Ramazan Bayramı'nda 9 günlük yasak mı geliyor?
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 16-19 Mayıs tarihleri arasında 4 gün sokağa çıkma yasağı uygulanacağını açıklamasının ardından şimdi de Ramazan Bayramı ile birlikte bu sürenin 9 güne çıkartılacağı konuşulmaya başlandı. Peki, salgına ilişkin verilere göre 9 günlük sokağa çıkma yasağı gelebilir mi? Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. İlyas Dökmetaş, mevcut veriler ışığında değerlendirdi...
Türkiye bir yandan normalleşme adımları atarken, diğer yandan da salgının yeniden sıçramaması için kritik önlemleri de hayata geçiriyor.
Bunların sonuncusu 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı öncesindeki 3 günü de kapsayacak şekilde hafta sonu sokağa çıkma yasağının 4 güne çıkartılması oldu.
Daha önce de 23 Nisan haftasında bu şekilde 4 günlük yasak uygulanmıştı.
Ancak 19 Mayıs'tan 5 gün sonra da Ramazan Bayramı geliyor. Kamuoyunda şimdi de Ramazan Bayramı ile birlikte 9 günlük yasak uygulanacağı konuşulmaya başlandı.
Bu konuda bilim kurulunun bir tavsiyesi ya da hükümetin çalışmasının olup olmadığı bilinmiyor.
Peki, Türkiye'nin son koronavirüs tablosu bu konuda neyi işaret ediyor? Ramazan Bayramı'nda 9 günlük kısıtlama getirilebilir mi?
Bu sorunun yanıtını Sağlık Bilimleri Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İlyas Dökmetaş verdi.
Bayramda tatile değil, aile büyüklerine bayramlaşmaya bile gidilmemesi gerektiğini belirten Prof. Dökmetaş, "Bu bayramda da evde kalmamız ve bu yangını söndürmemiz lazım" dedi.
Bayramda kısıtlama olmaması ile ilgili karar vericinin hükümet olduğunun altını çizen Dökmetaş, "Benim tahminim şu aşamada binli sayılardayız. Bayramda da evde kalmamız ama alt ve üst komşumuza da gitmememiz gerekiyor." ifadesini kullandı.
Dökmetaş 9 günlük kısıtlama konusunda ise "Yorum yapamayacağım. Gerçekten zor bir soru bu" ön şerhini koyan Dökmetaş, daha sonra sözlerini şöyle sürdürdü:
"9 günlük tatile (kısıtlama) ihtiyaç var mı yok mu? Ancak sayılar 2 bin 3 binlere doğru çıkarsa. Yani o inen sayı tekrar yukarı doğru çıkarsa 9 günlük bir tatil olabilir. Yoksa şu aşamada sayılar binli rakamlara doğru indi. Bu rakamlarda olursa 3-4 gün tatil, arkasından yeniden bir çalışmak çünkü sanayinin de işlemesi gerekiyor. İnsanların da para kazanması ki sadece patronlar değil burada, sadece sermaye değil. Gariban işçilerimiz var, gidip çalışıyor ve para kazanıyor evine ekmek götürüyor. Onlar da iş istiyor. Bu nedenle herkesin çalışması ve çalışırken dikkatli olması gerekiyor. Ben 9 günlük tatil olacağını çok düşünmüyorum. Ancak öyle bir yükselme olursa belki olabilir. Yoksa 4 günlük tatil ardından çalışma ve yeniden bayram tatili şeklinde olabilir."
Prof. Dr. İlyas Dökmetaş, sihirli değnek gibi görülen aşıya da fazla bel bağlanmamasını istedi ve aşının ancak sonbahar aylarına yetişeceğini ve o tarihte virüsün hangi durumda olacağı, işe yarayıp yaramayacağı, yeterince üretilip üretilmeyeceğinin bilinmediğini ifade etti. Aşının enfeksiyon hastalıkları uzmanları için önemli olduğunu vurgulayan Dökmetaş şu ana odaklanılması gerektiğinin altını çizerek şunları söyledi:
"Yangın biraz daha dikkat edersek tamamen sönecek bizim ülkemiz açısından. Sonra tedbirleri alırsak biz çok daha fazla rahat edeceğiz. Eylül ekim gibi salgın yeniden gelebilir ya da gelmeyebilir. Biz onu bilmiyoruz. Oraya bakmayalım. Daha önce bir babası, bir dedesi var bu virüsün. Babası Mers virüsü Orta Doğu'dan çıktı. Suudi Arabistan'dan geldi. O salgın hala azalmış olsa da sürüyor. Başlangıçta ölüm oranları da yüksekti. Ama şu anda bizim ülkemizde hiç görülmüyor mesela. Bir de onun büyükbabası var: SARS. Sars'ta ölüm oranı da çok yüksekti, çok ciddi seyretti. Tüm dünya alarma geçti. Gizemli zatürre dedik. Dünyaya yayılırsa milyonlarca insan ölecek dedik. Fakat virüs kendiliğinden eylüle doğru bir mutasyon geçirdi ve ortalıktan kayboldu. Şimdi Kovid-19 nasıl devam edecek, eylülde ekimde ne olacak. Mers gibi bulaştırıcılık oranı düşerek devam mı edecek, Sars gibi tamamen kayıp mı olacak, ya da daha kuvvetli bir dalgayla mı gelecek? Biz eylül ekimden sonrasını bilmiyoruz. Bence eylül ekimden sonrasını hiç düşünmeyelim. Hani futbol takımları uzun sezon içerisinde hep bir sonraki maçı düşünerek hareket ederler, hedefimiz bu maçı kazanmak derler. Bizim hedefimiz de şu mayıs ayında en geç haziranda vakalarımızı sıfırlara doğru indirmek. Tabi bizim indirmemiz yetmiyor, dünyanın da indirmesi gerekiyor ama bizim indirmemiz bize çok şey kazandıracak"