Miğferli dayaktan ölümde flaş gelişme... Gerçekler ortaya çıktı!

Bursa’nın Gemlik ilçesindeki Köpek Üretim ve Eğitim Taburu’nda Başçavuş Osman Hancı tarafından, nöbet sırasında cep telefonuyla konuştuğu için er Gökhan Kılıç’ın başına miğferle vurarak, ölümüne yol açmasına ilişkin soruşturmada, ilk gün gerçek dışı ifadelerin verildiği ortaya çıktı. Kılıç’ın yaralandığı an yanında bulunan tanık er, “Korktuğum ve çekindiğim için söylemedim” dedi. Tanık erin ertesi sabah ek ifade ile gerçeği anlatması üzerine Başçavuş Hancı’nın da ifadesini değiştirdiği ve bu kez “Başına dokundurdum” dediği anlaşıldı.

Hürriyet'ten İsmail Saymaz'ın haberine göre; er Kılıç’ın ölümüne ilişkin soruşturmayı yürüten Gemlik Cumhuriyet Başsavcılığı, taburdaki subay ve erbaşların ifadesini aldı. Tabur Komutanı Mustafa Savaşçı, ilk başta kendisine “Nöbette bir asker düşüp yaralandı” diye bilgi verildiğini ve Kılıç’ı hastaneye kaldırdıklarını anlattı. Gece Kılıç’ın Ailesi’nin hastaneye geldiğini ifade eden Savaşçı, ertesi sabah Hancı’nın hastanede aileye “Geçmiş olsun” dediğini belirtti. Bu sırada Hancı’nın aileye, bilinenden farklı şekilde olayı anlattığını belirten Savaşçı, şunları söyledi: “Gökhan’ı telefonda konuşurken gördüğünü, erin panikle telaş yaptığını, tüfeğin ucundaki kompozit başlığı hafifçe kafasına dokundurup uyardığını, dönüp baktığında Gökhan’ın düşmüş olduğunu, nasıl düştüğünü görmediğini anlattı.”

Tabura dönünce tanık er Ahmet Kızılcan’ı çağırıp olayı anlattırdığını kaydeden Savaşçı “Er bana, Osman başçavuş gittikten sonra Gökhan’ın ‘Kompozit başlıkla kafama vurdu’ dediğini anlattı. Bu anlatımdan sonra işin adli boyutu olabilir diyerek, nöbetçi savcıya haber verildi. O ana kadar askerin nöbette düşmesi sonucu yaralandığını biliyorduk” dedi.

"KÖTÜ OLACAĞINI DÜŞÜNMEMİŞTİM!"

Yarbay Kadir Çelik, ifadesinde, Kılıç’ın yaralandığı gece tanık er Kızılcan ve Başçavuş Hancı’nın ifadesini aldıklarını belirterek, “Geceki ifadelerde hiçbir asker bize Osman başçavuşun kompozit başlıkla vurduğununa ilişkin birşey söylemedi” dedi. Ertesi gün Kızılcan ve Hancı’nın ifade değiştirmek amacıyla geldiğini anlatarak, şöyle devam etti: “Kızılcan ikinci ifadesinde, olay yerinden Hancı gittikten sonra Gökhan’ın ‘Başçavuş kompozit başlıkla kafama vurdu’ dediğini ifade etti. Ben kendisine ‘Neden akşam söylemedin? Sana baskı mı var?’ diye sordum. ‘Böyle bir baskı yok’ dedi. Sonrasında Hancı’nın ek ifadesini aldık. O da askeri telefonla konuşurken gördüğünü, başlığının başında olmadığını, silahın ucunda olduğunu, uyarı maksadıyla kafasına dokundurduğunu beyan etti. Başçavuşa ‘Neden ifadeni değiştiriyorsun? Er Kızılcan ifadesini değiştirmek istediği için mi’ diye sordum. O da ‘Zaten değiştirecektim, onunla ilgisi yok’ dedi.”

Er Kızılcan da tekrar dinlendi. Çekindiği ve korktuğu için ilk ifadesinde olayı anlatmadığını belirten Kızılcan, “Gökhan’ın kötü olacağını düşünmemiştim. Olayın ciddi olacağını anlayınca ertesi gün ‘İfademe ekleme yapmak istiyorum’ dedim” şeklinde konuştu. Kızılcan, Hancı’nın savunduğunun aksine, nöbette başlıklarının silahın ucunda değil, kafalarında olduğunu kaydetti.

Kılıç Ailesi’nin avukatı Mustafa Göktürk Karaca, “Komutanların hatadan dönmüş olması sevindiricidir. Ancak bu hataya baştan meydan vermeleri başlı başına bir skandal. Artık davanın açılıp failin ceza almasını istiyoruz” dedi.