Soner Yalçın'dan CHP itirafı! SuperHaber yazarı Nuran Yıldız 1 yıl önce yazmıştı: "Cehalet çağı"na hoşgeldiniz
Soner Yalçın son kaleme aldığı yazısında CHP ile ilgili "Cahiliye dönemindeyiz..." diyerek 'partide entelektüellerin yerini mezhepçiler dolduruyor' itirafında bulundu. SuperHaber yazarı Nuran Yıldız 1 yıl önce kaleme aldığı "'Cehalet Çağı'na hoşgeldiniz' başlıklı yazısında bunu okurlarıyla paylaşmıştı.
Sözcü ve Odatv yazar Soner Yalçın, kaleme aldığı son yazısıyla CHP'nin artık bir 'Cahiliye döneminde' olduğunu yazdı.
Soner Yalçın'ın adeta itiraf niteliğindeki yazısı "Partideki statükocuların siyasetin anlamını bile bozması hiç şaşırtıcı değil! Entelektüel boşluğu mezhepçilik dolduruyor…." gibi önemli ifadeler barındırıyor.
NURAN YILDIZ 1 YIL ÖNCE YAZMIŞTI
Soner Yalçın'ın itiraf niteliğindeki köşe yazısı akıllara SuperHaber yazarı Nuran Yıldız'ın tam bir sene önce yazdığı "'Cehalet Çağı'na hoşgeldiniz" yazısını getirdi.
Nuran Yıldız, yazısında 'Cehalet Çağı' tanımlamasını kullanmış ve geniş bir şekilde işlemişti.
İşte Nuran Yıldız'ın yazısından öne çıkan o kısım:
İçinde bulunduğumuz çağın tanımları var: “Uzay çağı”, “Çalkantılar çağı” vs.
Benim önerim farklı: “Cehalet çağı”
“Cehalet” tanımının özü şu: Bulunduğumuz konuma göre bilmemiz gerekenleri bilmeme hali.
Müslümanlara göre İslamiyet bilgisinden yoksun dönemin “cahiliye dönemi” olması gibi.
Ulusal kalkınma modeline geçtiğimizde okuma-yazma bilenlerin, bilmeyenleri tanımlamasıdır, cahil.
Bilginin kafamızdan aşağı boca edildiği (dikkat beynimizden demedim) dönemi, “cehalet çağı” olarak tanımlamama gelince.
Nereden başlasam ki…
Sennett’in “Karakter Aşınması” kitabından başlayayım.
Minvali şu: Günümüzde insanlar iş yaşamında sürüklenme halindedir, bu da endişeye neden olur.
Gündelik rutin, insan zihnini çürütür ama yapılan iş tanımlıdır, ne yapılacağı bellidir ancak günümüzde rutin dışılık yaygınlaşmaktadır.
Kitap sert gerçekleri beynimize vuruyor. “Okunaksız” başlıklı bölümü çarpıcı.
Kaba özetle, insan belirli bir parçaya yoğunlaştığı zaman genelden kopar ve olup biteni okuyamaz hale gelir.
Günümüzde yaşanan tam budur.
“Güldür Güldür Show”da eleştirisi vardı, bir evde çekmecede solcu kepiyle muhafazakâr tarağının yan yana durmasını yorumlayamayan misafir.
Ekonomi eleştirisiyle konuşmaya başlayan ev sahibini tam “muhalif” sanmışken, ev sahibinin cümleyi “ama küresel kriz her ülkeyi vurdu” şeklinde tamamlamasıyla “iktidar yanlısı”na geçen kafa karışıklığı.
Çalışanları aşağılayan, yayın sırasında kovan, işten çıkarma tehditi savuran, “mavi tıklı hesapların en kısa sürede dolarla satılacağını” söyleyen, “denetim konseyi” oluşturan kapitalist despot patron Musk’ın sahip olduğu Twitter’ın “özgürlük”, “eşitlik”, “insan onuru” için mücadele alanı olarak kullanılmasındaki tezat. Okunaksız.
Muhafazakâr kimliği ağır basarak 7’li masaya doğru giden “muhalif masa”da CHP’nin oturmaya devam etmesi.
Okunaksız.
İlkokul terkle sayısız üniversite bitiren aynı şekilde olup biteni okumakta zorlanıyorsa, cehalet kitlesel bir hâl almış demektir.
Sennett’in kitabın sonundaki imasıyla bitirelim: Bu bataktan ancak, sadece kendileri için değil birbirleri için kaygılanan insanların sayısı artarak çıkılabilir.
NURAN YILDIZ'IN İLGİLİ YAZISININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN