Mikro depremler makro depremin öncüsü olabilir mi?
'ZEMİNİN DEPREMİ BÜYÜTME ETKİSİ'
Prof. Dr. Pampal, depremin bu kadar hasar vermesinin başlıca nedeninin depremin büyüklüğü, boşalan enerjinin büyüklüğü olduğunu vurguladı. Pampal, "Yaklaşık 20 bin kişinin hayatını kaybettiği 19 Ağustos depreminden 8-10 kat daha büyük. 9 saat sonra Elbistan civarında 7.6’lık ikinci deprem tam tüy dikti, sildi süpürdü. Bu 2 depremi biraz daha derinlemesine incelersek; depremler çok sığ, Marmara depremine göre yarı yarıya daha sığ, yüzeye daha yakın bir kırılma oldu, yapılar devrilmedi göçtü. Altan dalgalar vurunca bina neredeyse yukarıya doğru uçar, kalkar ve yeniden düşer, bina göçer. Üst merkezden uzaklaştıktan sonra yapılar devrilir, deprem kuvveti bu defa yanal olarak gelir. Hasarı etkileyen en önemli faktör depremin büyük olmasının yanında zeminin depremi büyütme etkisi 3 kata kadar büyütüyor ve buna yapı dayanmıyor, hele bizim gibi kötü yapılmış yapılar asla dayanmıyor. Bu yerleşim alanlarımızın neredeyse tamamı alüvyon zeminler üzerine kurulmuş ve ağır yapılardan oluşuyor, betonarme çok katlı. Depremde hissedilen şiddet 7.7, 7.6 değil, bunu 3 ile çarpın" diye konuştu.