"Sadece işimi istiyorum, iyi değilim" diyen Füsun Demirel'den samimi açıklamalar!
Sosyal medyadan paylaştığı ‘İyi değilim, sadece işimi istiyorum’ mesajıyla gündem yaratan ünlü oyuncu Füsun Demirel son dönemde yaşadıklarını ve tartışma yaratan sözlerinin arka planını anlattı.
Oyuncu Füsun Demirel’in geçtiğimiz günlerde sosyal medyada paylaştığı bir mesaj, Türkiye’nin gündemine oturdu. Televizyon dizilerinde rol alamamasına isyan eden Demirel, “Sadece işimi istiyorum, iyi değilim” diyordu.
3 yıl önce verdiği bir röportajda “Gerilla annesi rolünde oynamak istiyorum” sözleri nedeniyle oynadığı dizideki rolüne son verilen Demirel, o süreci '2015’teki o olay benim için 35 yıllık meslek hayatımda, aynen bir trafik kazası gibiydi. Instagram’da paylaştığım o mesaj bir çeşit duygusal patlamaydı" diye anlattı.
Demirel, "Terörün bu kadar can aldığı, kanın gövdeyi götürdüğü, asker/sivil herkesin öldürüldüğü bir atmosferde, eğer “Gerilla” derken PKK terör örgütünü kastediyor olsam, o zaman insanların benim aklımdan kuşkulanması gerekir" diye konuştu.
Gazete Habertürk'ten Kübra Par'a konuşan Demirel'in röportajından ilgili bölüm şöyle:
“Bugüne kadar hizmetten başka, insanlıktan, sevgiden başka ne örnekledim ki bu hayatta? Sadece bir işi bile çok gördüler. Ben iyi değilim” demişsiniz. Sizi o mesajı yazmaya iten neydi?
2015’teki o olay benim için 35 yıllık meslek hayatımda, aynen bir trafik kazası gibiydi. O yıldan bugüne kadar gerçekten dik durmaya çaba gösterdim. Instagram’da paylaştığım o mesaj bir çeşit duygusal patlamaydı. Bunu içimde çok zamanlar yaşadım ama hiç kimseyle paylaşmadım. Genellikle hep gülen tarafımı gösteriyorum. Çünkü bizim aslında görevimiz insanlara topluma moral vermek, onlara karşı hep pozitif enerji taşımak. Ama bizim de aslında bazen duygusal anlamda düştüğümüz anlar oluyor. Bu onlardan birisiydi ve bu patlamayı yaşadım.
O röportajda ne demiştiniz? Sizi 3 yıllık bu sürece iten olayın aslı neydi?
Cumhuriyet Gazetesi’ne verdiğim röportaj, aslında tiyatro oyunumla ilgiliydi. Amaç oyunumu anlatmaktı ama geniş kapsamlı bir röportaj oldu. Seçim sonrasıydı ve siyasi sorular da soruldu. Sonunda, aslında neredeyse röportaj bitmek üzereydi ve gazeteci arkadaş şöyle bir soru sordu: “Bunca yıllık kariyer, bu kadar rolden sonra ‘Şunu da yapsaydım’ diye içinizde bir şey kaldı mı?” Aynen böyle bir soruydu. “Evet, gençliğimde bir gerilla kızı oynamak isterdim” dedim. Düşündüm. Çok başlangıçtan, gençlikten; 35-40 sene öncesinden bahsediyorum. Ama artık neredeyse 60 yaşına geliyorum. “Benden bu saatten sonra, bir de bu fizikle, olsa olsa annesi rolleri falan olur” diye espriyle, aslında kendimi biraz eleştirerek böyle bir cevap verdim.
O röportajdaki sözleriniz, aslında PKK’lı teröristleri canlandırmak istediğiniz şeklinde yorumlandı. Kastınız bu muydu?
Tabii ki böyle bir şey olabilmesi söz konusu değil.
Daha sonra “Hayır, ben PKK’yı kastetmedim, İtalyan gerillasını kastettim” dediniz ama bu sözleriniz de “Füsun Demirel zora düştü, çark ediyor” gibi yorumlandı. Gerçekten PKK’yı mı kastetmiştiniz, yoksa kastınız başka bir şey miydi?
İlk kez 3 yıl sonra kendimi ifade etme fırsatı yakaladım. Size çok teşekkür ederim. Terörün bu kadar can aldığı, kanın gövdeyi götürdüğü, asker/sivil herkesin öldürüldüğü bir atmosferde, eğer “Gerilla” derken PKK terör örgütünü kastediyor olsam, o zaman insanların benim aklımdan kuşkulanması gerekir. Bu normal bir şey değil. Bir insan bunu nasıl söyleyebilir; bu mümkün mü? Ben 35 yıldır, ürettiklerimle ve fikirlerimle çırılçıplak, toplumun önünde bir sanatçıyım. Eğer PKK örgütüne sempatim olsa, bu zaten illa bir yerlerden ortaya çıkardı. Böyle bir şey söz konusu olamaz.Biz, hayatımız boyunca insanlara işlerimizle, duruşumuzla sadece barış, dostluk, sevgiyi aşılamaya çalışıyoruz. Demokrasilerde çözümlerin silahla, savaşla, terörle, bombayla değil; sohbetlerle, fikir tartışmalarıyla olması gerektiğine inanan insanlarız. Böyle bir şey söz konusu değil. Terörist teröristtir. Gerilla kelimesi enternasyonal bir kelimedir. Dünya tarihinde gerilla o kadar geçmişlere dayanır ki neden PKK ile örtüştürülüyor, bunu da anlamış değilim.