Sincar haritası...
Sincar haritası vatandaşlarımız tarafından merak ediliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan Sincar için, "Bir gece ansızın girebiliriz" dedi. Terör örgütü PKK'nın ikinci bir Kandil haline getirmek istediği Sincar vatandaşlarımız tarafından merak ediliyor. Sıra dağlarla çevrili olan Sincar ticari açıdan avantajlı bir konuma sahiptir. Sincar'ın 2014 öncesi verilere göre nüfusu 350 ila 400 bin civarındadır. Sincar haritası ise vatandaşlarımız tarafından merak ediliyor. Peki, Sincar neden önemli? Detayları haberimizde bulabilirsiniz.
Sincar nerededir, haritası nedir? Vatandaşlarımızın merak ettiği soruların cevaplarını haberimizde bulabilirsiniz. Terör örgütü DEAŞ'ın 2014'teki saldırısının ardından bölge nüfusunun 88 bine düştüğü tahmin ediliyor. Sincar nüfusunun yüzde 82'si Ezidi, yüzde 13'ü Müslüman-Kürt, yüzde 5'i ise Araplardan oluşuyor. Arap ve Türkmenler tarafından Sincar, Kürtler tarafından ise Şengal olarak adlandırılan bölgede Arapça dışında Kürtçe'nin Kurmanci lehçesi konuşuluyor. Peki, Sincar neden önemli? Sincar haritasını ve detayları haberimizde bulabilirsiniz.
SİNCAR HARİTASI
SİNCAR NEDEN ÖNEMLİ?
Etrafının sıra dağlarla çevrili olmasından dolayı hem güvenlik hem de ticari açıdan avantajlı bir konumu olan Sincar, yaklaşık 3 bin 200 kilometrekarelik bir alana sahip.
Sincar'ın nüfusu 2014 öncesi verilerine göre de 350 ila 400 bin kişi civarında.
Terör örgütü DEAŞ'ın 2014'teki saldırısının ardından bölge nüfusunun 88 bine düştüğü tahmin ediliyor. Sincar nüfusunun yüzde 82'si Ezidi, yüzde 13'ü Müslüman-Kürt, yüzde 5'i ise Araplardan oluşuyor.
Arap ve Türkmenler tarafından Sincar, Kürtler tarafından ise Şengal olarak adlandırılan bölgede Arapça dışında Kürtçe'nin Kurmanci lehçesi konuşuluyor.
ABD'nin 2003 yılında Irak'ı işgal etmesinden sonra hazırlanan anayasanın 140. maddesinde yer verilen ihtilaflı bölgeler arasında bulunan Sincar'da, statüsünün belirlenmesi amacıyla 2007 yılında planlanan referandum yapılamadı.
Birleşmiş Milletlerin (BM) Sincar hakkında hazırladığı raporda, Ezidilerin 140. maddenin uygulanmasını ve IKBY'ye bağlanmak istediği belirtilirken, Kürtlerin de aynı talepte bulunduğu ama Arapların bu duruma karşı çıktığı ifade edildi.
DEAŞ'tan kurtarılan Ezidi yerleşim merkezlerin askeri ve siyasi olarak Kürdistan Demokratik Partisi (KDP) Peşmergeleri ile PKK arasında bölünmüş olmasına rağmen KDP Sincar'da siyasi olarak en güçlü parti olarak biliniyor.
Dünya Ezidilerinin dini liderlerinden Mir Tahsin Said Beg, Sincar'ın önde gelen isimlerinden biri olarak tanınıyor. Irak'taki Ezidilerin IKBY'ye dahil olması gerektiğini ifade eden Mir Tahsin Said Beg, PKK'nın Sincar'ı boşaltmasının da halk için elzem olduğunu savunuyor.
SİNCAR NEDEN KRİTİK BÖLGEDE?
DEAŞ'ın 3 Ağustos 2014'te Ezidilerin çoğunlukta yaşadığı Musul'un Sincar ilçesini ele geçirmesini bahane ederek Kandil ve Suriye'den gönderdiği militanlar vasıtasıyla bölgeye yerleşen PKK, ilçenin jeostratejik avantajından da yararlanarak, Kandil'e alternatif ikinci bir üs oluşturmayı hedefledi.
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ne (IKBY) bağlı Peşmerge güçlerinin DEAŞ ile mücadelede başarısız kalmasından da yararlanan terör örgütü PKK, "Ezidilere yardım etme" bahanesiyle bölgeye yerleşme imkanı buldu.
Peşmerge güçleri tarafından 14 Kasım 2015'te Sincar'ın DEAŞ'tan tamamen kurtarılmasına rağmen PKK ilçeden geri çekilmek yerine kamplarını genişletip elinde tuttuğu bölgelerde tüneller kazmaya başladı.
IKBY Başkanı Mesud Barzani ve Ezidilerin önde gelen isimlerinin tüm çağrılarına rağmen PKK ve ona bağlı yerel militanlar Sincar Dağı başta olmak üzere diğer bölgelerde varlıklarını sürdürmeye devam etti.
Barzani ve Ezidilerin geri çekilme çağrısına kulak asmayan PKK'nın, 3 Mart'ta Sincar'ın Hanesur köyüne geçmek isteyen Suriyeli Peşmergelere saldırmasıyla patlak veren çatışma da ilçedeki gerginliğin artmasına sebep oldu.
