Narin davasında sona gelindi! Mahkeme Başkanı: Bu gece duruşma bitecek ve kararımızı açıklayacağız
"HEPİNİZ AHİRETTE YANACAKSINIZ"
Enes Güran ifadesine şöyle devam etti:"Bugün Nevzat Bahtiyar’ın avukatını dinlediğimiz zaman anneme bakıp elini sallıyor. Nevzat Bahtiyar tahliye olmayacak. Nevzat Bahtiyar’ın tahliyesini istiyorlar. Böyle bir vicdansız kardeşimin üstüne 3 büyük taş bırakıyor. Bundan neler beklenmez ki. Kızı nereye gömdüğünü biliyor ama ilk günden beri işe gidiyor. Nevzat’ın oğlu her gece camideydi, bizimleydi. Sizler kafanızda bir şey uydurmuşunuz ya olacak ya bu olacak. İnsanlar diyor ki Güran ailesi. Bu kimin suçu, savcıların suçu. Eğer müebbet yiyeceksem burada kralının yüzüne konuşurum. Psikolojimi bozdular, kimsenin yüzüne bakmak istemiyorum. Cezaevinde adam gelip ismimi soruyor. Gardiyanlar Azat demişler. Bende öyle diyorum. Bizi katil diye söyleyenler basın ve savcılardır. Bugün her şeyi yapan biziz, suçlananda biziz. Benim namusumu şerefimi konuşanların şerefi yoktur. Ne hakkınız var namusumu konuşuyorsunuz. Bugün suçsuz dışarı çıksak ne diyeceksiniz. 38 değil 40, 70 sene yatsam ahirette ne diyeceksiniz. 14 sayfalık iddianamede bir şey görmüyorum. Bu mahkeme bu adamı konuşmayacağım. Ama bir dahaki mahkemede çok şey konuşacağım. Sen kızından anlarsın. “F” diyorum sen anlarsın. 7 sülalende biliyor. (Bunun üzerine Nevzat şerefsizlik yapma deyip ayağa kalktı.) Bugün o köyde çok şey var. O köye baktığınız zaman çok güzel şeyler zannetmeyin. Nevzat Bahtiyar ile iligli bazı konularda şahitlerim var anlatacaklarımla şok olacaksınız. Gerçekleri elbet konuşacağım. Üstüne atılan hiçbir iftirayı kabul etmiyorum. Keşke Enes bilseydi bir şeyi de hepsini öldürseydi. Bugün namusum şerefim üzerine yaşarım. Erkek kanı varsa gelin sizde konuşun. İl jandarmada bana karı diyordunuz ya, erkekseniz siz de konuşun. Hakimim keşke bilseydim hepsinin kafasına sıkardım. Bir ablam vardı hiç görmedim birde bacım vardı. Adalet dediğiniz zaman somut delil olması lazım. Siz o 400 tarlanın nasıl kazanıldığını bilmiyorsunuz. Bir elbiseyi bir ay giyiyordum. Tarlalar sizin olsun. Herkese 350 dönüm düştü. Kardeşimin cenaze namazını cezaevinde kıldım. Hepiniz ahirette yanacaksınız. Bende yanacağım hatasız kul olmaz. Ama bu konu için yoktur. Suçsuzum, hiçbir suçu kesinlikle kabul etmiyorum. Keşke görseydim de hepsini öldürseydim. Kendimi de öldürürdüm. Keşke bazıları da bu duruma gelmeseydi. Her şey ortaya çıktığında anlayacaksınız. Hak hukuk dediğiniz zaman elinizde somut delil olması lazım. Diyeceğim bu kadar.’’