Nedim Şener: Görmek istiyorlarsa aynaya baksınlar!
SuperHaber programcısı Nedim Şener, Hürriyet'teki köşe yazısında PKK tarafından katledilen 13 vatandaşımız ve HDP'li vekillerin bu acı olay sonrasında yaptığı provokatif paylaşımları yazdı. HDP'li Hüda Kaya ve Ömer Faruk Gergerlioğlu'nun tweetlerinde 'esir' sözcüğünü kullanmalarına tepki gösteren Şener, "Eğer “esir” görmek istiyorlarsa aynaya baksınlar. Çünkü PKK’nın elinde asıl esir olan HDP’dir, Hüda Kaya’dır, Gergerlioğlu’dur, HDP milletvekilleridir." dedi.
Terör örgütü PKK’nın stratejik noktalarından Gara’ya düzenlenen Pençe Kartal-2 Harekatı sona erdi. Harekat kapsamında 48 terörist ölü, 2’si sağ ele geçirildi. PKK’nın alçak saldırısı sonucu 13 masum vatandaş şehit oldu.
Acı olayı Hürriyet'teki köşe yazısında kaleme alan SuperHaber programcısı Nedim Şener, "Şehitlerimizin mekânı cennet olsun, ailelerinin ve milletimizin başı sağ olsun. Elbette ne onlar, ne alçak terör örgütü PKK’nın yaptıkları unutulmayacak. İşin acı ve dayanılmaz tarafı, terörist PKK’nın siyasi kolu ve sözcüsü HDP milletvekillerinin yaptıkları açıklamalar oldu." ifadesini kullandı.
HDP'li isimlerim acımıza acı kattığının altını çizen Şener, 'Terörist PKK’nın elindeki ‘esir’: HDP' başlıklı yazısını şöyle sürdürdü:
"Hele HDP milletvekilleri Hüda Kaya ile Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun zehirli dilleriyle sosyal medyadan yaydıkları mesajlar unutulacak gibi değil.
Terörist FETÖ ve PKK’lıların sözcülüğünü elden bırakmayan Ömer Faruk Gergerlioğlu şu mesajı paylaştı:
“PKK elindeki esir askerlerin yakınları 2.5 sene önce bana başvurmuştu. Sağ salim dönüşleri için yardım istemişlerdi. Bir barış ortamı olsa belki o insanlar hayatta olurdu. Barış, hayat için her şeyi yapardım ama devlet yetkilileri böyle bir şeyi hiç düşünmedi, adım atmadı.”
PKK sözcüsü HDP milletvekili Hüda Kaya da sosyal medya hesabından şunları yazdı:
“Hakikatler bu kadar mı çarpıtılır?
Bu esir askerlerimizin aileleri defalarca bizleri ziyarete geldiler, partilerle görüştüler.
Biz #barış dedikçe saldırdılar.
Esir kampını TR bombaladı ve öldükleri anlaşılınca durdular.
#Savaş tezkerelerine evet diyenler şimdi ağıt yakıyor.”
Hale bakın: Kirli dillerinden “esir”, “esir kampı”, “barış” kelimeleri düşmüyor. PKK’ya “terör örgütü” diyemeyen her iki milletvekilinin terör örgütünün kaçırdığı siviller için kullandığı kelime “esir”.
Her ikisinin de kaçırılan ve sonra da başlarından vurularak katledilen sivillerin şehit edilmesiyle ilgili olarak suçladıkları ise terör örgütü PKK değil, devlet oldu. PKK’nın yayın organları da katlettikleri insanlarımızla ilgili olarak benzeri açıklamaları yaptılar.
Onlar terörist, peki milletvekilleri neden böyle yapıyorlar? Kaçırılmış sivil insanlarımızla ilgili “esir” kelimesini nasıl kullanabiliyorlar?
Bunun hak, hukuk, insan haklarıyla ilgisi var mı? Hiçbir meşruiyeti olmayan, Türk-Kürt ayırmadan masum sivilleri de katleden terör örgütü PKK, bu hakkı nereden alıyor? İşin ilginci, bu milletvekillerinin ancak PKK’lı teröristlerin kullanacağı bu dili kullanmaya hakları var mı? Elbette yok, HDP yönetimi başta olmak üzere PKK’nın siyasi sözcülüğünü yapan bu milletvekilleri işlenen bu insanlık suçunun ortaklarıdır bana göre.
Eğer “esir” görmek istiyorlarsa aynaya baksınlar. Çünkü PKK’nın elinde asıl esir olan HDP’dir, Hüda Kaya’dır, Gergerlioğlu’dur, HDP milletvekilleridir.
Bir de utanmadan kaçırılan insanlarla ilgili devletin PKK ile pazarlık yapmamasını eleştiriyorlar. Utanmadan aracılık yapmak istediklerini itiraf ediyorlar. Terör örgütü ile “pazarlıktan” ve “barıştan” söz ediyorlar.
Sadece bunlar mı? PKK’nın “esiri” olmuş onların sözcülüğünü yapan sözde gazetecilerle yıllardır PKK’nın elinde olan sivilleri gündeme getirip, terör örgütü ile pazarlık yapılmasını istiyorlardı.
Ama artık maskeleri düştü. Silahsız sivilleri başlarından vurarak şehit eden PKK gibi onların sözcüleri de kendilerini gizleyemiyorlar. PKK gibi, PKK’nın elinde “esir” olan siyasetçiler için de onların propagandasını yapan sözde gazeteciler için de yolun sonuna gelindi.