'Esnafın zararını devlet karşılayacak'

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar;

''İlçelerimiz ve köylerimizde çok sayıda ev, iş yeri altyapı zarar gördü. Tüm siz değerli kardeşlerime geçmiş olsun diyorum.

Ebediyete intikal eden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum.

Devlet, felaketin ilk anından itibaren tüm kurum ve imkanlarıyla vatandaşlarının yardımına koşmuştur.

İçişleri Bakanımız ekibiyle birlikte ilk günden beri çalışmaları kontrol ediyor.

36 ilden ekiplerimiz Giresun'da görev yapmıştır.

Ekiplerimiz mahsur kalan 172 vatandaşımızı hamd olsun sağ salim kurtarmıştır.

Bu felakette şu ana kadar maalesef asker ve sivil 10 vatandaşımız hayatını kaybetmiştir.

Yaralanan 47 vatandaşımızın tamamı taburcu edildi. Halen 5 insanımız kayıptır.

43 bina yıkıldı, 94 bina acil yıkılacak şekilde ağır hasar gördü.

Yol, su, elektrik gibi temel hizmetleri birkaç istisna dışında hizmete sunduk.

Kapanan 118 köy yoluna ulaşım sağlandı.

434 iş makinesiyle temizlik çalışmaları sürüyor.

AFAD ve çeşitli bakanlıklarımız yürütülen çalışmalar için Giresun'a 73,5 milyon TL ödenek göndermiştir.

Dün gece imzaladığım bir kararla tek seferde 20 milyon TL'lik kaynağı AFAD'a aktardık.

ESNAFIN 50 BİN LİRAYA KADAR ZARARI HİBE EDİLECEK

Sel felaketine maruz kalan esnaflarımıza, burası esnaflarımız için çok önemli, tüm esnaflarımıza 50 bin TL'ye kadar olan zararlarının tamamı, bu rakamı aşanların da 50 bin TL'lik kısmı TESKOMB tarafından hibe olarak verilecektir.

Ekonomik ve sosyal hayatın süratle normale dönmesi için afetten zarar gören KOBİ'ler için 100 bin TL'ye kadar faizsiz kredi desteği ayrıca devreye sokulmuştur.

Üreticilerimize verilecek tarımsal destekleme ödemeleri erkene alınarak 8 milyon TL ödeme yapılmıştır.

Konut, iş yeri ve diğer hasarlar için 6.5 milyon lira nakdi yardım yapıldı.

Toplam keşif bedeli 1 milyar 290 milyon TL'yi bulan proje hayata geçirilecektir.

Rabbimiz dünyayı bir düzen üzerine kurmuştur. Bu düzende tabiatın hakkı vardır. Tabi insanın hakkı vardır. Diğer canlıların da hakkı vardır. Tabiatın hakkına riayet etmediğinizde bunun sonuçlarıyla yüzleşmek zorunda kalırsınız. İnsanın hakkına riayet etmediğinizde bunun vebali ile de karşı karşıya kalırsınız. Diğer canlıların hakkına riayet etmediğinizde benzer sonuçlarla karşı karşıya kalırsınız.

Bu dünya hepimize yetecek kadar büyük, Rabbimizin ihsanı hepimize yetecek kadar sonsuzdur.

Tabiattaki dere yatakları, istisnai de olsa büyük yağışlar olduğunda kolayca akıp gidebilsin diye var. Biz tutup bu dere yataklarını evlerle, iş yerleriyle işgal edersek gün geldiğinde sel gelir bunları da alır götürür.

Aynı şekilde yaylalar hayvanlar rahatça otlasın, insanlar güzelliklerinden istifade etsin diye var. Biz bu yaylaları betona boğarsak gün gelir hep birlikte bunun pişmanlığını da yaşarız.

İlk düğme yanlış iliklendiğinde sonrakileri düzeltmek ya hiç mümkün olmuyor ya da çok büyük bedel istiyor.

Depremler bize yaptığımız işin yanlışlığını acı bir şekilde göstermiştir. Türkiye ancak son 20 yılda planlı ve alt yapı öncelikli bir şehir anlayışıyla bulaşabilmiştir.

TOKİ olarak konutlar, dükkanlar yapacağız Ama bu dükkanları konutlarla beraber çok yüksek yapmayacağız. Zemin+3, bilemedik +4 yapacağız. Fazla yapmak istemiyoruz. Bir depremde vs. ortaya çıkacak bir bela ile karşı karşıya kalmak istemiyoruz. Güzel binalar yapalım istiyoruz. Esnafın dükkanı güzel olsun, üzerinde konutlar gayet güzel olsun. Şöyle bakıldığında baş başka bir güzellik olsun.

Dere yataklarını ıslah edeceğiz, oralardan da tehdit almak istemiyoruz. Yıkımsa yıkım, inşa ise inşa, ihya ise ihya, yapacağız.

Birkaç köprüyü yıkıp kemer inşa edeceğiz.

Buraya Ordu-Giresun Havalimanı'ndan geldim. Doğankent'e de gidecek, arama kurtarma ekipleri ve vatandaşlar ile görüşeceğiz. Akşam da Giresun'da balıkçılık sezonunun açılışını gerçekleştireceğiz.

İnşallah yeniden yağışlar başlamadan hem kayıplarımızı tamamen bulacağımızı hem de acil olarak yapılması gereken işlerimizi tamamlayacağımızı ümit ediyorum.''