Palyatif bakım nedir? Palyatif bakım hastaları ne kadar yaşar?

Palyatif bakım nedir, Palyatif bakım hastaları ne kadar yaşar vatandaşlar tarafından merak ediliyor. Sizler için Palyatif bakım nedir, Palyatif bakım hastaları ne kadar yaşar derledik.

Palyatif bakım nedir, Palyatif bakım hastaları ne kadar yaşar soruları aranmakta.Palyatif bakım nedir, hangi hastalar kullanabilir, Palyatif bakım hastaları ne kadar yaşar derledik. Palyatif bakım, ciddi veya ilerleyici hastalığı olan kişilere ve yakınlarına tanı konulmasından sonra tüm hastalık süreci boyunca verilen, yaşam kalitesini artırmayı hedefleyen tedaviler olarak tanımlayabiliriz..

Palyatif bakım nedir?

Kanser gibi ciddi ve ağır bir hastalıkta olan hem hastalığın kendisine ait hem de tedavinin getirebileceği hastanın yaşam konforunu bozan birçok etki söz konusu olmaktadır. Bunlar arasında ağrılar, bulantı ve kusmalar, ishal, ödem, işeme ve böbrek sorunları, yaygın halsizlik, ruhsal sorunlar gibi hastalıklar bulunmaktadır. Kişilerin ciddi hastalıkları da olsa, günlük aktivitelerini yerine getirebilmeleri, belki geçimlerini sağladıkları işlerini devam ettirebilmeleri, bunlar olamasa dahi hastalık sürecinin sıkıntılarının en hafif şekilde yaşanabilmesi için gereken yaklaşıma palyatif bakım olarak adlandırılmaktadır.

Türkçe sağlık literatünde genellikle palyatif bakım veya destek tedavi olarak adı geçen bu kavram, uluslararası medikal literatürde palliative care olarak karşımıza çıkmaktadır. İngilizce "palliative" kelimesinin sözlükteki Türkçe karşılıkları hafifletici, geçici, geçici çare, yatıştırıcı olarak geçmektedir. Kanser gibi ağır hastalıkların hem ruhsal hem de fiziksel olarak hasta ve hasta yakınını etkileyen çok sayıda olumsuz etkisi söz konusudur. Bu olumsuzlukları ortadan kaldırmak veya hafifletmek tedavi sürecinin çok önemli bir parçasıdır. Palyatif bakım birçok yönü olan ve hastalığın başlangıcından sonuna kadarki süreci kapsayan bir yaklaşımdır.

Palyatif Bakımın Süresi Nedir?

Palyatif bakım süresi kişinin hastalığının düzeyine ve aşamalarına göre değişiklik gösterir. Palyatif bakım hizmeti alan hastalarda bakımın ne kadar sürdüğü değil hastalık belirtilerinin ne kadar hafifletildiği ve sağlık durumunun ne düzeyde olduğudur. Bu sebeple bakımın belirli bir süresi yoktur.

Palyatif Bakım Hastaların Ömrünü Uzatır mı?

Palyatif bakım gerektiren hastalıklar hayati tehlike yaratan hastalıklar olduğundan ve hastalar da hastalıklarının genelde ileri seviyelerinde olan hastalar olduğu için palyatif bakım yapılırken kişilerin geri kalan ömürlerini rahat ve refah içinde geçirmeleri planlanır. Zaten bir tedaviye yanıt vermeyen hastalara verilen palyatif bakım hizmeti kişinin yaşam ömrünü uzatma vaadi sunmaz. Amaç tamamen hastanın acı ve ağrılarını dindirmek ve hastanın yaşam kalitesini artıracak psikolojik, sosyal ve fiziki yardımlar sağlamaktır.

Palyatif Bakımı Kim Yapar?

Hastalık tanısının konulduğu andan itibaren yapılmaya başlanan palyatif bakım, çok geniş kapsamlı bir destek süreci olduğu için tek kişiyle yapılacak iş değildir. Bu sebeple bir ekip işi söz konusudur. Bakım sürecini takip eden kişi tıbbi onkologtur. Fakat yanında her daim hemşire, palyatif bakım uzmanı, diyetisyen, sosyal hizmet uzmanı, rehabilitasyon ekibi, anestezi uzmanı, psikolog, sanat ve spor hocaları ve aile üyeleri gibi geniş bir ekibe ihtiyacı vardır. Gerektiğinde bir din görevlisi de ekip içerisinde yer alır.

Palyatif Bakım Gerektiren Hastalıklar Nelerdir ve Kimler Palyatif Bakım Alabilir?

Palyatif bakımın sık olarak kanser hastalıklarında uygulandığı bilinse de Alzheimer, ALS, MS, Mesküler Distrofi, Parkinson hastalığı, felç gibi motor nöron hastalıklarında; kalp, akciğer, böbrek ve karaciğerde oluşan ileri dönem organ yetmezliği hastalıklarında ve çocuklarda görülen genetik ilerleyici hastalıklarda da uygulanır. Ayrıca palyatif bakım için belli kabul kriterleri vardır. Birtakım hastalar bu kriterlere uyar. Bunlar;

-Medikal tedavi uygulanmaya elverişli olmayan hastalar,

-on 6 ayda %10’dan fazla kilo kaybı yaşamış kişiler,

-Yaraları hiçbir tedavi ile kapanmayan hastalar,

-Geri atrik semptom gösteren hastalar,

-Tedaviye yanıt vermeyen kalp hastaları,

-Tedaviye rağmen durumu kötüleşen hastalar,

-Çok fazla pnömoni geçiren hastalar,

-Radyoloji ve kemoterapiye olumlu yanıt vermeyen hastalar,

-Demans hastaları,

-Tedaviye yanıt vermeyen akciğer hastaları,

-Tükenme sendromunda olan HIV hastaları gibi hayati önem taşıyan hastalıklara sahip kişilerdir.

Değerlenecek mi? Türk Lirası için çarpıcı tahmin! Temsilcilerimizin maçlarını yönetecek hakemler açıklandı Merkez: Enflasyon beklentisi 3.1 puan geriledi
Sonraki Haber