Prof. Dr. Metin Hülagü'nün sözleri nasıl ve neden çarpıtıldı?
SuperHaber yazarı ve programcısı Prof. Dr. Metin Hülagü, kısa süre önce Twitter hesabında paylaştığı mesajlar nedeniyle sosyal medyada linç edildi. Kurtuluş Savaşı hakkında sarf ettiği sözler, cımbızlanarak çarpıtılan Hülagü, kastının ne olduğunu ve neden hedef tahtasına oturtulduğunu anlattı. İşte Prof. Hülagü'nün kendisine yönelik linç girişimine yanıtları...
Twitter hesabında Kurtuluş Savaşı'na ilişkin paylaşım yapan SuperHaber yazarı ve programcısı Prof. Dr. Metin Hülagü, sözlerini çarpıtan bazı kesimler tarafından hedef tahtasına oturtuldu.
Hülagü, söz konusu paylaşımında, ''Milli Mücadele'de biz 7 düvelle falan savaşmadık. Bu tür masalları çocukken dinlemiştik ama anladık yalanmış. Tek savaştığımız devlet Yunanistan ve kısmen Fransa'dır.'' ifadelerini kullandı.
Paylaşım kısa süre içinde sosyal medyada tartışma yarattı.
Milli Mücadele'de biz
— Prof. Dr. Metin HÜLAGÜ (@MetinHulagu) January 7, 2021
7 düvelle falan savaşmadık. Bu tür masalları çocukken dinlemiştik ama anladık yalanmış.
Tek savaştığımız devlet Yunanistan ve kısmen Fransa'dır.
AHMET HAKAN O SÖZLERİ KÖŞESİNE TAŞIDI
O açıklamaları Hürriyet gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan Coşkun da köşesine taşıdı.
Prof. Dr. Hülagü'nün '7 düvel' sözlerini eleştiren Ahmet Hakan, ''Bu profesörümüze bazı hususları anlatmak isterim: “Yedi düvel” ifadesi, sembolik bir ifadedir. Bu ifadeye bakıp da... Savaştığımız ülkelerin sayısını çıkarmaya çalışmak ve ardından da “E bakın. Yedi etmiyor” demek... Bırakın bir tarih profesörüne, ilk mektep talebesine bile yakışmaz.'' ifadelerini kullandı.
''NE ATATÜRK İLE NE MİLLİ MÜCADELE İLE PROBLEMİM YOK''
Bu ifadelere ve kendisi aleyhinde yürütülen linç kampanyasına Hülagü'den yanıt gecikmedi.
SuperHaber'in YouTube kanalında açıklamalarda bulunan Hülagü şu ifadeleri kullandı;
''Twitter'da kendi takipçilerimle tarihi meseleler üzerinde fikir alışverişinde bulunuyoruz. Önceki akşam böyle bir paylaşımda bulundum. Elimdeki Milli Mücadele yıllarına ait bir belgeyi paylaştım.
Çarpıtmadan söylüyorum. Belgelerin içeriği şuydu; Fransızlar Maraş'ı kuşattılar, Ermeniler ile birlikte çok kan döktüler. Bu kuşatmada 1200 kadar da Senegalli Müslüman vardı.
Dolayısıyla Milli Mücadele'nin ufak bir parçasını izah ediyordum. Arkadaşlarımla, izleyicilerimle veya takipçilerimle paylaştım. Takipçim olmayanlar da sordu, hakikati beyan etmeye çalıştık.
Konu Milli Mücadele, kimlerle savaştık, kimlerle savaşmadık? konusuna geldi.
Milli Mücadele vardır, kazanılmıştır. Kan dökülmüştür. Fransızlar başta olmak üzere İngilizlerle Ermenilerle ve Rumlarla savaştık. Fakat İtalyanlarla, Ruslarla savaşmadık. Biz bu ülkelerden cephane desteği aldık. Birinci Dünya Savaşı'nda vardı. Fakat biz Dünya Savaşı ile Milli Mücadele'yi ayırıyoruz.
7 düvel bir tabirdir, nasıl 'sittin sene' tabiri varsa bu da öyle bir deyimdir. Burada ne anlama geldiğini çok iyi biliyorum.
Burada 7 devlet olmadığını, saysanız öyle bir şey çıkmayacağını söylediğimde ortalık karıştı. Anzaklar, Hintliler bir devlet değildir. Bunlar İngilizlerin paralı askerleridir.
''İngiltere ile bizim 1919 sonrası 1923'e kadar olan dönemde ufak tefek çarpışmalarımız var. Ama İzmit'te veya Nizip'te bizim karşımıza İngiliz sömürgelerinden getirilmiş, Müslüman askerleri getirilmiş'' demeye çalıştım.
Sözlerim çarpıtıldı. Bu durum daha önce de başıma geldi. ''Ermeni ve Amerikan belgeleriyle ne söylemek istiyor'' dendi.
Benim şahsen Atatürk ile bir problemim yok. Kendisi hakkında kitabım bile var. Ne Atatürk'le ne Milli Mücadele ile problemim yok. Ben bu millete hizmet eden herkesin elini öperim. Hele hele kanını dökmüş, şehit olmuş insanları nasıl anmam.
Milli Mücadeleyi nasıl küçümseyebilirim? Tweetlerimin bir tanesinin alınıp diğerlerinin çöpe atılmasını edepsizlik sayıyorum. Sözlerim çarptırılmamalı. Kimi kırdıysam özür dilerim, helallik istiyorum.''