Rıdvan Dilmen, Ali Koç adına mı konuşuyor?

Rıdvan Dilmen'in Türk futbolunda taşları yerinden oynatan açıklamalarının yankıları sürüyor. NTV'de yaptığı konuşmasında Turkuvaz grubunu da eleştiren Dilmen'e Sabah Gazetesi yazarı Engin Ardıç'tan çok konuşulacak tepkiler geldi.

Spor yorumcusu Rıdvan Dilmen'in hedefindeki Hürriyet gazetesi spor müdürü Mehmet Arslan ve Vatan gazetesi eski spor müdürü İbrahim Seten'in yanında saf tutan Ardıç, "Rıdvan Dilmen'in bu ağır ve çirkin iftiraları attığı kişilerle ne gibi bir kişisel hesabı vardı?" diye sordu.

Rıdvan Dilmen'in sözlerini "çirkinlik" olarak değerlendiren Ardıç büyük ses getirecek şu ifadeleri kullandı;

"Birkaç tesbitte daha bulunalım: İstanbul sermayesine sırtını yaslayıp sudan sebeplerle Turkuvaz Medya'ya saldırmak mertlik değildir. Ne gibi bir "kuyruk acısı" var Turkuvaz'dan? Ali Koç'un bizimle bir sorunu varsa kendisi gelsin, bu tür adamlarla değil."

İşte Sabah Gazetesi yazarı Engin Ardıç'ın o yazısı;

- Kuyruk acın mı var Rıdvan

Futbolda sergilediği oyun zekası ve becerisiyle spor basınının kendisine taktığı lakaptan rahatsız olan emekli bir sporcu var: Rıdvan Dilmen.

Nasreddin Hoca'nın deyimiyle eski ayları kırpıp kırpıp yıldız yaptıkları gibi onu da yorumcu yaptılar.

Maçlar bitince yorumluyor.

Eskiden maç bitmeden de yorumlardı.

(Bir takımın rakip kaleyi sürekli sıkıştırdığını görünce "gol olur" dersin, olmazsa kimse hatırlamaz, olursa "ne büyük adammış, önceden bildi" derler.)

İşte bu Rıdvan Dilmen, geçen gün asla yapılmaması gereken vahim ve vahşi bir yanlış yaptı.

Herkes Fenerbahçe-Hatayspor maçını yorumlamasını bekler, "bakalım Fener'in 9 kişi kalmış Hatay'ı yenememesine ne bahane bulacak" diye merak ederken, o tuttu alakasız bir konu açtı, gözüne kestirdiği birçok kişiyi yekten FETÖ'cülükle suçladı!

Hürriyet'in spor müdürü Mehmet Arslan, eski Vatan gazetesinin spor müdürü İbrahim Seten, bu arada Yıldırım Demirören ve ne alakası varsa, Spor Bakanlığı danışmanı Kaan Ark...

Ceza ve tazminat davaları açılıyor ve açılacak.

Rıdvan Dilmen'in bu ağır ve çirkin iftiraları attığı kişilerle ne gibi bir kişisel hesabı vardı?

Bu çirkinliği cumhurbaşkanımızın tam on dokuz kere adını anarak, ona yağ çekerek ve ikide bir onu da meselenin içine çekmeye çalışarak sergilemek dürüst bir tutum muydu?

Birkaç tesbitte daha bulunalım:

İstanbul sermayesine sırtını yaslayıp sudan sebeplerle Turkuvaz Medya'ya saldırmak mertlik değildir.

Ne gibi bir "kuyruk acısı" var Turkuvaz'dan?

Ali Koç'un bizimle bir sorunu varsa kendisi gelsin, bu tür adamlarla değil.

15 Temmuz gecesini hükümetin tam üç bakanıyla birlikte yaşamış ve onlarla birlikte sokağa inmiş Kaan Ark'a "o gece neredeydin" diye yüklenmek ve hatta "elinde 250 kişinin kanı var" şeklinde insafsızca saldırmak insanlık değildir.

FETÖ meselesi işte bu Rıdvan Dilmen gibi kişilerin elinde sulandırılıyor ve yozlaştırılıyor...

Vatan hainlerinin ekmeğine kişisel çıkarlar uğruna yağ sürülüyor...

Hele hele, "acaba Kaan Ark'ın eski sevgilimle benden sonra ilişkisi mi vardı" diye paranoyaya kapılıp bunu en çirkin bir intikam vesilesi yapmak da erkeklik değildir.

Kaan Ark benim yeğenimdir, kimse bilmese ben bilirim.

***

Sermaye lutfetti

CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke'nin "iktidara gelince bazı özel şirketlere el koyacağız" şeklinde savurduğu tehditten iki hafta sonra nihayet aklı başına gelen ve tenezzül edip lütfen ağzını açan TÜSİAD Başkanı Simone Kaslowski, ülkemizde mülkiyet hakkının garanti altında olduğunu söyledi.

"Daaevrimci" arkadaşlar!... Bu sermayede jeton bu kadar geç düşüyorsa, vallahi onu devirmenin tam zamanıdır!

Gazze'de Kemal Advan Hastanesi İsrail saldırılarına direniyor Teşkilat dizisinde büyük ihanet! Selen abisine nasıl ihanet etti? ''Mauro Icardi döner 104'ü atar, Galatasaray Fenerbahçe'yi geçer!''
Sonraki Haber