"Ölümlü Dünya 2" kadrosundan çok özel açıklama! Sektör ve film üzerine neler söylediler?
"TEKRAR SALONLARDA BİRLEŞECEĞİZ"
Vizyon takvimi sona erdikten sonra 'Ölümlü Dünya'nın gişesinin hakkının 585.145 değil, daha fazla olması gerektiğini düşünmüştüm. Film, gösterimden çıktıktan sonra fenomen olmuştu. O dönemlerde neler hissetmiştiniz. Siz de benim gibi düşünmüş müydünüz?
Ahmet Mümtaz Taylan... Uzun süredir çalıştığım için bu
benim başıma çok sık geliyor. Bazı filmlerin sevenleri sonradan
kulaktan kulağa dışarıda konuşmaya başlarlar. Vizyona yetişmez,
öyle talihsiz bir şekilde gösterimden kalkar ama biz zaten o
süreçte çok seven bir izleyici kitlesiyle karşılaştık. İzleyici
sayılarıyla çok ilgilenmiyoruz ama ben eninde - sonunda çok
seyredileceğini, sevileceğini, hep konuşulacağını biliyordum. Biz
‘Leyla ile Mecnun’a başladığımız zaman da kimse farkında değildi, 3
- 4 hafta sonra konuşulan bir iş oldu. Bazı işler böyle olur...
"Kısmeti arkadan geldi" diyelim ama ikinci filme bu defa birinci
filmin anonsuyla, gücüyle, sevilmesiyle, sevgisiyle başladığımız
için daha farklı olacağını düşünüyorum. Her ne kadar hem memleket
için hem sinema için hem de izleyiciler için zor bir zaman da olsa,
‘Ölümlü Dünya 2’ ile tekrar salonlarda birleşeceğiz.
Alper Kul... Bizim sektörde genel kabul görmüş bir tanım
vardır. "Bir işi çok beğeniyorsan zaten o işe yaramaz" gibi bir
durum vardır. Oyuncular olarak bizim için gişe öncelik olmuyor
açıkçası... "İnsanlar beğensin, eli yüzü düzgün, temiz, derli toplu
bir filmimiz olsun" diyoruz. Hepimiz çok mutluyduk. Gişeyi
hatırlamıyordum ama evet, 585 bin az gibi görünüyor. Umarım yapımcı
kazanmıştır. Bizi ilgilendiren kısmı o oluyor. Gerçekten yapımcı
kazandığı zaman tekrar o hazzı yaşayabiliyorsun ve o ekip tekrar
bir araya gelebiliyor. Bunun daha fazla olacağını düşünüyorum.
Çünkü çok fazla kulaktan kulağa yayılan bir film oldu. İnsanlar
biliyorlar. İzlendi, farklı dijital platformlarda da yayınlandı.
Umarım yatırımcı parasını kazanır ve devam eder. Bu, bizi çok mutlu
eder. Ali (Atay) ile de az önce konuşuyorduk, 3'üncü filmden ziyade
“Ben bunun dizisini yapmak isterim” dedi. Şu ekip bir araya gelip
devam etse bizim çok güzel bir golümüz olur.
Ahmet Mümtaz Taylan... Sen erkenden söylemeseydin belki de
olacaktı ama artık sıkıntılı bir hal aldı. Alper Kul bunu da
başardı.
"ÖNGÖRDÜĞÜMÜZDEN DAHA BÜYÜK BİR MARKA OLDU"
Yapımcıları, ikinci filmi çekmek, izleyiciler de bir an önce
ikinci filmi görmek istiyordu ama araya pandemi girdi ve ertelendi.
İkinci film, ilkinden ancak 5 yıl sonra gösterime girebildi. Sizin
ikincisinin çekileceğinden haberiniz var mıydı? Siz de ikinci
filmin olmasını istemişsinizdir değil mi?
Ahmet Mümtaz Taylan... Tabii... Biz çok uzun zamandır
konuşuyoruz. 5 senedir konuşuyoruz aslında ama doğru zaman, Aziz’in
(Kedi), Feyyaz’ın (Yiğit) ve Ali’nin (Atay) senaryo konusunda ikna
olmaları uzun sürdü. Çünkü onlar kendileri yazınca da ikna
olmuyorlar. Onlar uzun uzun çalıştılar, iyice içlerine sindi.
"Biraz süreç, biraz memleket toparlanır" diye bekledik. Baktık
toparlanmıyor "En iyisi yapalım" dendi.
Sarp Apak... Bu arada şu detayı söyleyebilirim; ilk film
aslında finali olan ve tek film olarak tasarlanmıştı. Onlar aslında
ikinci film, üçüncü film seven bir yaratıcı ekip değiller. O yüzden
aslında son anda, böyle olmaz, bu kahramanları öldürmeyelim, bir
şans verelim noktasında bir dokunuşla şu an bugün buradayız. O
yüzden şu an bence her yere gidebilecek bir pozisyonda. Çünkü bence
bizim öngördüğümüzden de büyük bir marka haline geldi. ‘Ölümlü
Dünya’. bir marka ve artık biz kendimizi onları taşıyacak şeyler
yapmak gibi bir yerde buluyoruz. İlk okuduğumuzda hissetmiştik ve
bu noktaya gelmesi bence şaşırtıcı değil. Ben ilk sorunun cevabıyla
ilgili bir şey söylemek istiyorum; bence ilk filmle salon sayısına
göre de iyi gişe yapmıştık. Çok iyi bir gişeydi. İnsanlar
girdiğimiz salon sayılarına bakabilirler. Matematiksel olarak çok
iyi bir rakam aslında.