İdam gelecek mi?

Şarkıcı Demet Akalın, Ankara, Polatlı'da katledilen Eylül Yağlıkara ile ilgili Adalet Bakanı Abdülhamit Gül ile görüştüğünü ve idamın gelmedisi istediğini belirtti. Gündemde idam konusu internette kkonuşulan konular arasında yer aldı. Peki idam gelecek mi? Detaylar haberimizde...

İdam gelecek mi? Leyla'nın ölümü sonrası bütün Türkiye yasa boğuldu. Aynı zamanda Demet Akalın, Ankara, Polatlı'da katledilen Eylül Yağlıkara ile ilgili Adalet Bakanı Abdülhamit Gül ile görüştüğünü ve idamın gelmesi istediğini belirtti. Yaşanan olaylar sonrası idam çok konuşulan konular arasında yer aldı. Peki idam gelecek mi? İdam cezası nedir? Merak edilen soruların cevapları detayları ile haberimizde...
 
 
24 Haziran seçimlerinde Cumhur İttifakı'na destek veren BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, terör ve cinsel istismar suçlarının faillerinin idamla cezalandırılmaları gerektiğini belirterek, parti olarak bu konuda yeni yasama döneminde TBMM'de yasa teklifinde bulunacağını bildirdi.
 
 
Büyük Birlik Partisi'nden (BBP) yapılan yazılı açıklamaya göre, Genel Başkan Mustafa Destici, partisinin bir otelde düzenlenen Merkez Karar Yürütme Kurulu (MKYK) toplantısına katıldı.
 
Destici, çocuklara yönelik cinsel istismar olaylarının toplumla birlikte kendilerini de derinden üzdüğünü belirtti.
 
Destici, Türkiye'nin bu tür vahşet olaylarından kurtulması gerektiğine işaret ederek, "Bunun tedbirlerinin ivedi olarak alınması ve bununla ilgili cezaların tekrar gözden geçirilmesi gerekir. Ne hadım ne hapis cezası, tek seçenek idam olmalıdır." ifadesini kullandı.
 
Türk askerini, polisini ve sivil vatandaşlarını şehit eden teröristlere de idam cezası verilmesini isteyen Destici, BBP olarak yeni yasama döneminde TBMM'de idam cezasının getirilmesi için yasa teklifi vereceğini kaydetti.
 
 
 
Bodrum’da sahne alan Demet Akalın, çocuklara yönelik cinsel istismarda hadımın çözüm olmadığını, idamın gelmesi gerektiğini söyledi.
 
Akalın, minik Eylül ile ilgili sorular üzerine, “Adalet Bakanı ile görüştüm ve idamın gelmesinden yanayım. Yoksa bu soysuzlar durmayacak” dedi.
 
İsyan bayrağını çektiğini ifade eden Demet Akalın, Ankara’da 22 Haziran günü kaybolan ve aramalar sonucunda cesedi bulunan Eylül Yağlıkara olayına çok sinirlendiğini söyledi. Artık bu duruma dur deme zamanının geldiğini ifade eden ünlü sanatçı “Ben bunun için Adalet Bakanlığına gittim. Sağ olsun Sayın Bakanımız bizi hemen makamına kabul etti. Bütün danışmanlarını çağırdı. Bize saatlerce izah ettiler. Hangi yasanın üstünde çalıştıklarını anlattılar. Ben ve diğer sanatçı arkadaşlarım mümkün olduğu kadar hatırlatıyoruz. Tabii anne olanlar daha duyarlı oluyor.
 
 
"İDAMIN GELMESİNDEN YANAYIM"
 
Ben kesinlikle idamın gelmesinden yanayım. Çünkü bu soysuzlar başka türlü durmayacak. Yani kesinlikle bir caydırıcı ceza olması gerekiyor. Bir çocuğa yaklaştığı zaman, ‘ben bunun sonucunda darağacına giderim aman’ deyip korkması lazım. Başka türlü baş edilemeyecek herhalde. Ben idamdan yanayım. Çünkü Bakanımızın danışmanları bana anlattı. Hadım etme, sizin bildiğiniz hadım gibi olmayacak. Kısa süreli ve sadece ilaç etkisi olan bir şey. Hadım etmek bence çözüm değil. Asla çözüm değil” dedi.

 

ÖLÜM CEZASI
 
Ölüm cezası, bir devletin suçun karşılığı olarak bir mahkûmun hayatına son vermesidir. Ölüm cezasına çarptırılan kişinin cezasının infaz edilmesine idam denir.
 
Ölüm cezası suçu cezalandırmak ve siyasi ve dinî ihtilafları bastırmak amacıyla geçmişte çoğu toplum tarafından kullanılmıştır. Tarihsel olarak, ölüm cezaları sıklıkla işkence eşliğinde infaz edilmiş ve halka açık olarak yapılmıştır.
 
Şu anda, 58 ülkede halen ölüm cezası kullanılmaktadır. 98 ülke ölüm cezasını hukuken (de jure) tamamen kaldırmış, 7'si savaş suçları ve istisnai durumlar dışında kaldırmış, 35'i ise fiilen (de facto) ölüm cezasını uygulamadan kaldırmıştır.[2] Uluslararası Af Örgütü, 140 ülkeyi hukuken ya da fiilen idam karşıtı, 58 ülkeyi idam taraftarı olarak sınıflandırmaktadır.[2] Ölüm cezası en yaygın olarak Asya'da kullanılmaktadır, infazların % 90'ı Asya kıtasında gerçekleşmektedir.[3]
 
Ölüm cezası tartışmalı bir konudur. Ölüm cezasını destekleyenler, kişiyi suç işlemeden caydırdığını ve cinayet gibi bazı suçlarda hak edilen cezanın verildiğini iddia etmektedirler. Ölüm cezası karşıtları, ömür boyu hapis cezası ile caydırıcılık konusunda hiçbir farkı olmadığını, insan haklarını çiğnediğini, yanlış infazlara yol açtığını, müebbet hapis cezasının yeterli olduğunu iddia etmektedirler.
 
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 2007, 2008 ve 2010'da ölüm cezalarını uygulamama çağrısı yapan kararlar almıştır.[4] Avrupa Birliği'nde, Avrupa Birliği Temel Haklar Bildirgesi'nin 2. maddesi gereği ölüm cezası kullanımı yasaktır.[5] Avrupa Birliği'ne ek olarak, Türkiye ve Rusya'nın da üyesi olduğu Avrupa Konseyi de üyelerinin ölüm cezasını kullanmasını yasaklamaktadır. Bu doğrultuda Türkiye'de ölüm cezası 1984'ten beri uygulanmamakta, 2004'ten beri hukuk sisteminde mevcut bulunmamaktadır.
 
Ölüm cezası, uygulandığı çoğu yerde, önceden tasarlanmış cinayet, casusluk, vatana ihanet veya askeri adalet kapsamında kullanılır. Birçok ülkede, uyuşturucu kaçakçılığı da kişiyi ölüm cezasına çarptırmaya yetecek bir suç sayılır. Çin'de, insan kaçakçılığı ve ciddi yolsuzluk davaları ölüm cezası ile sonuçlanabilir. Dünya çapındaki askeriyelerde, askeri mahkemeler korkaklık, firar, asilik ve ayaklanma gibi suçlarda ölüm cezasını uygulamıştır.
 
 
 
 
 
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan canlı yayında önemli açıklamalar Kemal Can Serveti Ne Kadar? Can Holding Şirketleri Nelerdir? Asıl soru bu: Türk medyasını kim yönetiyor?
Sonraki Haber