Nilüfer: Aşık olup bir mememi daha kaybedemem

Ünlü şarkıcı Nilüfer Hürriyet'ten Cengiz Semercioğlu'na konuştu. Nilüfer, '' Âşık olup öteki mememi de kaybetmek istemiyorum, bir tane yeter. '' dedi.

İşte Nilüfer'in Cengiz Semercioğlu'na verdiği röportaj;

Ağustosu da bitirdik, sonbahar geliyor. Nasıl geçti bu yaz?

- Fırsat buldukça bolca Bodrum’a kaçtım. Güneş ve denize bayılıyorum. Hatta bu hafta tekrar Bodrum’a gideceğim. Yaz bitmesin istiyorum. Çünkü sıcağı çok seviyorum, kış aylarını sevmiyorum.

Bu yaz en çok sevindiğin ve üzüldüğün şey ne oldu?

- En çok Ayşe Nazlı’nın okula kabul edilmesine sevindim. Ama o yazdan önceydi. Üzüldüğüm şey ise köpeğim öldü. Kocaman Akbaş... 9 yaşındaydı... Allah başka dert vermesin, sağlığımız sıhhatimiz yerinde, güzel bir yaz oldu.

1-2 ay sürdü mü tatil?

- Yok toplamda çok fazla yapmadım. Bodrum’da 3 hafta kaldım. Ama ekim ayını da orada geçirmeyi düşünüyorum. O zaman dediğin süreye yaklaşırım herhalde...

Ayşe Nazlı nerede?

- O, şu an İngiltere’de. Bu sene orada üniversiteye başlayacak.

'DEMET AKALIN'I TAKDİR EDİYORUM'

Sertab Erener, geçtiğimiz günlerde “Atarlı giderli saçma şarkıları midem kaldırmıyor” dedi. Bu açıklamanın ardından gözler Demet Akalın, Hande Yener gibi ünlü popçulara döndü. Ne diyorsun Sertab’ın yorumuna?

- Bence öyle bir müzik türü de olmalı. Dünyanın her yerinde o tarz şarkılar var. Bu bir tercih meselesi... Ayrıca ben, Demet Akalın’ın başladığı noktadan bugüne kadar olan gelişimini, azmini ve çalışkanlığını da çok takdir ediyorum. Öte yandan müzik, sadece bu tür şarkılardan ibaret olmamalı. Maalesef uzun yıllardır bu tür şarkılar daha ön plana çıkarıldığı için biraz genç dinleyicinin zevki bu yöne kaydı.

Sen dinliyor musun bu tarzı?

- Dinlemiyorum... Sadece arabadayken radyoda denk gelirsem duyuyorum.

Sizin döneminizdeki şarkı sözleri daha naifti sanki...

- Her dönemin müziği farklı. 72 senesinde “Göreceksin Kendini” ya da İtalyan şarkıların Türkçelerini söylediğim zaman insanlar bunu keyifle dinliyorlardı. Öyle müzik dinleyicisi vardı. Ama iş, yavaş yavaş başka bir yere doğru kaydı. Artık ben bile ilk çıktığım dönemki gibi müzik yapamam. Tabii yine bir çizgim var ve kendimi bir kalite tutturmak zorunda hissediyorum.

'KİM ARAR SENİ DEDİK BİZ DE ZAMANINDA ATAR YAPTIK...'

Neden artık aşk şarkıları hep ‘atarlı giderli’... Günümüz aşkları mı ucuzladı yoksa eskisi gibi sözler mi yazılamıyor?

- Belki büyük şehirlerde aşklar ucuzlaşmış olabilir ama Türkiye’nin geneline baktığımızda öyle olduğunu düşünmüyorum. Aşk aşktır ya, ucuzlar mı? Bu kadar da değişmiş olamayız diye düşünüyorum. Sadece şimdiki şarkılar daha gerçekçi. Artık ‘Atarlı giderli’ diye bir kavram oluştu. Bunu da kim çıkardıysa, böyle bir kavram var mıydı eskiden?

Yoktu tabii...

- Bir ara bakkal şarkıları vardı. Şimdi o demode oldu, şimdi de ‘atarlı giderli’... Bu ne demek yani?

Sevgiliye posta koyuyor işte, müdanası yok...

