Patrik Bartholomeos'un basın danışmanı da korona kurbanı
Hızla yayılan koronavirüs, Fener Rum Patrikhanesi'nde de can aldı. Patrik Bartholomeos'un en yakınında bulunan isimlerden olan basın danışmanı, gazeteci ve fotoğrafçı Niko Manginas koronavirüse yenildi. 68 yaşında hayatını kaybeden Manginas'ın dedesinin Çanakkale şehidi olduğu belirtildi.
Türkiye’de hızla artan koronavirüs salgınının, İstanbul Rum Cemaati’nde üzüntü veren bir ölüme neden olduğu belirtildi.
Serbest gazeteci Adil Bali’nin sosyal medyasında yazdığı bilgilere göre; Fener Rum Patriği Bartholomeos'un en yakınında bulunan isimlerden olduğu belirtilen basın danışmanı, gazeteci ve fotoğrafçı Niko Manginas’ın henüz 68 yaşındayken koronavirüsten dolayı vefat ettiği öğrenildi.
Gazeteci Bali, sosyal medya hesabında yazdığı yazısında, Rum cemaatinde çok sevilen Niko Manginas’ın ölümü ile ilgili bilgileri paylaşırken şunları yazdı:
”Fener Rum Patrikahane’sinin en görünen yüzlerinden Patrik Bartholomeos’un, her resmi ve özel toplantısında yer alan fotoğraflarını çeken Niko Manginas’ı Patrikhaneye ziyarete gelen uluslarası devlet yöneticilerini takip ettiğimde, 6 Ocak Fato gününde ya da Patriğin diğer tüm etkinliklerinde çok sık görürdüm. Patrik Bartholemeos’un en iyi fotoğraflarını çekmek için en görünür yerde konumlanırdı."
“DEDEMİN ŞEHİT HATIRASINI TAŞIMAKTAN GURUR DUYUYORUM”
Gazeteci Adil Bali, Niko Manginas dedesinin Çanakkale’de şehit olunca diğer kardeşiyle birlikte dedesinin ismini aldığını ifade ederek, "'Dedemin şehit hatırasını taşımaktan onur duyuyorum' derdi" dedi.
MANGİNAS ŞİŞLİ’DE TOPRAĞA VERİLECEK!
Gazeteci Bali, koronavirüs kurbanı olan Manginas’ın, Şişli’de toprağa verileceğini belirtti.
Bali, "Manginas için 13 Nisan Salı günü Şişli Rum Mezarlığı'nda saat 12.00'de bir cenaze töreni düzenlenecek.Niko’nun toprağı bol olsun..” dedi.
ÇANAKKALE ŞEHİDİ DEDESİNİ ANLATMIŞTI
Manginas 22 Mart 2015’de Radikal gazetesine verdiği röportajda Çanakkale şehidi dedesini şöyle anlatmıştı:
Siz dedenizin Çanakkale şehidi olduğunu nasıl öğrendiniz?
Dedemin şehit kimliği ailemizde her zaman iftihar sebebiydi. Evde de okulda da duyuyordum. Büyükada Rum Yetimhanesi’nde 10 yıl kadar öğretmenlik ve müdürlük yapan annem daha sonra benim de okuduğum Taksim’deki Aya Triada Okulu’nda görev yaptı. Öğretmenliği sırasında müfettiş geldiğinde “Ben şehit çocuğuyum” diyordu. Bu süreçte de hep şehit babasının hatırasını yaşattı.
Dedenizin geçmişiyle ilgili bilgileriniz neler?
Dedem Nikola Nikolaidis, Bursa’nın Mudanya İlçesi’ne bağlı Trilye’nin tarihi Rum yerleşimi Siği köyünde doğmuş. O köyün de adı Türkçeleştirilmiş, bugün Kumyaka diyorlar. Dedem gençliğinde İstanbul’a gelmiş. Sirkeci’de bir oteli varmış. Bildiğiniz gibi o zamanlar orası Şark Ekspresi ve Orient Express’in son durağı olduğundan cazibe merkeziydi.
Ve sonrasında savaşa gidiyor.
Evet. Annem İstanbul’da doğuyor. 3 yaşında da babası savaşta şehit olduğu için öksüz kalıyor. Babasını sadece fotoğraflarda görüyor. Tabi bu büyük bir eksiklik. Fakat taşıdığı yüke rağmen her zaman babasının şehit olmasından iftiharla söz etti. Ben de gurur duyuyorum. Dedemin şehit hatırasını taşımaktan onur duyuyorum.
Siz aynı zamanda şehit dedenizin adını da taşıyorsunuz değil mi?
Evet. Rumlarda çocuklara aile büyüklerinin isminin verilmesi adettendir. Bana da şehit dedemin ismi verilmiş.
Bugün anavatanınıza dönmüş olsanız da Yunanistan vatandaşısınız. O süreç nasıl gelişti?
Eğitim için Atina’ya gitmiştim. Yıl 1974. 10 sene orada kaldım. Karışık yıllardı. Askerliğimi yapmak için geri dönemeyince vatandaşlığım silindi.