Prof. Sözbilir'den Ege için tsunami uyarısı
Ege'de son zamanlarda artan sismik hareketlilik ve zaman zaman 5 büyüklüğündeki depremler bölgede tedirginlik yaratmaya devam ediyor. Deprem Uzmanı Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Ege'de yaşanan son hareketliliğe ilişkin dikkat çeken uyarılarda bulundu. Sözbilir, "Şu anda olan 5 büyüklüğündeki depremler, bir tehlike oluşturmuyor. Bu tür Türkiye'nin güneyindeki deniz üzerindeki faylarda 7'nin üzerinde deprem olduğunda, tsunami yaşama tehlikesi oluyor" dedi.
Ege Denizi açıklarında bugün ilki 03.30'da olmak üzere bir günde 20'den fazla deprem meydana geldi.
Peki, bu depremler ne anlama geliyor? Daha büyük depremlerde bölgeye etkisi ne olabilir.
Bu soruların yanıtlarını Dokuz Eylül Üniversitesi'nde (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi (DAUM) Müdürü ve Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir verdi.
Bölgede bir deprem fırtınası yaşandığına dikkat çeken DAUM Müdürü ve Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir, tsunami tehlikesinin varlığına dikkat çekti.
Sözbilir, Türkiye'nin güneyinde deniz üzerindeki faylarda 7'nin üzerinde bir deprem olduğunda tsunami riskinin arttığını ifade etti. Bölgedeki 2 fayın aynı zamanda Afrika ile Anadolu levhasının sınırına karşılık geldiğini belirten Sözbilir, bu fayların jeolojik anlamda büyüklüğü 8'e kadar varan depremler üretebildiği uyarısında bulundu.
Sözbilir, "Özellikle Heleni dalma batma zonu Avrupa ölçeğinde en büyük faylardan biri. Bindirme fayına bağlı depremler üreten bir fayzondur. İki fayın kesişim yerlerine yakın yerlerde depremler oluyor. Bir çeşit deprem fırtınası yaşanıyor diyebiliriz bu bölgede. Geçmişte 8'e varan depremler olmuş. Şu anda olan 5 büyüklüğündeki depremler bir tehlike oluşturmuyor. Bu tür Türkiye'nin güneyindeki deniz üzerindeki faylarda 7'nin üzerinde deprem olduğunda Türkiye'nin tsunami yaşama tehlikesi oluyor. Geçmişte bunlar olmuş. Ama 5 büyüklüğündeki depremler bu tür bir tehlikeye yol açmaz" diye konuştu.
Bölgede 1 günde 20'nin üzerinde 4.5 büyüklüğünde depremler yaşandığına dikkat çeken Prof. Dr. Sözbilir, depremlerin birbirini tetiklediğini vurgulayarak, "Bu fay geçmişte 8'e varan depremler üretmiş. 1600-1800'lü yıllarda yıkıcı depremler üreterek Antalya- Fethiye dolaylarında tsunamiye neden olmuş. Yani geçmişte bir deprem silsilesi yaratmış. Tabi gelecekte de bu tür depremler olabilir ama bunların zamanını önceden söylemek mümkün değil" ifadesini kullandı.
100 YILLIK PERİYOTU HATIRLATTI
Yıkıcı büyüklükteki depremlerin 100 yıllık periyotlarda yenilenme riskinin arttığına işaret eden Prof. Dr. Hasan Sözbilir, bu faylar üzerindeki büyük ölçekli depremlerin yaklaştığı uyarısında bulundu.
Özellikle son 100 yılda bu bölgede tsunami yaratacak büyüklükte bir depremin yaşanmadığını hatırlatan Sözbilir, tsunami erken izleme sistemlerinin kurulması gerektiğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Geçmişte güney batı kıyılarında meydana gelen tsunami can ve mal kaybına neden olmuştu. Bunun için tsunami erken izleme sistemlerinin kurulması gerekiyor. Özellikle batı ve güney kıyılarımızda deprem tehlike analizi anlamında tsunami çalışması yapılmalı. Yani denizdeki herhangi bir fay 7'nin üzerinde deprem ürettiğinde hangi bölgelerde su baskınları yaşanacak, hangi bölgelerde tsunami ve belirli bir dalga boyu su baskınları oluşacak önceden modellenmesi gerekiyor. Bu tür çalışmaların Türkiye ölçeğinde yapılmasında fayda var"
"İSTANBUL DEPREMİ İLE İLGİSİ YOK"
Bu depremlerin gelecekte yaşanması beklenen İstanbul depremiyle bir ilgisi olmadığının altını çizen Prof. Sözbilir, "Bunlar tamamen Heleni dalma batma zonuyla ilgili depremlerdir. İstanbul'dan uzak ama büyük ölçekli düşündüğümüzde Türkiye çevresindeki ana kırıklardan bir tanesi. Yani Heleni dalma batma zonu bir şekilde deprem üretmeye başladığında ve belli bir hareket oluştuğunda bizim Doğu Anadolu ve Kuzey Anadolu fayının buna kırılarak yanıt vermesi gerekiyor. Bu anlamda büyük ölçekli düşünüldüğünde böyle bir tetikleme gerçekleşebilir" diye konuştu.