Nilgün Bodur kimdir? Kitabı alıntı mı? Anne Frank'ın Hatıra Defteri nedir?
Anne Frank'ın Hatıra Defteri'nden alıntı cümlelerin olduğu iddia edilen "Sen Gittin Ya Ben Çok Güzelleştim" kitabının yazarı Nilgün Bodur, sosyal medya gündemine oturdu. Nilgün Bodur kimdir? Kitabı alıntı mı? Anne Frank'ın Hatıra Defteri nedir? Ne iş yapıyor? Sözleri ne? Soruların yanıtlarını haberimizde topladık.
'Sen Gittin Ya Ben Çok Güzelleştim' kitabının yazarı, sosyal medya fenonemi Nilgün Bodur, kitabının alıntı olduğu suçlamalarıyla karşı karşıya kaldı. Kitabındaki metinlerin Anne Frank'ın Hatıra Defteri kitabından alıntı olduğu iddiaları sosyal medyada büyük yankı bulan Nilgün Bodur kimdir? Kitabı alıntı mı? Anne Frank'ın Hatıra Defteri nedir? Ne iş yapıyor? Sözleri ne? Detaylar haberimizde...
NİLGÜN BODUR KİMDİR?
Nilgün Bodur 19 Kasım 1974 tarihinde İstanbul’da dünyaya geldi. 12 yaşında kek satarak Avusturya Lisesi’nde okudu. "Sıradaki Teşekkürüm Bana Yalnış Yapanlara", "Sen Gittin Ya Ben Çok Güzelleştim" adlı iki kitabı bulunuyor.
20 yıl boyunca dünya markaları için kurumsal iletişim yöneticiliği yaptı. Hayatı boyunca kurumsal iletişim sektöründe faaliyet gösteren Nilgün Bodur, kendi mesleğimde de bilinen biri. Nilgün Bodur. 40'ından sonra kendine yeni bir hayat icat etti, sonra da o hayatı inşa etti. Nilgün Bodur, verdiği bir röportajda hayatının nasıl değiştiğini şu sözlerle anlatmıştı: Sabah 5’te kalk, gece 11’de gel şeklinde inanılmaz yoğun bir tempom vardı. Hayat benim için çok değerli. Bir gün “Ben 40 yaşına gelince bu işleri bırakacağım. Allah bana bir kapı açsın” dedim. Ve ben bir ara boşandım. Bahçeşehir’de 20’nci katta oturuyordum. Boşandığımda kıştı. Kış aylarında boşanmamak gerekiyor. Çok sıkıcı. Ayrıldığım eşim kanserdi. 5 sene tedavisi sürdü. O kanserken ben ona sağlıklı yemekler yapıyordum. Ama her şeyi sadece onun için yapıyordum.
ANNE FRANK'IN HATIRA DEFTERİ NEDİR?
Anne Frank 12 Haziran 1942 ile 1 Ağustos 1944 arasında günlük tutmuştur. Mektupları, radyoda sürgün olan Kültür ve Bilim Bakanı Bolkestein'in konuşmasını dinleyene kadar sadece kendine yazdı .Bolkestein, savaştan sonra Hollanda halkının Almanlardan gördüğü zulme şahitlik eden tüm belgelerin toplanıp yayınlanması gerektiğini söylüyordu. Örnek olarak da günlükleri veriyordu. Bu sözler Anne Frank'ı çok etkiledi ve savaştan sonra bir kitap çıkarmaya karar verdi. Günlükleri bu kitap için temel olacaktı.
Anne Frank Bergen Belsen kampında 1945 yılının Mart ayında 15 yaşında öldü. Aileden hayatta kalan tek kişi olan Otto Frank onun günlüğünü yayınladı. Anne Frank'ın Hatıra Defteri o zamandan beri dünyada en çok okunan kitaplardan biri oldu. Otuzun üzerinde dile çevrildi ve 16 milyon adet satıldı.
KİTABI ANNE FRANK GÜNCESİ'NDEN ALINTI MI?'
Molatik yazarı "Mayk Şişman", Nilgün Bodur'un"Sen Gittin ya Ben Çok Güzelleştim" adlı kitabının Anne Frank güncesinden alıntı iddialarını haberleştirdi:
Nilgün Bodur'un kitabında Anne Frank'in güncesinden alıntı mı var?
Kitap satışı yapan internet sitelerinden birini açın. Ya da bir kitapçıyı ziyaret edin. Muhakkak karşınıza 'Sen Gittin Ya Ben Çok Güzelleştim' adlı bir kitap çıkacak. Yazarı Nilgün Bodur. Kapağında da yine yazarın kendisi var. Sosyal medyada son günlerde de sıkça konuşuluyor.
Twitter'da bir paylaşım dönüyor bu ara: "Ölüler yaşayanlardan daha çok çiçek alır çünkü pişmanlık minnetten daha güçlüdür" Anne Frank...
Bunun yanına Nilgün Bodur'un 'Sen Gittin Ya Ben Çok Güzelleştim' kitabının 226'ncı sayfası eklenmiş durumda.
Peki Nilgün Bodur'un kitabının 226'ncı sayfasında hangi yazı var?
"Unutmayın ölüler her zaman yaşayanlardan daha fazla çiçek alır. Çünkü pişmanlık minnetten daha çok acıtır."
Diyelim Twitter'da geziniyorsunuz. Ve bu popüler paylaşıma denk geldiniz. Ne düşünürsünüz? "Yahu kadın ne biçim de çalmış, intihal resmen bu!" demez misiniz?
Neden böyle düşünürsünüz? Çünkü Nilgün Bodur'un kitabının kapağında kendi fotoğrafı var. Kitabın konusu da, aşk ve ilişkiler.
"Kadın aslında popüler olmak istiyor" diye düşünürsünüz. "Kesin çalmıştır yaaa" dersiniz.
Çünkü Nilgün Bodur tanıtım kısmında biraz fazla 'ticari' takılıyor. Dolayısıyla ön yargılara kurban gitmesi olası.
Bodur'un kitabına şöyle bir göz atarsanız, ki atmışlığım var; Linkedin'ler, Selfie'ler havada uçuşuyor. Hedefi çağdaş/güncel edebiyattan ziyade sosyal medya kullanıcıları. Az cümle, çok aforizma anneciğim!
Tüm cümleler sloganvari, tüm cümleler yazın hit şarkısı tadında...
Peki ya Anne Frank'in kitabını okuyan var mı?
Merakınızı gidereyim, ben okudum. Yıllar önce de okudum, bu tweet'ten sonra bir kez daha okudum. Can Yücel çevirisiyle Türkçeye kazandırılan kitapta, tweet'te iddia edilen o lafa rastlayamadım.
Geriye ne kalıyor? "Acaba kadın hakkında karalama kampanyası mı başlatıldı?"lar kalıyor tabii ki.
İkinci Dünya Savaşı'nın sembollerinden Anne Frank'in 'Anne Frank'in Hatıra Defteri' adlı kitabında bu lafa rastlamıyorsunuz.
Ama internette bu laf Anne Frank'e mal edilmiş. Hem de yıllardan beri!
Tıpkı "X y z... (Can Yücel)" cümlelerinin birçoğunun aslında Can Yücel'e ait olmaması ama Facebook'ta elden elde dolaşması gibi...
Birileri bir cümle ediyor, o cümle birilerine mal ediliyor. Ama kitabı açıp okuyan yok!
Diliyoruz intihal yerine böyle bir şey söz konusudur. Ki bunu dilemek de beraberinde ne kadar okumadığımızın kanıtı! Yani vaziyet, her türlü fena...