Milli Orduya geçiş Pentagon'u yay gibi gerdi!
Türkiye'nin milli orduya geçiş aşamasında ortaya koyduğu etkili politika başta ABD ve Pentagon'u rahatsız etti. Amerikalı düşünce kuruluşları Türkiye'nin her fırsatta içeride ve dışarıda mücadelye ettiği terör örgütleri FETÖ ve PKK/PYD'yi görmezden gelerek zaman zaman gerilen ABD ilişkilerinde Türkiye'yi suçladı. Türkiye'nin milli orduya geçiş aşamasında kurduğu Milli Savunma Üniversitesi Amerika'ya kurmay subay ve subay göndermiyor.
ABD’de Pentagon için RAND Corporation adlı düşünce kuruluşununun Türkiye-ABD ilişkileri hakkında yeni bir rapor gündeme bomba gibi düştü. Söz konusu raporda 'ABD’nin gelecek süreçte izlemesi gereken Türkiye politikası' açık ve net bir şekilde maddelendirildi. “Türkiye’nin milliyetçi rotası ABD-Türkiye ilişkilerini nasıl etkiliyor” başlıklı yeni raporda Türkiye’nin doğrudan mücadele içerisinde olduğu terör örgütleri FETÖ ve PKK/PYD-YPG ile yakın ilişkileri görmezden gelinerek iki ülke arasındaki gerilimin sebebi olarak bizzat Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisi gösterildi.
Raporun “tavsiyeler” kısmında, ABD’nin izlemesi gereken 6 madde sıralandı. Söz konusu maddelerde, Türkiye’de “demokratik muhalefetle” çalışılacağı, Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın artan önemine dikkat edileceği ve Millî Savunma Üniversitesi’nin müfredatına müdahil olunmaya çalışılacağına ilişkin maddeler dikkat çekti.
Raporda birbirinden ilgiç ayrıntılar yer aldı. İşte o rapordan ilgi çekici maddeler;
- ABD, son yıllarda yaşanan yıkıcı gelişmelere karşın, Türkiye’yle ilişkileri bağlamında uzun vadeli bir stratejiye ihtiyaç duymaktadır. Türkiye’de “demokratik bir muhalefet yükselip de Türkiye’nin iş birliğine yatkın bir müttefik ve hem küresel hem de bölgesel anlamda güvenilir bir ortak olma rolünü yeniden tesis ederse” stratejik ortaklık yeniden inşa edilebilir.
- Suriye sahasındaki farklılıkların ortadan kaldırılması, ABD’nin Türk müttefikleri ve YPG’li ortaklarıyla diplomatik yakınlık kurmasını gerektiriyor.
- ABD ve NATO’nun Türk Silahlı Kuvvetleriyle askeri iş birlikleri, Rusya’nın Türkiye’deki etkisini dengelemeye yardımcı olacaktır.
- ABD’nin savunma politikalarını planlayan ekipler, başta İncirlik Hava Üssü olmak üzere ABD ve NATO’nun Türkiye’deki birçok pozisyonunu geçici ya da kalıcı olarak kaybetmesine hazır olmalıdır.
- Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın son dönemdeki artan önemi de göz önüne alınarak, ABD ile Türk askeri yönetimleri arasındaki diyaloğun derinleştirilmesi ve ABD-Türk Üst Düzey Savunma Grubu’nun yeniden tesis edilmesi için gerekli adımlar atılmalıdır.
- Türkiye’nin Millî Savunma Üniversitesi’nin müfredatının belirlenmesi noktasında pozisyon elde edilmeye çalışılmalı ve Türk askeriye öğrencilerinin ABD’deki okullara gönderilmesinin önü kapatılmamalıdır. Bu adımlar, ABD ve NATO ile sürdüreceği ikili ilişkileri güçlendirme noktasında Türk askeriyesinin gelecekte izleyeceği yol üzerinde oldukça etkili olacak ve ülkedeki asker-sivil ilişkilerinin geliştirilmesine yardımcı olacaktır.