- E biz de vaktiyle posta koyduk. “Kim arar seni kim arar” dedik... “Of aman aman”... “Oh ya oh ya” dedik... Atarsa biz de atar yaptık...


Yıllar önce meme kanserini atlattın... Her şey yolunda, bir sıkıntı yok değil mi artık?

- Yok, çok şükür, 7 sene filan oldu. Şimdi gayet sağlıklıyım.

“Keşke bu sağlık problemini kamuoyuna yansıtmadan yaşasaydım” diyor musun?

- Hayır, o zaman tedavi sürecinde hiç ortaya çıkmamam lazımdı. Üstelik bu hastalığı öğrendiğimde “13 Düet” albümünün çalışmalarını yapıyorduk. Çok yoğun bir yaz geçirmiştim, hastalığımı da yazın sonunda öğrendim. Kemoterapim bitince hemen stüdyoya girdim, hatta kafamda hâlâ saçlarım yoktu. Bir de kadınlara destek olmak istedim. Çünkü kanser tedavisinde saçları döküldüğü için birçok kadının çok üzüldüğünü biliyorum. Oysa bu durum beni üzmedi. Hatta güle oynaya saçlarımı kazıtmaya gittim.

Hiç estetik yaptırdın mı?

- Yüzümde sadece botoks var. Doktorum İsmail Kuran, beni çok iyi tanıyor, öyle abartı şeyler sevmediğimi bildiği için de çok minimal düzeyde dokunuşlar yapıyor. Onun dışında estetik operasyonum yok. Hiçbir zamanda olamayacak, çünkü korkuyorum. Hem ya başka biri olursam diye, hem de acısından korkuyorum.

Böyle devam edeceğim, sanki böyle gider. Biraz da kilo verdim.

Nasıl kilo verdin?

- Sadece yürüyüş yapıyorum. Bir de artık daha az yiyorum. Diyet konusunda acayip disiplinliyim. Diyetisyenim Nilüfer Bayram, ne verirse birebir uygularım.

Aşk hayatında neler oluyor?

- Aşk hayatım sıfır... Zaten olsa kesin duyarsınız. (Gülüyor) Benim aşk hayatım artık kızım, işim, kedilerim, bahçedeki çiçeklerim, domateslerim biberlerim. Benim aşklarım bunlar. Hayatımda bir erkek olmasını hayal bile edemiyorum.

Niye bu kadar katı konuşuyorsun?

- İstemiyorum.

Gençsin, güzelsin... Niye aşk olmasın ki?

- İçimde öyle bir istek yok. Yeniden o problemleri yaşamak istemiyorum. Kimseye dert laf anlatacak halim yok.

'KİMSEYİ ÇEKEMEM'
Yaş ilerleyince insanlar, “artık kimseyi çekemem” mi diyor?

- Evet, öyle kimseyi çekemem... Böyle o kadar huzurluyum ki. Ben seyahate gideyim, denize gireyim istiyorum.

Sevgilini al git...

- Yok, böyle iyi. Onları da yaptık, çok şükür Allah’a...

Ama aşk defterini erken kapatmışsın.

- Ne erkeni ayol? Tabii biri çıkar karşıma, ne oluyor derim. Allah göstermesin daha iflah olmam. Âşık olup öteki mememi de kaybetmek istemiyorum, bir tane yeter. (Gülüyor)

'MEMEMİN ALINMASINI VE SAÇIMIN DÖKÜLMESİNİ HİÇ UMURSAMADIM'

Alındıktan sonra ilk hissettiğin ne oldu?

- Kendimi hiç öyle görmedim, ameliyat sırasında geçici implant koyuyorlar.Zaten mememin alınmasını, saçlarımın dökülmesini hiç umursamadım. İlaçların bende yaratacağı yan etkilerden korktum. İlk kemoterapi seansında astım krizi yaşadım. İlaçlar da korkunç alerji yaptı. Bütün kollarım, ellerim pençe gibi oldu. Sürekli kaşınıyordum.Allah’tan 3 aylık kısa bir tedaviydi...

Manchester City - Tottenham Maçı Canlı Anlatım 2024 Sözleşmeli öğretmenlik atama sorgulama ekranı açıldı! 2024 Hakem Maaşları
Sonraki Haber