PKK, HDP'den ayrılan Ayhan Bilgen'e suikast mı düzenleyecek?

Hürriyet yazarı Nedim Şener bugün köşesinde, PKK'da HDP'den ayrılarak parti kuracağını açıklayan Ayhan Bilgen'in büyük rahatsızlığa neden olduğunu yazdı. Terör örgütünün, Ayhan Bilgen'i izlemeye aldığını belirten Şener, HDP'nin konuya yaklaşımını da "Hayra işaret değil..." diyerek yorumladı...

Hürriyet yazarı Nedim Şener, "PKK’lı değilsen ‘Kürt’ değilsin, ‘Caş’sın!" başlığını taşıyan yazısında, HADEP’in kapatılmasından sonra terör örgütü elebaşı Öcalan’ın talimatıyla kurulan DTH’ye geçmeyi kabul etmeyen, PKK’nın terör eylemlerine de karşı olan HADEP Genel Başkan Yardımcısı Hikmet Fidan'ın infazını hatırlattı.

Fidan'ın, 6 Temmuz 2005 günü Diyarbakır’da bir apartman boşluğunda başına sıkılan tek kurşunla infaz edildiğini belirten Şener, o dönem bu cinayete Kürt siyasetçilerden tepki gelmediğini de vurguladı.

Şimdi benzer bir sürecin HDP’den ayrılan Ayhan Bilgen için yürütüldüğünü de vurgulayan Şener şunları yazdı;

"Ama, Ayhan Bilgen için asıl tehlike, PKK terör örgütü ve onun siyasi ayağı HDP’dir. Bu ikisi birbirinden ayrılamaz. Nitekim, Ayhan Bilgen’e sosyal medya üzerinden yapılan tehditler bunu ortaya koyuyor.

Mesela, 2015-2017 arası HDP yönetiminde olan birisi, “Bu Ayhan Bilgen meydan dayağı yemeyene kadar HDP ve Kürt halkı ile ilgili konuşmayı bırakmayacak...” deyince, Bilgen 2005 yılında siyasete girerken aldığı tehditleri hatırlatıp, “2005’te siyasete katılırken, TİT gibi yapılardan aldığım tehditler bugün ayrılırken (HDP) aldıklarımdan daha aşağı değildi” diye cevap verdi.

Eminim, Ayhan Bilgen ve onu takip edenler bu durumun kişisel tepki olmadığının farkındadır.

Ayrıca, HDP yönetiminin suskunluğunun da hayra işaret olmadığını görmeliler.

Neden mi? Çünkü, terör örgütü PKK’nın Ayhan Bilgen’e bakışından dolayı...

10 Ekim 2021 günü İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bu tarihten 15 gün önce PKK’nın HDP’ye gönderdiği bir talimattan söz etmişti.

İşte, PKK’nın o talimatında, HDP’nin Ayhan Bilgen’in siyasi girişimine bakışı şöyle anlatılıyor:

“... Ayhan Bilgen’in yeni parti kurma çalışmaları yürüttüğü yansıdı. ‘HDP’ye oy veririm diyenlerin oranının yüzde 25 olduğunu’ söylüyordu ve HDP’nin ulaşamadığı kesimlere ulaşmayı öngördüklerini belirten açıklamalarda bulundu... Böylesi bir süreçte o türden şeylerin içine girmesi iyi olmadı. Ama zaten uzunca bir süredir problemli duruyor, farklı arayışlar içine giriyordu. Geçmişte de inisiyatif veya siyasi parti kurarak ulaşılamayan bu kesimlere ulaşmayı gündemleştirmişti.

PKK, ‘DİĞERLERİ İÇERİDEYKEN ONU BIRAKTILAR’

Bu aşamadan sonra önemli olan karşıtlaşmaması, zarar vermeyecek bir konumda olmasıdır. Kars pratiğini modele dönüştürerek Türkiye’de etkili olacağını düşünüyor, ama zordur. Hiç kimseyi ürkütmeden, hiç kimseyi karşısına almadan herkesi etrafında tutacağını sanıyor ama bunun gerçekleştirilmesi pek mümkün değildir. Harekete bir şey derse Kürtleri karşısına alacak, bir şey demezse ‘Neden HDP’den ayrıldın da Parti kurdun?’ denecek Dolayısıyla başarılı olması pek mümkün gibi görünmüyor.
Ama eğer gerçekten de HDP’nin ulaşamadığı kesimlere ulaşırsa daha sonra demokratik güçbirliği kapsamındaki oluşumlara katılabilirler. Tabii bu en iyimser tablo. Direkt karşıya alan, zarar veren bir yaklaşım içine de girebilir.

Zaten diğerlerini içeride tutmalarına rağmen onu bırakmaları da anlaşılması gereken bir husus oluyor. Bu tür çalışmaları nedeniyle bırakılmış olma ihtimali yüksektir.”

Bu, terör örgütü PKK’nın üç ay önceki değerlendirmesi.

Bilgen’in, devletle anlaşarak hapisten çıktığını düşünüyorlar. HDP’nin düşüncesi de bunun dışında olamaz. Nitekim, sosyal medyada HDP’lilerden gelen tehditler bunu gösteriyor. Yavaş yavaş başladılar, yakında “caş” yani “hain işbirlikçi” algısını iyice yerleştirecekler.
Çünkü, onların gözünde “PKK’lı değilsen, Kürt değilsin”. Tıpkı infaz edilen Hikmet Fidan gibi, bugün Diyarbakır Anneleri gibi...."

YAZININ TAMAMI İÇİN TIKLAYIN...

"Yürüyen zatürre" alarmı: Okul çağındaki çocuklar risk altında! Kızılcık Şerbeti Pembe'ye büyük tuzak! Kent uzlaşısı aslında neden yapıldı? CHP o tuzağa düştü mü?
Sonraki Haber