Pink Floyd grubunun lideri Roger Waters, bu kez Vladimir Putin'e mektup yazdı...
Dünyaca ünlü İngiliz rock grubu Pink Floyd'un vokalist ve basçısı Roger Waters, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e yazdığı açık mektupta, Putin'den Ukrayna'da daha fazla toprağı ele geçirmeme sözü vermesini istedi. Usta müzisyen daha önce de Ukrayna lideri Zelenski'nin eşi Olena Zelenska'ya mektup yazmıştı.
İngiliz rock grubu Pink Floyd'un kurucularından Roger Waters Rusya-Ukrayna savaşına diplomatik çözüm arayışını sürdürüyor.
Daha önce Ukrayna Devlet Başkanı Volodomir Zelenskiy'nin eşi Olena Zelenska'ya iki adet mektup yollayan Waters bu kez resmi Facebook hesabından Rusya lideri Putin'e yönelik bir açık mektup kaleme aldı.
Waters mektubunda Putin'den Ukrayna'da Kırım ve Donbas dışındaki toprakları işgal etmemesini ve "bir daha kimseyi işgal etmeyeceği" güvencesini vermesini istedi.
''EĞER YAPARSAN S..TİR GİT''
Waters'ın mektubunun tam metni şu şekilde:
"Sevgili Başkan Putin, Rusya Federasyonu bu yıl 24 Şubat'ta Ukrayna'yı işgal ettiğinden beri, hem Ukrayna'nın hem de Rusya Federasyonu'nun güvenlik ihtiyaçlarına hitap eden bir ateşkesi ve diplomatik bir çözümü teşvik etmek için küçük etkimi kullanmaya çalıştım. Bu çabamda, Ukrayna Devlet Başkanı'nın eşi Olena Zelenska'ya iki açık mektup yazdım. Bu mektuplar internette kolayca bulunabilir.
Benden de size yazmam istendi, işte burada. İlk olarak, bu savaşın bir sonunu görmek ister misiniz? Cevap verip “Evet lütfen” dersen. Bu, işleri hemen çok kolaylaştıracaktır. Dışarı çıkıp, “Ayrıca Rusya Federasyonu'nun, Kırım, Donetsk ve Lugansk'ın Rusça konuşan nüfuslarının güvenliğinin ötesinde başka bir toprak çıkarı yok” deseydiniz. Bu da yardımcı olurdu. Bunu söylüyorum çünkü Polonya ve diğer Baltık ülkeleri başta olmak üzere tüm Avrupa'yı istila etmek istediğinizi düşünen bazı insanlar tanıyorum. Eğer yaparsan, s..tir git ve hepimiz Atlantik'in her iki tarafındaki şahinlerin çok rahat göründüğü, umutsuzca tehlikeli nükleer tavuk oyununu oynamayı bırakabiliriz. Evet, birbirinizi ve dünyayı paramparça edin. Sorun şu ki, çocuklarım ve torunlarım var ve dünyanın her yerindeki erkek ve kız kardeşlerimin çoğunun da öyle ve hiçbirimiz bu sonuçtan hoşlanmayız. Bu yüzden lütfen Bay Putin beni şımartın ve bize bu güvenceyi verin."
''UKRAYNA İŞGALİNİZ BENİ TAMAMEN ŞAŞIRTTI''
Waters mektubunu şu şekilde sonlandırdı:
"Masaya geri dönelim, önceki konuşmalarınızı doğru okuduysam, komşu Ukrayna için tarafsız bir devlet müzakeresi yapmak ister misiniz? Bu doğru mu? Böyle bir barışın müzakere edilebileceğini varsayarsak, bir daha hiç kimseyi istila etmemek için kesinlikle bağlayıcı bir anlaşma içermesi gerekir. Biliyorum, biliyorum, ABD ve NATO bayıla bayıla ya da birkaç varil petrol için diğer egemen ülkeleri işgal ediyor, ama sizin de bunu yapmanız gerektiği anlamına gelmiyor, Ukrayna'yı işgaliniz beni tamamen şaşırttı, öyleydi. kışkırtılmış olsun ya da olmasın, iğrenç bir saldırganlık savaşı. Bayan Zelenska bana Twitter üzerinden cevap verdiğinde, çok şaşırdım ve çok duygulandım, eğer bana cevap verirseniz, size büyük saygı duyacağım ve bunu sürdürülebilir bir barışa doğru doğru yönde onurlu bir hareket olarak kabul edeceğim."
ZELENSKİ’NİN EŞİNE DE MEKTUP YAZMIŞTI
Roger Waters, 6 Eylül’de de, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski’nin eşi Olena Zelenska’ya hitaben yazdığı açık mektupta, ABD’nin Ukrayna’ya gönderdiği milyarlarca dolar değerindeki silahı eleştirmişti:
Waters, o mektupta Olena Zelenska’ya “Maalesef kocanız totaliter oldu” diyerek, şu ifadeleri kullanmıştı:
“BBC’ye verdiğiniz röportajda, ‘Ukrayna’ya destek verilirse savaş kısa sürede biter’ demişsiniz. Hmm… Bu destekten kastınız silah yardımıysa, yanılıyorsunuz. Silahlar ve mühimmatlar, savaşın ateşine dökülen benzindir. Daha çok silah, savaşın süresini sadece uzatır. Hele ki bu silahlar ABD’den geliyorsa… Kocanız insani ve barışçıl bir çizgiyi benimsemişti. Ancak 2019 seçimlerinden sonra bazı güçler, kocanızı etkiledi ve farklı bir çizgiye çekti. Maalesef ki kocanız, Ukrayna’nın totaliter görüşlerini benimsedi. Ukrayna devleti, aşırı milliyetçiliğe teslim oldu. Aşırı milliyetçiler, ülkeyi yönetmeye başladı. Bu aşırı milliyetçiler, birçok defa sınırı zorladı. Rusya’nın koyduğu kırmızı çizgileri geçtiler. Aşırı milliyetçiler Ukrayna’yı, felakete ve yıkıma götüren bir savaşa soktu.”