"BİR GECE ANSIZIN SİNCAR'A DA GİRERİZ ORADAKİ PKK'LILARI DA TEMİZLERİZ"
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezi'nde Hakim ve Cumhuriyet Savcıları Kura Töreni'nde konuştu.
Erdoğan'ın açıklamaları:
Sözlerimin hemen başında bu sabah kaybettiğimiz Hasan Celal Güzel ağabeyimize Allah'tan rahmet, yakınlarına ve sevenlerine başsağlığı diliyorum. Devlet, siyaset hayatımıza her zaman hizmetlerini saygıyla hatırlayacağımız Hasan ağabeyimiz çalışmalarını heyecanla sürdürüyordu.
FETÖ'nün en çok hedef aldığı kurumların başında adalet teşkilatımız geliyordu. Zira onun için her şey orada başlıyor, orada bitiyordu. İçindeki FETÖ'cüleri en hızlı ve kararlı şekilde temizleyen kurum yine adalet teşkilatımız oldu. Bu temizliğin yol açtığı boşluğun doldurulması konusunda atılan adımları en başından beri takdirle takip ettim, ediyorum. Fakat ben bittiğine henüz inanmıyorum. Daha çok çalışacağız. Kim bilir, nerelerde daha neler çıkacak. Adeta metastaz yapmış, bunların temizlenmesi gerekiyor.
Hakim ve savcı olarak atanacak kişilerin önce ciddi deneyim sahibi olmasına özel önem verilir. Avukatlıktan hakim savcılığa geçiş uygulamasını yaygınlaştırarak sürdürmemiz gerektiğine inandık ve bu adımı attık. Bu konuda zaten kat etmemiz gereken daha çok mesafe var. Çalışmaları ideal hakim ve savcı sayısına ulaşana kadar devam etmeliyiz.
Adalet devletin de toplumun da, beşeri münasebetlerin de taşıyıcı sütunudur. Kanunların hazırlanmasından, mahkemelerdeki uygulamalara kadar her aşamada çok ciddi titizlik göstermek gerekiyor. Devletler ve milletler adalet üzerinde yükselir veya adeletsizlik batağında boğulur giderler. Adalet daima bizim önceliğimiz olmuştur.
Ülkemizde adalet hizmetlerinin hukuka uygun şekilde yürütülebilmesi konusundaki hassasiyetimiz bugüne mahsus değildir. 2002'de milletimize Türkiye'yi eğitim, sağlık, adalet, emniyet üzerinde yükselteceğimizin sözünü vermiştik. Önce vesayet güçlerinin, ardından FETÖ'nün tüm tuzaklarına rağmen her iki alanda da önemli mesafe katettik.
ALTYAPI GÜÇLENDİRMESİ
Adalet teşkilatımızın altyapısını güçlendirme konusundaki en önemli çalışmalardan biri de inşa ettiğimiz 235 adalet sarayıdır. Fiziki şartlardaki gelişmeyi şu örnek çok iyi ifade edecektir. 2002'de 600 bin metrekare bile değilken şimdi bu rakam 3 milyon 800 bin metrekarenin üzerine çıktı. Projeler bittiğinde 6 milyon metrekareye kadar ulaşmış olacak adliyelerimizin büyüklüğü. İnsan hakları reformları sayesinde hem vatandaşlarımıza karşı gönlümüz ferahtır hem de uluslararası alanda hiçbir ciddi sıkıntıyla karşılaşmıyoruz.
''SINIRLARIMIZI KAPATIP KENDİ KEYFİMİZE BAKMADIK''
Türkiye Fırat'ın kıyısında kaybolan kuzunun sorumluluğunu üzerinde taşıyan yöneticilere bunun hesabını soracak hakimlere sahip olduğu müddetçe millet olarak kimse sırtımızı yere getiremez. Bu ülkede adaletin sadece binaların üzerinde yazılan kavram değil asıl olarak hayatın her anını kucaklayan bir ışık olduğunu göstereceğinize inanıyorum. Çevremizdeki komşularımızın başı dara düştüğünde birilerinin yaptığı gibi sınırlarımızı kapatıp kendi keyfimize bakmadık.
''BİR GECE ANSIZIN SİNCAR'A DA GİRERİZ''
Bir gece ansızın Sincar'a da gireriz oradaki PKK'lıları da temizleriz. Eğer dostsak bize gerekli kolaylığı sağlayacaksınız. Çok daha bu iş uzarsa yeni bir Zeytin Dalı da orada olur. Afrin'deki operasyonumuz şu günlerde hedefine ulaşmıştır fakat önemli olan, şimdi ben bir Musul'un son fotoğraflarını izliyorum, Rakka'nın video kayıtlarını izliyorum, Irak'ın güney bölgelerine kadar video kayıtlarını izliyorum, bir de Afrin'de kayıtları izliyorum. Neredeyse binalarda hiç tahribat yok gibi. Ama oralarda ne kadar yatırım yapılacak da oralar ayağa kalkacak. Biz yıkmaya, yakmaya değil, ihya etmeye geliyoruz. Farkımız bu.
AFRİN'DEN SONRA MENBİÇ MESAJI
Menbiç Ayn El Arab ve Tel Abyad ile süreç devam edecek.