Özcan Deniz'in eski eşi Feyza Aktan dayak olayının perde arkasını anlattı
Oyuncu, şarkıcı ve yönetmen Özcan Deniz'in 2019 yılında olaylı bir şekilde boşandığı eski eşi ve 3 yaşındaki oğlu Kuzey'in annesi 29 yaşındaki Feyza Aktan magazin gündemine bomba gibi düşen dayak görüntüleriyle ilgili konuştu. 'Medyaya servis edilen görüntülerde yaşananlardan hiç pişman olmamakla birlikte asla taviz vermeyeceğim bir olayın sonucuydu.' diyen Aktan olayın perde arkasını anlattı ve kamerayı Özcan Deni'in yerleştirdiğini iddia etti.
Özcan Deniz'in bir yıl birliktelik yaşadıktan sonra 8 Mart 2018'de dünyaevine girdiği ve 2019 yılında olaylı bir şekilde boşandığı Feyza Aktan'ın geçtiğimiz günlerde evinin kapısına gelen eski eşine saldırdığı anların güvenlik kamerası kayıtları ortaya çıkmıştı.
'YAŞANANLARDAN HİÇ PİŞMAN DEĞİLİM'
Eski eşine görüntülerde tokat attığı ve üstündeki tişörtü parçaladığı görülen Aktan, konu ile ilgili Instagram hesabından "Uzun süredir zorlu bir süreçten geçiyorum. Medyaya servis edilen görüntülerde yaşananlardan hiç pişman olmamakla birlikte asla taviz vermeyeceğim bir olayın sonucuydu. Yaşadığım süreçlerle ilgili yakın bir zamanda açıklama yapacağım. Sevgiler" açıklamasını yayınlamıştı.
OLAY GÜNÜNÜ ANLATTI
Tartışma anı görüntülerinin sosyal medyada hızla yayılmasının ardından eleştiri oklarının hedefi olan Aktan, TV8'de ekrana gelen Müge ve Gülşen'le 2. Sayfa programına telefonla bağlanarak olay günü yaşananları anlattı. Aktan, söz konusu görüntülerin öncesi olduğunu belirterek "Bu görüntülerin bir iki dakika öncesi kesildi. Kameraları Özcan yerleştirmiş." ifadesini kullandı.
Evine gelen Deniz'in, kapıyı açar açmaz bağırmaya başladığını söyleyen Aktan, şunları söyledi...
''Bu olayın 2 gün öncesi var. Planlanmış bir olay. Biliyorsunuz benim altımdan arabayı aldılar. Kuzey'i okula Özcan'ın şoförü getirip götürüyordu. Bir gün öncesi şoför bana mesaj attı. ‘Ben hastayım yarım Kuzey'i alamayacağım’ şeklinde. ‘Tamam, Özcan ile hallederiz’ dedim. ‘Özcan Bey de alamayacak’ dedi. Sabah aradım açmadı, mesaj attım dönmedi. Ben çocuğu okula taksi ile götürdüm. Gün içinde sürekli olarak yarını organize etmeye çalıştım. Babayla kontak kuramadığım için, ben yine şoför ile görüştüm. Şoför bana ‘Ben bir süre onu okula götüremeyeceğim. Bana böyle talimat geldi. Lütfen Özcan Bey ile irtibat kurun’ dedi. Özcan'a ‘Lütfen kişisel hırslarını bu konudan uzak tutalım. Biliyorsun ki taksi bulmak çok zor. Takside bebek koltuğu olmadığı için ben bunu uzun vadede kullanamam’ şeklinde mesajlar attım" dedi.
Olay sabahı saat 09.00'da okul başlıyor. 10.00'da da Özcan'ın görüş saati başladı. Gelen olmadı. Bu izlediğiniz görüntü sabahın 10.00'unda. Kapıyı açtım. Ses tonu yüksek, bağırmaya başladı. ‘Oğlumun önlüklerini neden giydirmedin, neden çocuğun üstünde formaları yok’ dedi. Ben de gülerek ‘Saatin farkında mısın, hemen giydirip veriyorum’ dedim. Aynı şekilde bağırmaya devam etti. O gün o kadar gözü dönmüş bir şekilde geldi ki, çünkü velayet davamız yaklaştı ve ellerinde bir görüntü olmak zorundaydı. Ben bunu yaparken çocuğun kapıya çıktığını fark ettiğim anda, kapıya yöneldim ve Kuzey'i içeri yolladım.
Şov devam etti. 'Vurma' diye bir yüklendi. Sonra yengeyi aradım. ‘Kuzey'i Özcan'a verir misin?’ dedim. Özcan çıktı dedi. Özcan'a mesaj attım ‘Çocuğu gel al, başıma yeni bir oyun sarma’ dedim. Cevap yok. 1-2 saat sonra polis beni aradı. ‘Özcan Bey'e ve çocuğunuza şiddet uyguladığınız için hakkınızda şikayet var’ dediler. Polis arabası ile hastaneye gittik. Çocuk muayene edildi. Dönüş yolunda kucağımda uyudu. Özcan'a ‘Çocuğu sana bırakacağım’ dedim. İnatla beni kendi evime yönlendirdi. ‘Siz eve geçin, ben alacağım’ dedi. Tekrar bir şeyin peşinde olduğunu anladım.
Avukatım ‘Karakola dönelim, çocuğu orada alsın’ dedi. 1 saat bekledim gelen giden yok. Yukarı çıktım ifade vermeye... Kuzey'i bahçede teyzesinin yanında bıraktım. Yanlarında Özcan'ın abisi de vardı. O sırada içeri polisler girdi. Beni tutuklamaya geldiler sandım. ‘Çocuğu babasına vermemişsiniz, acilen çocuğu babaya teslim etmeniz gerekiyor’ dediler. Gönderdiğim mesajları gösterdim. Çocuğu babasına vermeye çalışan benim çünkü... Akşam 20.30'a kadar karakoldaydım. Bunlar 15 Eylül'e ait görüntüler ama velayet duruşmasının yapıldığı saatte servis edildi. Bu kameralar Özcan'ın evimin önüne yerleştirdiği kameranın görüntüleri. 7x24 bizi izliyor. Ben bunların başıma geleceğini biliyordum. O kameraların orada olduğunu bile bile ben bu olayı yaşadım. Hırsımla, öfkemle o tokadı attım. Bugün de olsa o tokatı atarım. Annesi olarak, Kuzey'i korumak adına o tokat hep yapacağım bir şey. Bir daha Kuzey'in psikolojisini etkileyecek bir tavırla karşılaşırsam aynı şeyi yaparım.
Olayın 2 dakika önceki kısmı var. Kesilen kısım. Onlar yayınlansa bugün bunları anlatmak zorunda kalmazdım. Videonun tamamı yayınlansaydı Özcan Deniz'in yaptıkları da görülürdü. Planlanan, hazırlanan bir günün sonucuydu. Hiçbir şey dışarıdan göründüğü gibi değil.''
"YİNE OLSA YİNE YAPARIM"
Aktan, sunucu Müge Dağıstanlı'nın "Bugün de olsa aynı şeyi yaparım diyor musun?" sorusuna ise "Kesinlikle yaparım. Kuzey'i korumaya çalışırken, babası dahi olsa o tokatı annesi adına her zaman atarım. Kuzey'in psikolojisini riske atacak bir durumla karşılaşırsam aynı tavrı tekrar sergileyeceğim. Umarım böyle bir durum yaşanmaz." yanıtını verdi.