"Türkiye'nin resmi başkenti Ankara olsa da İstanbul..."

AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Yıldırım İstanbul'un Türkiye ve kendisi adına önemine dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Türkiye'nin resmi başkenti Ankara olsa da ticaret ve ekonominin başkentinin İstanbul olduğunu söyleyen Yıldırım, "11 yaşındaki Binali'den bugünkü Binali Yıldırım'a gelişimle ilgili her türlü yaşadığım gelişmeleri bu şehre borçluyum. İstanbul'a borcumu ödeme vaktimin geldiğini düşünüyorum." dedi.

TBMM Başkanı ve AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım, İstanbul Ticaret Odası'nın (İTO) şubat olağan meclis toplantısındaki konuşmasının başında, merhum İTO Başkanı İbrahim Çağlar için dua etti.

İTO'nun İstanbul ekonomisinin kalbi olduğunu dile getiren Yıldırım, İstanbulluluk kavramının önemi hakkında değerlendirmelerde bulundu.

Binali Yıldırım, Türkiye'nin dört bir yanından gelenlerin İstanbul'da ahenk içerisinde çok güzel bir karışım ortaya çıkardığını belirterek, İstanbul'un iyi olmasının Türkiye'nin genelini etkileyeceğini kaydetti.

İstanbul'un Türkiye ekonomisinin lokomotifi olduğunu anlatan Yıldırım, "İstanbul ayrı bir ülke olsaydı AB'nin 13. büyük ülkesi, dünyanın da 41. büyük ülkesi olurdu. Tarihimizden ve medeniyetimizden İstanbul'u çıkarırsak geriye çok az şey kalır. Çanakkale'ye dayanan düşmanın asıl hedefi İstanbul'du. Çünkü İstanbul Türkler'in kalbidir." diye konuştu.

Yıldırım, İstanbul'un Türkiye ekonomisindeki yerine ilişkin bilgiler verdiği konuşmasında, "İstanbul her anlamda lider bir şehirdir. Bankalardaki toplam mevduatın yüzde 45'i İstanbul'da. 206 üniversitenin 61'i İstanbul'da, İstanbul aynı zamanda bir öğrenci şehri. TBMM, üyelerinin de altıda biri İstanbul'dan seçiliyor. Dolayısıyla, siyaset Ankara'da yapılsa da, Türkiye'nin resmi başkenti Ankara olsa da ticareti ve ekonominin başkenti İstanbul. Bu hiçbir tartışmaya mahal olmadan bilinen bir gerçektir." ifadelerini kullandı.

Türkiye ekonomisinin geçmişi hakkında bilgiler veren Yıldırım, AK Parti'nin iktidarında Türkiye'in yaşadığı ekonomik gelişmeleri anlattı.

Yıldırım, AK Parti'nin iktidar olduktan sonra birçok engelle karşılaştığını dile getirerek, e-muhtıra, kumpas davaları, Gezi Parkı olayları, 17/25 Aralık, 15 Temmuz darbe girişiminin bu engellemelerden olduğunu söyledi.

Türkiye'nin 15 Temmuz'da büyük bir destan yazdığını vurgulayan Yıldırım, şöyle devam etti:

"Başta Cumhurbaşkanımız ve hükümetimiz olmak üzere milletin tamamı o gün meydanlardaydı, o gece meydanlardaydı. O gece kadını erkeği, genci yaşlısı herkes ülke için, demokrasi için, bayrak için yollara ve meydanlara indi. Ay-yıldızlı bayrağımız inmedi, ezanlar dinmedi, alçaklar hak ettikleri cezayı gördü. Böyle bir milletin ferdi olmaktan o gece büyük bir gurur duydum. Rabb'imize şükrettik. O gece medya da çok güzel bir sınav verdi. Aynı zamanda savcılarımız hemen harekete geçti. İşlemleri yapmaya başladılar. Ordu ve polis içerisindeki vatansever evlatlarımız üzerlerine düşen görevleri yaptı. Bu belayı da defettik."

Yıldırım, konuşmasının devamında neden İstanbul Büyükşehir Belediyesi başkanı adayı olduğuna değinerek, "11 yaşımda bu şehre geldim. Birçoğunuz da benim gibi memleketinden daha güzel bir gelecek için İstanbul'a gelmiş olabilir. Ortaokul, lise ve üniversite okudum. Burada evlendim. Burada yuva kurdum, çocuk ve torun sahibi oldum. 11 yaşındaki Binali'den bugünkü Binali Yıldırım'a gelişimle ilgili her türlü yaşadığım gelişmeleri bu şehre borçluyum. Şimdi Peygamberimizin müjdelediği İstanbul'a borcumu ödeme vaktimin geldiğini düşünüyorum. Yetmedi İstanbul 2002'de beni milletvekili seçti ve Ankara'ya gönderdi. Bakan oldum 11 seneden fazla. Ulaştırma bakanlarının ortalama kalış süresi 8,5 ay. 11.5 yılı boşuna geçirmedim. Türkiye'nin her tarafına her noktasına hizmet götürdüm." diye konuştu.

Türkiye'nin ve İstanbul'un altyapı konusunda eksikliği olmadığını ifade eden Yıldırım, sırada ise üst yapının tamamlanması olduğunu söyledi.

Yıldırım, ekonomiye, geleceğe ve geçlere yatırım yapma zamanının geldiğini belirterek, bu aşamada KOBİ'lerin önemine işaret etti.

İstanbul'un alan olarak küçük olmasına karşın büyük bir nüfusu barındırmak zorunda olduğuna vurgu yapan Yıldırım, kent yaşamındaki sıkıntıların nüfus yoğunluğunun yanı sıra yapılan yanlışlarla da ağırlaştığını söyledi.

Binali Yıldırım, imar planlarında otopark mecburiyeti olduğuna dikkati çekerek, "Hiç otopark yapanı gördünüz mü? Şu anda ilde 1 milyon 750 araçlık otoparka ihtiyaç var. Çoğu yolları otopark olarak kullanmak suretiyle 700 bin park alanı oldu. 1 milyon araçlık otopark alanına daha ihtiyacımız var. Kaldı ki yüz kişi başına düşen araç sayısı 3,6. Bu oran Yunanistan'da bile 5'in üzerinde. Yani araç sayısı artmaya devam edecek. Toplu ulaşım. Raylı sistemi biz İngiltere'yle Londra'yla beraber başlamışız, 1870'te. İlk kazmayı Londra'da vurmuşlar, bizde de Karaköy-Tünel hattına. Biz 800 metrede kalmışız, Londra 400 kilometre yapmış 2000'li yılların başına kadar." dedi.

Yıldırım, hitabının ardından İTO Meclis üyelerinin sorularını yanıtladı.

İTO Yönetim Kurulu Başkanı Şekib Avdagiç, günün anısına Yıldırım'a hat tablosu hediye etti.

Beşiktaş 2-4 Göztepe maç özeti ve golleri izle RTÜK Başkanı Şahin açıkladı! RTÜK o yayınlara geçit vermeyecek! Saadet Partisi yeni genel başkanı Mahmut Arıkan kimdir?
Sonraki Haber