlemesinde TL mevduatı, tüm mevduatlara oranla düşük kalan bankalara zorunlu karşılıklarda komisyon oranını artırdı.

TCMB’den bankalara gönderilen yazıda TL mevduat/katılım payı oranı yüzde 50’nin altında kalan bankalar 2023 itibarıyla zorunlu karşılıklarına uygulanan komisyon oranı yüzde 3'ten yüzde 8'e çıktı.
İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, kendi bankalarının bu oranı yakalamaya çalışmayacağını açıkladı.

Nasıl Bir Ekonomi’deki habere göre, Aran, bunun sonuçlarına da katlanacaklarını vurguladı. 
Bu uygulamanın sektörde sıkıntı yaratacağını düşündüklerini belirten Aran, yüzde 50 TL mevduat oranı hedefini çalışanlarına da vermediklerinin altını çizerken, ülke için de yararlı olduğunu düşünmediklerini söyledi.
Hakan Aran, geçen ay yaptığı bir konuşmada Merkez Bankası’nın düzenlemelerini eleştirmiş, bu uygulamaların bankaları riske açık hale getirdiğini vurgulamıştı.

Aran bir kez daha sözlerini arkasında durduğunu vurgularken, finansman sıkıntısının da halen sürdüğünü belirterek, 'Serbest piyasa dinamiklerinden uzaklaşmaya başladığınızda aşırı regülasyon kaçınılmaz oluyor. Belirsizlik ve regülasyon birbirini doğuran bir şey. Piyasanın kendi denge mekanizmaları var. O dengeleme mekanizmaları doğal ortamında işler. Onu bozduğunuz zaman o mekanizmalar devreye girmediği için sizin her seferinde regülasyonla ve müdahaleyle o dengeyi sağlamanız lazım. Bir şeyin doğal olanıyla insan eliyle yapılanı arasındaki efor tartışılmaz. Şimdi o efor için enerji harcıyoruz. Bu da çok da bir şey kazandırmıyor' ifadelerini kullandı.
DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş ise yaptığı konuşmada, enflasyon vurgusu yaparak, "Enflasyon sizin bütün varlığınızı yiyip bitiriyor. En büyük düşman enflasyondur" dedi.

Ekonomi politikalarının etkilerine dair Ateş, iki amaç olduğunu düşündüğünü belirterek bunların büyüme ve istihdam olduğunu söyledi. Seçime gidilen bir süreçte istihdamın azalmaması, büyümenin de sürdürülebilmesinin önemli olduğunu söylerken, Türkiye'nin büyümede yine dünyada ön sıralarda olacağını da düşündüğünü ekledi. 
Makro ekonomik verilere değinen Ateş, cari açık tarafında 'biraz problem olduğunu' da söyledi. Rezerv konusunun makroihtiyati tedbirlerle büyük ölçüde çözüldüğünü, ancak enflasyonun bu kadar yüksek seyrettiği bir ortamda, para piyasalarında düşük faizin sürdürülebilir olmasını çok zor olduğunu da vurguladı.
Faiz oranında tek hane olmaktan öte gerçek anlamda enflasyonun tek hane olmasının önemli olduğunu söyleyen Ateş, geçmişe atıfla, enflasyonun baz etkisiyle yüzde 40-50'lere düşebileceğini ama yapışkan olabileceğini söyledi.
Ateş, enflasyonda 80'li ve 90'lı yılları örnek vererek şunları söyledi:
Fukaralaştık, yatırımlar geriledi, hiçbir altyapı yapılamadı. Enflasyon sizin bütün varlığınızı yiyip bitiriyor. En büyük düşman enflasyondur.
Denizbank Genel Müdürü Ateş, mevduat faizlerindeki yükseliş eğilimi için de kendilerinin de mudiyi kaçırmak istemediğini belirtirken, 'Ortodoks, bilinen ekonomi tarzına dönüşün gelmesini bekleyeceğiz” diye de ekledi. 
Ateş, finansmana erişimde özellikle kurumsal ticari firmaların krediye erişiminin zorlaştığını açıkladı.

Son 24 saatte 3 şüpheli paket alarmı: O ülke alarma geçti! Bakan Kacır'ın konvoyunda kaza: Ölü ve çok sayıda yaralılar var! Erzurum'da korkunç kaza: Takla atan araçta 1 ölü, 3 yaralı...
Sonraki Haber