Oyuncu Taner Ölmez açıkladı: "Hayatla barışmak için epey savaş verdik"
OLGUN ŞİMŞEK’TEN ÇOK ŞEY ÖĞRENDİM
2009’da, ‘Kapalı Çarşı’ dizisinde, çaycı rolünde gördük seni ilk. Sonra nasıl oldu da bu kadar büyük işler geldi seni buldu?
Çaycı rolü deyip geçme, hiç öyle basit bir rol değildi benim için. Çok özeldi. Ve günde iki bölüm çekiyordum Üstelik o dönem konservatuvarda okuyordum. Ben o rolü oynarken tir tir titrerdim, çay tepsisi zangırdardı. Bir şey dendiğinde okla vurulmuş gibi hissediyordum, “Acaba yapamıyor muyum?” diye düşünüyordum. Bana Olgun Şimşek çok yardımcı oldu. O ne dediyse yaptım, ondan çok şey öğrendim. Bir de beni sevdi. Hatta beni evden alıp eve bırakır oldu. Düşünsene, çok sevdiğin, hayran olduğun bir oyuncu, sana gün geliyor servis çekiyor. (Gülüyor) Onlar bizim ustalarımız, ağabeylerimiz.
TAM PES EDECEKTİM AMA...
Pes ettiğin anlar oldu mu?
‘Kapalıçarşı’ için ilk defa kamera karşısına geçtiğimde yönetmen bana dedi ki, “Bir türkücü gibi kafanı sallama oğlum.” Ben bunu duydum… Çaycıyım, elimde çay tepsisi var, servis yapıyorum. Kim var servis yaptığım? Nejat İşler, Erkan Can, Olgun Şimşek. Ne kadraj bilirim, ne açı bilirim! Hiçbir şey bilmiyorum. Yemek arasında yönetmenin yanına gittim, dedim ki “Abi beni bırak, bu iş bana göre değilmiş, ben tiyatroma geri dönmek istiyorum. Okula geri döneceğim.”
İlginç bir hikayeymiş. Yönetmen ne cevap verdi?
“Oğlum saçmalama” dedi. “Bak abi kaçacaktım, geldim yanına, sana söyleyeyim diye” dedim. Yemeği bıraktı. “Sen ciddi misin oğlum?” dedi. “Evet, ben gidiyorum” dedim. O kişi Yasin Uslu’dur. Allah razı olsun ondan. Beni odaya çekti, dedi ki, “Kardeşim, bu senin ilk işin. Sen yapamamış ol, ben bir daha çekeceğim. Olacak, merak etme.” İyi ki pes etmeme izin vermemiş.