Atatürk Yunan'ı denize de mi dökmeseydi!

Datça Belediyesi 9 Eylül dolayısıyla, esir alınan Yunan komutan Nikolaos Trikoupis'in fotoğrafını sosyal medya hesabından "Su soğuk ama girince alışıyorsun" notuyla paylaştı.

'Denize dökme' söylemine atfen yapılan paylaşım sosyal medyada tartışma konusu olurken sanatçı Aylin Aslım da "Nüfus yaşlı ama hesap ergen" diyerek eleştirdi.

"YUNAN'I DENİZE DÖKMEYE ENGEL OLSAYDI DA..."

Bu paylaşımların ardından kurucusu olduğu Ekşi Sözlük'te 'Atatürk'ün Yunan bayrağını çiğnememesi' başlığı açan Sedat Kapanoğlu, uzun bir entry kaleme aldı.

"Atatürk eskaza bayrağı çiğnemiş olsaydı onda da bir hikmet bulurduk ve o tavrını da yüceltirdik. Mesela "Atatürk'ün Yunan'ı denize dökmeye engel olması" olsaydı ona da ne büyük lider diyecektik, ne kadar asil duruş olduğunu düşünecektik." diyen Kapanoğlu, yazısının devamında Datça Belediyesi'nin tweetine de değindi.

Atatürk bayrağı çiğnemiş olsaydı Datça Belediyesi'nin "Bu halı da oturma odasını açtı hani" esprisi yapıyor olacağını söyleyen Kapanoğlu, "Yoksa Atatürk'ü 'Bayrağa yanlış yaptı, yakışmadı liderimize' diye eleştiriyor olmayacaktık." dedi.

CEM SAY AĞZININ PAYINI VERDİ

Sözlerinin devamında Atatürk'ün Yunan bayrağını çiğnememesinin önemsiz ve halkta bir karşılığı olmadığını belirten Kapanoğlu'na cevap Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyesi Cem Say'dan geldi.

"ÇİĞNEMEMESİ BU YÜZDEN HAYRANLIK VERİCİ"

Atatürk'ün bayrağı çiğnese hiç tuhaf karşılanmayacağını çünkü muadilinin Türk bayrağını çiğnediğini söyleyen Say, "Çiğnememesi bu yüzden hayranlık verici. 'Yunan'ı denize dökmeye engel olsaydı da hayran olurduk' kısmı iyice yanlış çünkü o zaman Atatürk olmazdı, işgalcileri tepelediği için oldu." ifadesini kullandı.

Say'a cevap veren Kapanoğlu, "Yunan'a karşı zaferin "Yunan'ı yenme" değil "denize dökme" olarak anılmasından bahsediyorum, "Yunan'ı yenmeseydik" demedim zaten. Başka zayıflık ne var?" diye sordu.

Say ise Kapanoğlu'na şu yanıtı verdi:

"Yenilenler denize doğru yüzlerce kilometre kaçmışlar, gemilere atlayıp geldikleri gibi gitmişler, buna da "Yunanı denize döktük" denilmiş, yüz yıl sonra bunu beğenmeme sporu ilginç.

Zayıf kısmı "Dökmeseydi de hayran olurduk" kısmı, anlatmıştım. Dökmeseydi olmazdı. İyi ki dökmüş."